Buradasınız
Hani Benim Gençliğim Nerede?
Gebze’den metal işçisi bir kadın
İlk gençlik yıllarımdan itibaren fabrika işçisi olarak çalışıyorum. Hayatımın en verimli, cıvıl cıvıl, hayat dolu, kabına sığmayan, enerjik ve neşeli dönemlerini alın teri dökerek ve üreterek yaşadım. Bir ömür sayılacak 25 yıl boyunca yeri geldi sabahın kör karanlığından akşamın zifiri karanlığına dek, 12 saat, 16 saat demeden çalıştığım oldu. Evlendim, anne oldum. Geçinebilmek, evladıma yetebilmek, kimseye muhtaç olmamak için yeri geldi ailemden, dostlarımdan uzak kaldım. Tükenip giden gençliğimin, yıpranmamın karşılığında rahata ermek şöyle dursun eski işçi kuşaklarından bize miras kalmış kıdem tazminatım, tazminatımız bile tehlikede. Çünkü iktidar bu hakkımızı bir kez daha gasp etmeye çalışıyor.
Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 2024-2026 yıllarını kapsayan Orta Vadeli Program (OVP) içerisinde, “Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi” adı altında bir fon oluşturulacağını açıkladı. Üstelik “kıdem tazminatında maalesef çok ciddi problemler var, ödenmeme meseleleri var” gibi cümleler sarf ederek. Egemenler kıdem tazminatlarımızın ödenmemesini kendilerine dert ediyormuş meğer. Duy da inanma! Yıllardır türlü denemelerle kıdem tazminatını gasp etmenin yollarını arayan iktidarın Cumhurbaşkanı Yardımcısı işçileri de pek düşünürmüş.
Elbette bu afili cümlelere karnımız tok. Biz alın teriyle geçinmekten başka çaresi olmayanlar için kıdem tazminatı, hayatımızdan, sağlığımızdan, ailemizden ve çevremizden feragat etmenin küçük bir karşılığıdır. Bizden önceki işçi abilerimizin, ablalarımızın mücadele ederek kazandığı, bizlere bıraktığı tarihsel mirastır. Bugünün işçileri olarak bizlere kıdem tazminatını korumak, kıdem tazminatı tavanını yükseltmek ve her işçinin kıdem tazminatı alabilmesi için mücadele vermek düşüyor. UİD-DER’in “Hayat Pahalılığına, Düşük Ücretlere, Vergi Soygununa, Kıdem Tazminatının Tırpanlanmasına, Sendikasızlaştırmaya, Ekonomik Yıkımın Bedelinin Emekçilere Ödetilmesine, Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Birlikte Karşı Duralım” çağrısına kulak verelim, destek verelim. Tüm işyerlerinde ve fabrikalarda birleşelim ki iktidarın ve sermayenin saldırılarını birlikte durduralım.
Haydi, Sen de Gel!
- “Geçinemiyorsan Memleketine Dön”
- Asgari Ücret Zammından Sonra…
- Asgari Ücret Asgari Zam Gördü!
- Rakip Değiliz
- Sağlık Alanında Birleşik Mücadele Şart!
- Metal İşçileri Yasak Tanımıyor, Grev Coşkusu Sürüyor
- Metal Sektöründe Bir Kez Daha Grev Yasağı
- Grevlerden Direnişlere İşçilerin Mücadelesi Büyüyor
- Direniş Çadırına Tezek Döktüren Korku
- Grev ve Direnişler Dayanışmayla Büyüyor
- Her Şeyin İçinde ve Her Şeyin Dışındayız
- Her Şey Karşıtıyla Vardır
- EYT’liler Emeklilik Haklarını Mücadeleyle Kazandılar
- Bu Cesareti Nereden Alıyorlar?
- İlk Adımlarını Direnişte Atan, “Eylem” Adını Alan Çocuklarımız
- “Hayal Vergisi” de İster misin?
- Türkiye’de Asgari Ücret Düşük Değilmiş!
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- Yine, Tekrar, Bir Daha Şahlanıyoruz!
- Ucuz Bir Hayatı Neden Bu Kadar Pahalıya Yaşıyoruz?
Son Eklenenler
- İzmir Büyükşehir Belediyesinde 158 işçinin ücretsiz izne çıkarılması üzerine DİSK/Genel-İş Sendikası İzmir 1, 2, 3 ve 9 No’lu Şubeleri 3 Şubatta direnişe başladı. Sosyal-İş Sendikasının örgütlendiği Turkcell Global Bilgi’nin Siirt Şubesinde 4 işçi...
- Adalet Peşinde Aileleri Platformu, 6 Şubat depremlerinin 2’nci yılında Kadıköy İskelesi önünde anma programı düzenledi. 2 Şubatta düzenlenen anmada “Rant Uğruna Ölenlerin Hesabını Sormaya Geldik! Susmak İhanettir, Hesap Sormak Görevdir!” yazılı...
- Çalıştığım işyerinde 60 yaşlarında bir abiyle sohbet ediyorduk. “Ne zaman emekli olacaksın?” diye sordu. “60 yaşında emekli olacağım” dedim. “Ooo senin işin çok zor yahu, o yaşa kadar çalışılır mı?” dedi. “Ama sen de emeklisin, hâlâ çalışıyorsun”...
- Sırbistan’da Belgrad ve Novi Sad başta olmak üzere ülke genelinde kitlesel protestolar devam ederken bir yandan da öğrenciler dersleri boykot ederek üniversiteleri işgal ediyorlar. Yunanistan’da 2023'teki tren kazasının yıldönümünde işçiler,...
- Birleşik Metal-İş Gebze 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Kaynak Tekniği (Lincoln Electric) fabrikasında işçiler, 2024 Eylül ayından bu yana süren toplu sözleşme sürecinde, ücret ve sosyal haklarda anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktı. Sabah...
- Bazen gün ağarmadan, bir bardak çay bile içmeden, bir tabak yemek yemeden yeri geldiğinde hoş bir sohbeti yarıda bırakarak gözümüz sürekli saatte, servis bekleriz. Hastanede, okulda, düğünde, misafirlikte bile bir telaşımız oluyor, işyerinin...
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...
- İngiltere’nin başkenti Londra’nın meydanlarında aylardır emekçilerin barış talebi yankılanıyor. 18 Ocak Cumartesi günü, Filistin halkıyla dayanışma kapsamında Londra’da düzenlenen 24. ulusal gösteriye on binlerce kişi katıldı. Sırbistan'da...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında 219 gündür grevde olan işçiler, 24 Ocakta Payas Belediyesi önünde eylem yaptılar. 20 Haziranda greve çıkan işçiler, grevlerinin 217. gününde de fabrikanın önünden yürüyüş yaparak yolu...
- İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve denetimsizlik sebebiyle iş kazaları yaşanmaya, işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Yakın tarihte yaşanan çeşitli iş kazaları ve bunlarla ilgili yayınlanan bilirkişi raporları patronların kâr hırsı...
- İşçi Dayanışması’nın ilk sayısı 2008 Nisan ayında yayın hayatına başlamıştı. Elbette çıkarken kardelenler gibi toprağında kök saldıktan sonra filiz vermişti. İşte o günden beridir 1 Mayıs meydanlarında kırmızı şapka ve önlüklerle gelincik tarlası...
- 24 Ocak 1980’de, sermaye sınıfının ortak talepleri doğrultusunda bir dizi ekonomik karar alınmıştı. Adına “yapısal dönüşüm programı” denilen bu kararların alınmasında IMF, Dünya Bankası gibi emperyalist güçler, bu süre zarfında kurulan hükümetler,...