Buradasınız
İşçi Dayanışmasını İlmik İlmik Örmek
Gebze’den bir grup işçi
Geçtiğimiz aylarda Lilay’ın Teklas’ta geçirdiği iş kazası sonucu feci şekilde can verdiğini duydunuz mu?
Dentaş tersanesinde Selim Sevgili isimli taşeron işçinin, gemi inşası sırasında ambar kapaklarının altında kalarak can verdiğini işittiniz mi?
Ya da Çolakoğlu fabrikasında ölen iki kardeşten haberiniz oldu mu hiç? Hani vincin üzerlerine düşmesi sonucu kardeşlerden birinin başı kopmuştu, diğeri hastane yolunda can vermişti…
Peki, Perulu işçilerin mücadelesini, İran’daki işçi eylemlerini, Amerika’daki, Fransa’daki, İtalya’daki ve Güney Kore’deki grev dalgasını duydunuz mu hiç?
Sizden gelecek olan cevabı tahmin etmek hiç de zor değil: “Duymadık” diyorsunuzdur çoğunuz. Oysa Türkiye’de birçok büyük gazete ve televizyon var. Fakat nedense yukarıda saydığımız olaylardan hiç bahsedilmiyor. Alın size bir örnek daha; gazetelerde tam sayfa gösterişli reklâmlarına yer verilen, sahip olmanın avantajlarından ve güzelliklerinden bahsedilen TOKİ evlerinin inşası sırasında yaşanan iş kazaları hiç gündeme gelmiyor. Ya da burada çalışan Kürt işçilerin maruz kaldığı ırkçı saldırılar bizlere yansıtılmıyor.
Peki dostlar, milyarlarca işçi olmasına rağmen bu dünyada, bizleri ilgilendiren haberleri neden yansıtmıyorlar sizce? Çünkü ulusal ve uluslararası yayın yapan medya kuruluşları dev tekellere aittir. Ve bu tekeller kendi sınıfının yani sermayenin çıkarları doğrultusunda hareket ederler. İşçilerin yaşadığı sıkıntıları ve maruz kaldığı haksızlıkları gösteren haberler yaparak onların tepkilerinin kapitalizme doğru akmasını hangi patron ister ki? İşçilerin asıl düşmanı fark etmeleri onların işine gelmez. Kapitalizmde patronlar ve işçiler iki sınıfı oluşturduğuna göre, basın ve yayın organlarını da ikiye ayırmamız gerekiyor; sermaye basını ve işçi basını.
İşçi sınıfının yaşadığı zorlukları, uğradığı haksızlıkları, yürüttükleri mücadeleleri ve sınıfa dair bilmemiz gereken her şeyi ancak ve ancak işçi basını verecektir bize. Geçmiş deneyimleri, dünyadaki işçi sınıfı hareketini ve tarihini işçi sınıfı basınından öğrenebiliriz sadece. Fabrikalarda yaşanan sıkıntıları, iş kazalarını, hak gasplarını duyurabiliriz kardeşlerimize işçi sınıfı basını aracılığıyla. Ve böylece anlarız, fabrikadaki saldırıların her yerde aynı olduğunu ve mücadelenin de ortak olduğunu. Mücadeleye giren sınıf kardeşlerimizi buralardan okuruz ve daha da belirginleşir sınıf dayanışmasının önemi. İşte bu amaçla yayınlanan İşçi Dayanışması bültenimizin 21. sayısı çıktı. Tam 21 aydır işçi sınıfının sorunlarını, Türkiye ve dünyanın diğer bölgelerindeki işçi sınıfı mücadelelerini bizlere aktarıyor. Bizleri ilgilendiren sorunları yansıtıp mücadelenin yolunu çiziyor. Her ay çıkan bültenimizi Gebze’den İzmit’e, Ankara Tuzluçayır’dan Sincan’a, Mersin’den Ereğli’ye ve İstanbul’un birçok bölgesindeki işçi kardeşlermize ulaştırarak işçi dayanışmasını ilmik ilmik örmeye çalışıyoruz. Önümüze çıkan engelleri aşarak daha fazla işçi kardeşimize ulaşmanın gayreti içerisindeyiz. Şunu çok iyi biliyoruz: İŞÇİ SINIFI BASINIYLA GÜÇLÜDÜR. Bu yüzden de biz işçiler olarak işçi sınıfının basınına sahip çıkmalı, onu okumalı ve okutmalıyız. Unutmayalım sermaye yalan makineleriyle biz işçilerin bilinçlerini bulandırmak için her yolu deniyor. Bu yalanlara kanmamanın tek yolu işçi sınıfının basınına sıkı sıkıya sarılmaktan geçer.
İşçi Dayanışmasını Oku, Okut!
İşçi Sınıfı Basınıyla Güçlüdür, Ona Sahip Çık!
46. Yılında Kavel Destanı
Mecaplast’ta Sözleşme İmzalandı
Son Eklenenler
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...