Buradasınız
İşçiler Tiyatro Yapıyor Duydunuz mu?
Yıldız Teknik Üniversitesi’nden bir öğrenci
İlk defa işçi tiyatrosuna gidecektim. Heyecanlıydım. Çünkü oyuncular arasında arkadaşlarım da vardı. Güzel bir yolculuktan sonra varılan kültür merkezinde yerlerimizi almıştık. Tabii daha salona geçmeden dışarıdaki o kalabalık, o gülen yüzler, sıcak selamlaşmalar beni daha da mutlu etmişti. Oyunlar başlamadan sahneye çıkan direnişçi abilerim ve işçi kardeşlerimin konuşmaları gerçekten etkileyiciydi. UİD-DER’in böylesine zor durumdaki işçi kardeşlerimize destek olması, onların yanında olması ve bu haklı mücadelede onlara destek vermesi beni oldukça gururlandırdı.
İlk tiyatro oyunu olan Alışveriş Canavarı’nda oldukça güldük ve düşündükçe gerçekten de benim birçok arkadaşım, ailemden bazı kişiler birer alışveriş canavarıydı. Kapitalist düzenin insanları ne hale getirdiğini üzülerek de olsa oyunda yeniden gördüm.
Daha sonra başlayan İşsiz Adam ise beni başta çok şaşırttı. İlk başta sahneye yansıtılan kısa filmin bittiği yerde tiyatronun başlaması çok güzeldi. Konusu içimizi burktu tabii. Hakkını arayacağını söylediği için, ölmek üzere olan babasını görmek için işten izin alır giderim dediği için ya da Kürt olduğu için bir işçinin işe alınmaması yaşadığımız sistemi gözler önüne seriyor.
Üçüncü oyun olan Hırsız ve Çanta ise beni gerçekten çok güldürdü. Şiveler ve oyunculuk harikaydı.
Dördüncü oyun ise beni en çok etkileyen oyun oldu. Zamanla üzeri kapatılmış bir konu olan tersanedeki ölümler konu edilmişti. Oyun genel anlamda beni tersane ortamına götürdü. Bir işçinin kafasına giren “hiç yediğin yere pislenir mi?” lafı ise beni çokça düşündürdü. Ayrıca birbirlerine sayıp söven işçilerin, patron gelince sus pus olmaları, hakkını arayamayan baba ve ölüm… Bunlar bende uzun yıllar geçmeyecek bir etki bıraktı. Oyun sonundaki sohbetler ise oyunun ne kadar güzel olduğu üzerineydi.
İşçilerin yaşadığı sorunlara değinen ve bizi kâh güldürüp kâh ağlatan bu güzel tiyatro oyununu sergileyen UİD-DER İşçi Tiyatrosu Topluluğuna çok teşekkür ediyorum. Böyle aktivitelerin sürekli yapılmasını istiyorum.
Yaşasın işçilerin uluslararası kardeşliği!
Son Eklenenler
- 2 Nisan 2024’te İstanbul Beşiktaş’ta Masquerade isimli gece kulübünde çıkan yangında 29 işçi yaşamını yitirmişti. Aileler aradan geçen bir senede adaletin sağlanmamış olmasına, asli kusurluların tutuklanmamasına tepkili. Mahkemeye sunulan ikinci...
- Arjantin’de faşist devlet başkanı Javier Milei’nin 2023 yılı sonunda iktidara gelmesinden bu yana işçiler üçüncü kez genel greve çıktı. Genel İş Konfederasyonu’nun (CGT) çağrısıyla 10 Nisan Perşembe günü ülke çapında 24 saatlik grev gerçekleşti....
- Panayırdaki gösteri için adam avazı çıktığı kadar bağırarak müşteri çekmek istiyormuş ama gösteri o kadar kötüymüş ki kimse adama kanıp gösteriye gitmiyormuş. Panayır açılalı epey olmuştur ve çığırtkana kanarak girenlerin söyledikleri de kulaktan...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Peki, hangi koşullarda karşılıyoruz 1 Mayıs’ı? İşçiler, emekçiler olarak hepimiz ağırlaşan sorunlarımızın çözülmesini, üzerimizdeki baskının hafiflemesini istiyoruz....
- Kocaeli Gebze’de bulunan Alman sermayeli Erlau Metal fabrikasında işçiler, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şube’de örgütlendi. Sendika yakın zamanda Çalışma Bakanlığından yetki belgesini almasına rağmen işveren yetki itirazında bulundu....
- Kasım 2024’te Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer tutuklanarak görevden alınmış ve ardından belediyeye kayyum atanmıştı. İşçiler üzerinde baskı uygulayan kayyum yönetiminin tazminatlarını ödemeden, haklı gerekçe göstermeden pek çok işçiyi...
- Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) geçtiğimiz hafta Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme sonuçlarını açıkladı. Sonuçların açıklanmasının ardından eğitim sendikaları atamaların ölçülebilir ve somut...
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...