Buradasınız
Hamdullah Uysal Tekel İşçilerinin Mücadelesinde Yaşayacak!
Ankara’dan bir işçi
Türk-İş binası önünde bekleyen işçiler kazanın gerçekleştiği Mithatpaşa Caddesine karanfil bırakarak arkadaşlarını anmak istediler. Ancak gerek sendika yöneticileri gerekse de polis buna da izin vermedi. Ne var ki işçiler bunda kararlı davranınca, sendika yöneticileri ve polis arasında yapılan görüşme sonucunda yalnızca 15 işçinin kaza yerine gelebileceği söylendi. Böylece 15 işçi ellerinde karanfillerle kaza yerine gittiler. Burada kaybettikleri arkadaşları için 1 dakikalık saygı duruşu gerçekleştirdiler. Kaza yerine karanfil bırakıldıktan sonra işçiler arkadaşlarının cenazesini karşılamak için beklemeye başladılar. Bu sırada Adli Tıp önünde yaşanan olaylarla ilgili bilgiler geldikçe Sakarya Caddesinde bekleyen işçiler iyice gerildiler ve arkadaşlarının yanına gitmek istediler. Bunun üzerine polis barikat kurarak işçilerin alandan ayrılmasına izin vermedi. İşçilerse sık sık “Katil AKP”, “Katil Devlet Hesap Verecek”, “Katil Tayyip” sloganları attılar. Polisle işçiler arasına giren sendika yöneticileri öfkelenen işçileri yatıştırmaya çalıştılar. Yaklaşık yarım saat süren gergin bekleyişten sonra cenazenin kaçırıldığı ve Uysal’ın memleketi Amasya’ya götürüldüğü bilgisi geldi. Bunun üzerine öfkelenen işçiler sloganlarıyla AKP’yi protesto ettiler. İşçiler, hükümetin işçilerin ölülerinden bile korktuğunu söylediler. Alanda bulunan polislere yönelik olarak “bundan sonra çadırlarımıza girdiğiniz anda sizi Tayyip gelip alsın” diyerek polise karşı öfkelerini de dile getirdiler. Cenazenin Amasya’ya doğru yola çıkmasıyla direniş alanına dönen işçilerse sendika binasına gelmeden önce Mithatpaşa Caddesinde otobüslerden inerek yolu trafiğe kapattılar ve 15 dakikalık bir oturma eylemi gerçekleştirerek sloganlarıyla öfkelerini haykırdılar.
Konuştuğumuz bir işçi arkadaşımız şunları söyleyerek yaşananlara karşı tepkisini ortaya koydu: “Bu direniş olmasaydı, bu kadar uzun sürmeseydi arkadaşımız bugün yaşıyor olacaktı. Hükümet artık canımıza kastediyor. Bugünde gördük ki onlar bizim ölümüzden bile korkuyorlar. Ama bunun hesabı er geç sorulacaktır. Bundan sonra kimse bu çadırlardan bir yere gitmeyecek, herkes alanda olacak. Burasını onlara inat hep güçlü tutacağız ve istedikleri gibi 4/C’yi imzalamayacağız.”Sabahın erken saatlerinden itibaren oldukça üzgün ve öfkeli olan işçiler en ufak bir gelişmede sendika yöneticileri tarafından durduruldu. Arkadaşlarının kaza yaptığı yere karanfil bırakmaya giderlerken dahi sendika yöneticileri işçileri durdurmaya çalıştı ve onlara çadırlarınıza dönün dedi. Adli Tıp önüne gitmek istediklerinde de yine aynı yöneticiler işçileri yatıştırmaya ve geri döndürmeye çalıştı ve işçileri durdurdu. Sendikanın yaptığı tek şey Hamdullah Uysal’ın cenazesi için bir otobüs dolusu işçiyi cenazeye götürmek oldu. Bir yandan devlet işçi sınıfına saldırıyorken bir yandan da sendika bürokratları kaybedilen işçiler için en ufak bir harekette dahi bulunmuyor. Arkadaşları için yas tuttuklarını söyleyen bir işçi arkadaşımız da bu direnişi artık Hamdullah için kazanacaklarını söyleyerek, tüm işçilerin, destek veren herkesin bu süreçte yanlarında olmalarını istedi.
46. Yılında Kavel Destanı
Son Eklenenler
- Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde çalışan işçiler Ocak ve Şubat ayı ücretleri ödenmediği için 27 Martta iş bıraktı. Santralin Türkiye tarafının genel yüklenici firması IC İçtaş bünyesinde çalışan...
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...
- Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran...