Buradasınız
Hacettepe Sosyal Tesis İşçilerinden Basın Açıklaması
Sosyal-İş Sendikasında örgütlü Hacettepe Üniversitesi sosyal tesis işçileri, 2 ay önce imzalanan toplu iş sözleşmesinin rektörlük tarafından uygulanmaması üzerine, 25 Kasımda hastane bahçesinde bir basın açıklaması gerçekleştirdiler. Hacettepe rektörünün hukuk tanımaz tavrını protesto ederek haklarını almakta kararlı olduklarını gösterdiler.
İktisadi İşletmelere bağlı sosyal tesislerde çalışan 4/a ve taşerondan kamuya geçen 4/d kadrosundaki işçileri kapsayan TİS, Sosyal-İş ile Hacettepe Üniversitesi rektörlüğünü temsilen Türk Ağır Sanayi ve Hizmet Sektörü İşverenler Sendikası (TÜHİS) arasında imzalanmıştı. Ancak sözleşmeye rağmen rektörlük 4/d kadrosunda çalışan işçilere uyguladığı sözleşmeyi 4/a kadrosunda çalışan sosyal tesis işçilerine uygulamıyor. Rektörlük sosyal tesis işçilerinin toplu sözleşme kapsamına girmediğini iddia ediyor. Ayrıca TİS ile hükmedilen maaşı bu işçilere ödemesi durumunda zarar edip işletmeleri kapatacağını söyleyerek gözdağı veriyor.
Hastane bahçesinde yapılan basın açıklamasını Sosyal-İş Sendikası Genel Sekreteri Celal Uyar okudu. Uyar, rektörlüğün sözleşme hükümlerini bütün işçilere uygulamayarak ayrımcılık yaptığını söyledi. Pandemi döneminde kısa çalışma ödeneğine mahkûm edilen işçilerin, sözleşmenin hükümleri yerine getirilmeyerek daha fazla mağdur edildiğini vurguladı. Uyar şöyle konuştu: “Pandemi nedeniyle bir yılı aşkın süredir kısa çalışma ödeneğine mahkûm edilen ve bu dönemde borçlanarak geçinmeye çalışan üyelerimizin, mevcut ekonomik koşullarda dayatılan asgari ücretle yaşayacak halleri kalmamıştır. Yıllardır ofislerde, yemekhanelerde, yurtlarda, kantinlerde, otoparklarda, kreşlerde üniversitenin tüm yükünü omuzlayan işçilerimizin, bu angaryaya daha fazla dayanacak halleri kalmamış ve bıçak kemiğe dayanmıştır” Uyar, “Rektörlüğün bu hukuk tanımaz tavrına, Sosyal-İş Sendikası ile Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu sessiz kalmayacak ve sonuna kadar sürecin takipçisi olacaktır” dedi.
Daha sonra söz olan DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu, Hacettepe Üniversitesinde işçilerin ve DİSK’in mücadelesinin uzun yıllara dayandığını ve o süreçlerin başarıyla sonuçlandığını hatırlattı. Konuşmasının devamında Çerkezoğlu şunları dile getirdi: “Biz burada Sosyal-İş sendikamızın imzalamış olduğu ve yüzlerce işçi arkadaşımızı kapsayan bu toplu iş sözleşmesinin uygulanmaması gibi bir tabloyu asla kabul etmiyoruz… Biz saygı istiyoruz. Bu ülkede üretilen her şeyi, hastanede, üniversitede üretilen hizmetlerin bütününü, işyerlerinde, fabrikalarda üretilen iğneden ipliğe her şeye, yani bu ülkenin değerlerini ve güzelliklerini üreten işçi sınıfının emeğine saygı istiyoruz. İşçi sınıfının başta sendikal hakları olmak üzere kazanılmış haklarına saygı istiyoruz. Burada bu toplu iş sözleşmesi kapsamında olan arkadaşlarımızın emeğine ve onların sözleşmesiyle bağıtlanan haklarına saygı istiyoruz.” Çerkezoğlu, sonuna kadar Sosyal-İş ve Hacettepe işçilerinin yanında olduklarını vurguladı.
- SES: Sağlıkta Ticaret Ölüm Demektir!
- İşçiler, Kamu Emekçileri, Çiftçiler Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Tokat’tan Diyarbakır’a Maden Şirketlerine Karşı Köylüler Mücadele Ediyor
- Çiftçiler Düşük Fiyat Dayatmasına Karşı Çıkıyor
- 112 Acil Sağlık Çalışanlarından Eylem
- Tüm Emeklilerin Sendikası: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- Mersin Dizge Okulu Öğretmenleri Kazandı!
- Mersin Dizge Okulu Öğretmenleri Düşük Ücretlere Karşı Eylem Yaptı
- Manisa Gördes’te Madene Karşı Direniş Nöbeti Sürüyor
- Özel Sektör Öğretmenleri Hakları İçin Eylemde
- Bursa ve İzmir’de İşten Atma Saldırılarına Karşı Eylemler
- Hak Gasplarına Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- IFFCO Türkiye Fabrikasında Sendika Düşmanlığı
- Sendikalaşma Hakkı Engelleniyor, İşçiler Mücadele Ediyor
- Belediye ve Sağlık İşçileri Haklarını İstiyor
- Antep’ten Ankara’ya İşçilerin Mücadelesi Sürüyor
- Durak Tekstil’de Sendikalaşan İşçiler İşten Atıldı
- Düşük Zam Dayatmasına ve Sendika Düşmanlığına Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Tersane İşçileri Düşük Ücret Dayatmasına Karşı Eylemlerini Sürdürüyor
Son Eklenenler
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...