Kitlesel Grevler Artıyor, İsyan Büyüyor!

İran: Özgürlük isteyen emekçilerin isyanı büyüyor

İranlı emekçi kadınların, işçilerin, gençlerin başlattığı haklı isyan ikinci ayını geride bıraktı. Üniversitelerden fabrikalara, sokaklardan metro istasyonlarına ülkenin dört bir yanı direniş ve mücadele alanı! Farsi, Kürt, Azeri, Beluç, Arap, Lur, Türkmen gibi farklı kökenlerden İranlı emekçiler hep bir ağızdan “azadi” (özgürlük) diye haykırıyor. 43 yıldır ülkenin üzerine karabasan gibi çöken molla rejiminin yıkılmasını istiyorlar. Çünkü molla rejimi emekçiler için rantı, yağmayı, yolsuzluğu, hırsızlığı temsil ediyor; adaletsizliği, zulmü, baskı ve zorbalığı temsil ediyor; yoksulluğu, açlığı, dini inançların istismar edilmesini temsil ediyor!

İran’da siyasal ve tarihsel ömrünü yitiren, ülkeyi adeta bir hapishaneye çeviren, çoktan yıkılması gereken bir rejim ve sabrı taşan, nefes almak isteyen bir halk var! Bu yüzden molla rejiminin isyanı bastırmak için baskı ve şiddeti arttırması, hapis cezaları, idam cezaları vermesi, şehirlerin üzerine bombalar yağdırması öfkesi taşan milyonları evlerine döndürmeye yetmiyor. Rejimin attığı her adım yanan ateşin üzerine benzin dökercesine isyanı daha da büyütüyor. Öldürülenlerin cenazeleri büyük gösterilere dönüşüyor.

iran_id176.webp

İran işçi sınıfının isyanı grevlerle taçlandırması, değişim umudunu daha da güçlendiriyor. Petrokimya işçilerinin ve Haft Tapeh şeker işçilerinin ardından İsfahan çelik işçileri başta olmak üzere Tahran, Reşt, Tebriz, Şehinşehr, Hürremabad, Abadi, Kirmanşah, Bender Abbas, Burucerd ve Ahvaz dâhil onlarca şehirde işçilerin “Diktatöre Ölüm” sloganlarıyla başlattığı grevler devam ediyor. Grevlere her gün yenileri ekleniyor. İşçiler fabrikalarda şûralar oluşturarak grevleri birleştirmeye başlıyor. İran’ın dört bir yanındaki fabrikalarda işçilerin “Özgürlük”, “Molla rejimine ölüm” haykırışları yankılanıyor. Bunun tazelediği cesaretle gösteriler daha kitlesel, daha kararlı hale geliyor, sloganlar daha gür atılıyor.

İranlı işçiler sömürülmeye, horlanmaya, sendikalarının yasaklanmasına “hayır” diyorlar. Baskı ve zulüm görmeden, aç, işsiz bırakılmadan yaşamak istiyorlar. İran’ın yiğit emekçi kadınları, işçileri ve gençleri yıllardır nefessiz bırakılmalarına, özgürlüklerinin yok edilmesine, etnik ve mezhepsel kimliklerine saldırılmasına, katliamlara, dipsiz yolsuzluğa ve derinleşen yoksulluğa karşı isyanı büyütüyorlar! “Diktatöre ölüm”, “Rejimin tamamına ölüm”, “Bu düzen böyle gitmeyecek” diyorlar.

İngiltere: Grev dalgası büyüyor

ingiltere_id176.webp

İngiltere’de ulaşımdan eğitime, sağlıktan iletişime birçok sektörde işçiler grevde. Şirketlerin ücretlere enflasyon oranının çok altında zam teklif etmesi işçilerin tepkisini büyütüyor. İşçiler direnişler, kitlesel grevler ve eylemler düzenleyerek haklı tepkilerini ortaya koyuyorlar.

Ülke genelinde sağlık sektöründe örgütlü olan UNISON, UNITE, GMB ve hemşireler sendikası RCN yüzbinlerce sağlık işçisinin dâhil olacağı grevlere hazırlanıyor. Sağlık işçileri enflasyon oranının üzerine yüzde 5’lik ek zam talep ediyorlar. Öğretmenlerin ve okul çalışanlarının örgütlü olduğu NEU, NASUWT ve NAHT sendikaları da koordineli grev için oylamalara başladı. Düşük ücretler, uzun çalışma saatleri gibi sorunlarla boğuşan yüzbinlerce öğretmen mücadelede kararlı. 24, 25 ve 30 Kasımda ise ülke genelindeki bütün üniversitelerde 70 bin üniversite çalışanı greve gidiyor.

Grev dalgasının başını çeken RMT üyesi on binlerce demiryolu işçisi greve yeniden “evet” dedi. 26 Kasımda ise makinistlerin örgütlü olduğu ASLEF Sendikasına üye yaklaşık 9 bin işçi greve gidiyor. Kamu sektöründe örgütlü PCS sendikasına üye yaklaşık 100 bin işçi de greve evet dedi. Yüzde 86’nın üzerinde bir oranla evet diyen işçiler sendika tarihindeki en yüksek katılımla büyüyen mücadelede yerini alıyorlar.

ABD’de Kaliforniya Üniversitesinde ve Starbucks’ta grev devam ediyor

abd_kaliforniya_id176.webp

Kaliforniya Üniversitesi emekçileri 14 Kasımdan bu yana grevde. 50 bine yakın üniversite çalışanının mücadelesi dayanışmayla büyüyor. Kaliforniya Üniversitesinin 10 ayrı kampüsünde direnişe geçen işçiler, asgari ücretin yıllık 54 bin dolara yükseltilmesini, ulaşım desteği verilmesini, üniversitede kreş açılmasını, sağlık sigortasının kapsamının genişletilmesini talep ediyorlar.

Araştırma görevlileri, öğretim asistanları, yüksek lisans öğrencileri, laboratuvarlarda çalışan asistanlar ve doktora sonrası araştırma görevlilerinden oluşan 48 binin üzerindeki çalışanın grevi öğrencilerin, profesörlerin desteğiyle, kampüslerdeki grev alanlarını ziyaret eden farklı sektörlerden işçilerin dayanışmasıyla büyüyor. Kampüslerde çalışan sendikalı inşaat ve taşıma işçileri de grev kırıcılığı yapmayı reddederek grevci işçilerle omuz omuza duruyor. Kampüsleri grev alanına çeviren işçiler, yürüyüşlerle, mitinglerle, eğitim toplantılarıyla, şarkılar, sloganlar ve marşlarla grev coşkusunu büyütüyor.

Starbucks işçileri de ABD genelinde 100’den fazla şubede greve gitti. Starbucks yönetiminin sendikayla masaya oturmaması üzerine greve çıkan 2 binden fazla işçi “Sözleşme yoksa kahve de yok” diyerek iş bıraktı. 17 Kasımda greve çıkan işçiler ücretlerin yükseltilmesini, vardiya sistemlerinin iyileştirilmesini, daha az iş yükü ve daha fazla işçi alımı talep ediyorlar.

İspanya: Yüz binlerin desteğini alan sağlık işçileri grevde

ispanya_id176.webp

İspanya’nın başkenti Madrid’de 600 binin üzerinde işçinin katılımıyla 13 Kasımda kitlesel bir miting gerçekleşti. İşçi ve emekçiler, “Patronların kârı insanların sağlığını bozuyor”, “Sağlığımız satılamaz”, “Madrid, halk sağlığı için ayağa kalkıyor” sloganları eşliğinde yürüdü. Sağlığın özelleştirilmesine karşı grev ve eylemlerle mücadele yürüten sağlık işçileriyle dayanışmayı büyüten yüz binlerce işçi, “kamusal sağlık hizmeti” talebini yükseltti. İşçi Komisyonları (CCOO) başta olmak üzere sendikaların, sosyalist kurumların, sivil toplum örgütlerinin ortaklaşa düzenlediği mitingde “Herkes için sağlık, sağlık asla cüzdanına bağlı olmamalı” yazılı pankartlar taşındı.

Yüz binlerin desteğini yanına alan binlerce aile hekimi ve çocuk doktoru 21 Kasımda süresiz grev başlattı. Sağlık işçileri sağlığa daha fazla bütçe ayrılmasını, doktor başına günlük hasta sayısının sınırlandırılmasını, daha fazla sağlık çalışanının işe alınmasını, hastane ve poliklinikleri özelleştirmek yerine ücretsiz ve kaliteli devlet kurumlarının arttırılmasını istiyorlar. Hastaların randevu almak için haftalarca bekletildiğini, çalışma koşullarının ağırlaştığını ve sağlık hizmetlerinin kalitesizleştiğini dile getiren işçiler, talepleri karşılanıncaya kadar greve devam edeceklerini haykırıyorlar!

Güney Afrika: Yüz binlerce kamu işçisi grevde

guney_afrika_id176.webp

Güney Afrika’da 800 bin kamu işçisi artan hayat pahalılığına karşı daha yüksek ücret talebiyle 22 Kasımda ülke genelinde greve çıktı. 7 farklı sendika altında örgütlü olan ve “Genel Eylem Günü” çağrısıyla greve giden işçiler, en az yüzde 10 zam talep ediyorlar. Hastaneler, okullar, limanlar dâhil pek çok sektörde iş durduran işçiler, hükümetin yüzde 3’lük zam teklifini kabul etmeyeceklerini ifade ettiler.

Güney Kore: On binlerce işçi hükümetin saldırılarını protesto etti

guney_kore_id176.webp

12 Kasımda Güney Kore’nin en büyük işçi sendikalarından biri olan Kore Sendikalar Konfederasyonu KCTU, on binlerce işçinin katıldığı bir miting düzenledi. Başkent Seul’da gerçekleşen mitingde işten çıkartmalar, kötü çalışma koşulları, özelleştirmeler ve reform adı altında işçi haklarına yönelik saldırılar protesto edildi. Mitinge Japonya Demiryolu İşçileri Sendikası Doro-Çiba da katıldı.