Buradasınız
İşçilerin Birlik Olabileceğine İnanmıyordum, Ta ki UPS’de Gözlerimle Görene Kadar!
Altınşehir’den bir matbaa işçisi
Ben matbaa sektöründe çalışan genç bir işçiyim. İşçilik hayatıma ilkokuldan sonra başladım. Maddi durumumuz iyi olmadığı için okulu bırakıp tekstil atölyelerinde çalışmaya başladım. Sigortasız ve asgari ücretin çok altında bir maaşla günlük 12 saat çalışıyordum. Maaşıma zam istedim vermediler. Bu koşullarda aldığım maaş yetmiyordu. Daha fazla dayanamadım işten çıktım. Daha sonra büyük bir matbaa atölyesinde işe başladım, eski işime göre maaşım biraz yükseldi, sigortam da yapıldı. Uzun bir süredir de aynı atölyede çalışmaktayım ama işi değiştirdiğim halde sorunlarım hâlâ devam ediyor.
Şu an çalıştığım matbaa atölyesinde yakın bir zaman önce çay molalarını kaldırdılar. Kriz gerekçesiyle zam vermedikleri yetmiyormuş gibi mesai ücretlerini de vermemeye başladılar. Patron, “kriz var, eskisi gibi iş yok” diyor ama biz işçiler aralıksız çalışıyoruz, hatta zorunlu mesailere kalıyoruz. Biz bu kadar çalışırken nasıl olur da para olmaz? Para olmadığını söylüyor ama işyerine iki tane sıfır araba aldı, peki hangi parayla aldı bu arabaları?
Görüyorum ki, iş değiştirdiğim halde sorunlarım devam ediyor. Sürekli bir çıkış arıyorum ben. Sorunlarımın bir çözümü olmalı diye düşünürken bir arkadaşım beni başka sektörlerden işçi arkadaşlarla tanıştırmak istediğini söyledi ve çay içmeye davet etti. Çok ısrar edince isteksiz bir şekilde teklifini kabul ettim. Tanıştırdığı arkadaşlar aynı mahallede oturduğumuz, farklı sektörlerde, fabrikalarda çalışan işçi arkadaşlardı. İşyerlerimizde yaşamış olduğumuz sorunlardan sohbet etmeye başladık. Sonra bu işçi arkadaşlar bu sorunu sadece benim yaşamadığımı, sorunların işçilerin ortak sorunları olduğunu ve bu sorunların çözümünün iş değiştirmekten değil çalıştığım işyerinde diğer işçi arkadaşlarla birlik olmaktan geçtiğini anlattılar. Ama ben işçilerin birlik olup da sorunları için bir şeyler yapabileceğine inanmıyordum. Sonra arkadaşlar işçilerin kurduğu ve kendilerinin de haklarını öğrendikleri bir işçi derneği olduğunu söylediler ve beni de oraya davet ettiler. Sürekli gidip gelmeye başladım. Bir gün beni haklarını aradıkları için işten atılan UPS işçilerinin direnişine davet ettiler. O gün işe gitmedim, UİD-DER’li arkadaşlarla UPS direnişini ziyaret ettik. Ben o gün işçilerin birlik olduklarında nasıl da haklarını aradıklarına şahit oldum. Artık anlıyorum ki işyerimde sorunlarımın çözümünün tek çaresi, çalıştığım işçi arkadaşlarla birlik olup patronun karşısına hep birlikte çıkmakmış!
Birleşen İşçiler Yenilmezler!
- Oryantal Tütün Grevcilerinin Anlattıkları
- Manisa’da Mercan Makina’da Direniş Başladı
- Tütün ve Maden İşçileri Aileleriyle Grevde, Eylemde!
- Tütün, Tekstil, Maden İşçileri Mücadeleye Devam Ediyor
- İzmir’de Sunel Tütün İşçileri Greve Çıktı
- Temel Conta İşçilerinin Grevi Devam Ediyor
- Urfa’dan Trabzon’a, İnşaattan Enerjiye İşçiler Mücadele Ediyor
- Chinatool ve Green Transfo Grevlerinde Anlaşma Sağlandı
- Antep’te Tekstil İşçilerinin Düşük Zamlara Karşı Mücadelesi Sürüyor
- Chinatool Otomotiv İşçileri Greve Çıktı
- Antep’te Tekstil İşçileri Düşük Zamlara Karşı Mücadele Ediyor
- Kaynak Tekniği İşçileri Grevde
- Yolbulan Metal İşçileri Eylemlerine Devam Ediyor
- GE Grid Solutions Grevinde Anlaşma Sağlandı
- Schneider Elektrik’te Anlaşma Sağlandı
- Genel-İş Üyesi İZBB İşçileri İş Bıraktı
- Her Yer Bizim Düzenimiz Olsun Diye
- Direnişçi Polonez İşçileri: “Direne Direne Kazandık!”
- Polonez Direnişçisi: “Biz Başardık, Şimdi Hep Birlikte Başaralım!”
- Betek Boya’da İşten Atma Saldırısı
Son Eklenenler
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...
- Türkiye’de siyasal gelişmelerin hızlandığı, her bakımdan zorlu, her bakımdan ağır bir süreçten geçiyoruz. İşçi ve emekçiler, emekliler, gençler olarak enflasyonun hız kesmesini, hayat pahalılığının son bulmasını, geçim derdinin hafiflemesini...
- Sosyal medya platformlarında her gün yeni bir trend beliriyor, insanlar yeni bir akımın peşinden koşturuluyor. Dün “lokma dünyası”, yakın zamanda “Dubai çikolatası” peşinde koşan insanlar, yarın farklı bir yiyecek ya da akımla tüketim sarmalına...
- Toplumun itirazının güçlenmesi, işçi sınıfının kendi talepleriyle, kendi örgütleriyle, kendi mücadele yöntemleriyle sahneye çıkmasıyla mümkün olabilir. Bunun yolu işçi sınıfının sendikal ve siyasal örgütlülüğünün, bilinç düzeyinin ve dolayısıyla...