Buradasınız
Herkese “HAYIR”lı Günler Diyoruz!
Gebze’den bir grup kadın işçi
Bir süre önce çalıştığım fabrikada iki yüze yakın işçi kardeşimiz işten çıkarıldı. “Patron baba adam, herkesin tazminatını ödeyip gönderdi” derken, ne duyalım; bir teşvik yasası sürülmüş fırına. Neymiş efendim 2017 yılı boyunca alınacak her işçi başına teşvik ödenecekmiş patronlara. Hem de nerden? Tabii ki bizim maaşlarımızdan her ay keserek oluşturulan İşsizlik Fonundan. “Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez” atasözü tamda bunun için söylenmiş olsa gerek.
İşsizlik maaşından yararlanalım dediğimizde önümüze onca madde koyan “saygı değer” yetkililer, söz konusu patronlar olunca hiç de sınır tanımıyorlar. Bahane hazır; İŞSİZLİĞİ ÇÖZECEKLER! Ama sormak lazım; gerçekten işsizliği dert ediyorlar mı kendilerine? Yok, eğer gerçekten dert ediyorlarsa, sorunu büyük ölçüde çözecek bir teklifimiz var: ÇALIŞMA SAATLERİNİ DÜŞÜRSÜNLER, ÜCRETLERİ ARTIRSINLAR. Kısa ve bal gibi bir çözüm.
Teşvik paketinin referandum dönemine gelmesi de ne ilginç değil mi?! Bildiğiniz gibi unutkan bir milletiz. Dün ne demişlerdi, hangi sözleri vermişlerdi hatırlayan var mı? Neyse, şimdi referanduma gidiliyor. Evet mi yoksa HAYIR mı diyelim? Öncelikle biz bu referandum nereden çıktı diye sormak istiyoruz: Neden tek adam rejimi? Biz işçilerin sorunlarıyla egemenlerin gündemi arasında hiçbir ortaklık yok! Taşeron işçilere kadro sözü vermediler mi verdiler, şimdi ondan söz eden yok. Asgari ücrete yaptıkları zam cebe girmeden uçtu gitti. Değil sofraya bir ekmek daha koymak, sofradakini de kaptırıyoruz. Asgari ücret yoksulluk sınırının çok altında seyrediyor. Yaklaşık üç buçuk ay hiç yemeden içmeden çalışırsak ancak yoksulluk sınırına ulaşabiliyoruz. Emeklilik yaşını 60’a çıkardılar yetmedi 65 yaptılar.
Kim düşünüyor bizi? Dünyanın en büyük 18. ülkesi olmuşuz. Güzel, peki kimin sayesinde? Bizim, işçilerin! Ama bu büyümeden bize düşen ne var? Yoksulluk!
Şimdi referanduma evet demeyeni terörist ilan ediyorlar. Biz tek adam rejimine karşıyız! Biz kararımızı verdik, göğsümüzü gere gere HAYIR diyoruz. Herkese “HAYIR”lı günler diliyoruz.
Bangladeş’te Eylemler
Yarınlara Merhaba İçin HAYIR!
Son Eklenenler
- Genel-İş Sendikası İstanbul Anadolu Yakası 4 No’lu Şube ile Kartal Belediyesi yönetimini temsil eden SODEMSEN arasında yürüyen görüşmelerden olumlu bir sonuç alınamaması üzerine Kartal Belediyesi işçileri 30 Ekimde greve çıkmıştı. Belediye...
- Sendikaya üye olan işçilerin önüne çok çeşitli engeller çıkartılıyor. Sendikanın örgütlendiği işyerinde toplu sözleşme yapma yetkisi alması için hem işkolu hem de işletme barajlarını aşması ve Çalışma Bakanlığından çoğunluğu sağladığına dair yetki...
- Tarkett işçileri 18 Eylülden bu yana grevlerini sürdürüyorlar. Taleplerini, mücadelelerinin nasıl başladığını, grevlerini şöyle anlatıyorlar:
- Ücretlerini arttırmak, sendikalaşmak, ücret gaspına dur demek için çeşitli sektörlerden işçiler grev ve direnişlerini sürdürürken her geçen gün bunlara yenileri ekleniyor. Kartal Belediyesi işçileri Toplu İş Sözleşmesi (TİS) masasında anlaşma...
- Dünya İşçi Sınıfının Yoksulluğa, Hak Gasplarına ve Emperyalist Savaşa Karşı Mücadelesi Devam Ediyor!Dünyanın dört bir yanında farklı sektörlerden on binlerce işçi ve emekçi artan yoksullaşmaya, hak gasplarına ve emperyalist savaşlara karşı mücadeleyi büyütmeye devam ediyor. Baskı ve tehditlere boyun eğmeyen işçiler, grevlerle, kitlesel eylemlerle...
- İşçi Dayanışması’nda her vesileyle vurguladığımız gibi kapitalizmde iki temel sınıf var. Yaşam biçimi, düşünme tarzı, çıkarları, hayattan beklentileri farklı olan iki sınıf: İşçi sınıfı ve sermaye sınıfı. Bu nedenle her kavram hangi sınıftan...
- 28 Ekim 2014’te Ermenek’te 18 madenci katledildi. Ermenek katliamı, ekmek kavgası uğruna yerin yüzlerce metre altına inen sarı baretlilerin yaşamdan koparıldığı ne ilk katliamdı ne de son olacaktı. Aynı yıl 13 Mayısta Türkiye tarihinin en büyük...
- Son günlerde de Polonez işçisi kadınların direnişlerini hayranlıkla ve umutla takip ediyorum. Uzun zamandır “grevlerde kadınlar nasıl tepki veriyor” diye kadın ağırlıklı grevleri dikkatle izliyorum. Sizlere de bu merakımdan dolayı karşıma tesadüfen...
- Bu sistemde kâğıt üzerinde herkesin özgür olduğu söylenir, herkesin eşit özgürlükleri varmış gibi sunulur. Ancak gerçeklik başkadır. Gerçeği algılamak için uyanık ve sınıf bilinçli olmak, “hangi sınıfın özgürlüğü?”, “ne çeşit bir özgürlük?” gibi...
- Adana’da SASA-PTA Üretim Tesisi Şantiyesinde çalışan işçilerin Yapı Yol-İş Sendikasıyla birlikte ücret gaspına karşı başlattıkları direniş kazanımla sonuçlandı. Karşıyaka Belediyesi Kent AŞ işçileri, belediye önünde eylem yaparak ücretlerinin...
- Her gün yeni bir vahşet, felaket, savaş haberi alıyoruz. Çünkü içinde yaşadığımız ekonomik ve toplumsal düzen vahşet, felaket, savaş üretiyor. Her gün bir önceki güne göre daha kötü bir dünya ve yaşama açıyoruz gözlerimizi. Beraber çalıştığım bir...
- Çoğu işçi kardeşimiz birlikte hareket etmenin, hak mücadelesi vermenin zor olduğuna inanıyor. Gerçekten de hak mücadelesinde kolay bir yol yok. Peki ama kölelik koşullarında çalışmak, sefalete boyun eğmek kolay mı? Bireysel çabalarla hayat...
- Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) üyesi sağlık emekçileri 24 Ekimde pek çok ilde basın açıklamaları gerçekleştirerek devletin sağlık politikalarını, sağlık emekçilerinin maruz kaldığı sömürüyü ve tüm bunların bir sonucu olan bebek...