Buradasınız
Mısır’da Milyonların Öfkesi Yükselmeye Devam Ediyor

1 Şubatta, ülkenin dört bir yanından başkent Kahire’ye akan 2 milyona yakın emekçi, Tahrir Meydanında, gecenin geç saatlerine dek süren görkemli bir protesto gösterisi düzenledi. Aynı gün İskenderiye, Süveyş ve diğer birçok şehirde de yüz binlerin katıldığı kitlesel gösteriler yapıldı. Sokağa çıkma yasağına rağmen akın akın bir araya gelen işçiler ve emekçiler, yorulmak bilmeksizin attıkları sloganlarla, Mübarek’in defolup gitmesini istediklerini haykırdılar. “Ekmek, Özgürlük, İnsanlık Onuru” sloganı, kitlelerin yükselttikleri en temel slogandı.
Mısır halkını inim inim inleten koyu bir diktatörlük rejimini 30 yıldır sürdüren Hüsnü Mübarek, gecenin ilerleyen saatlerinde yaptığı açıklamayla, Eylül ayındaki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yeniden aday olmayacağını söyledi. En kısa sürede parlamento seçimlerine gidileceğini, demokratik adımlar atılacağını, ekonomide reformlar yapılacağını, hiç utanmadan “yolsuzluktan sorumlu olanların yargılanacağını” söyleyen Mübarek, bu oyalama manevrasıyla kitleleri yatıştırmaya çalıştı. Ancak kitleler bu oyuna gelmediler ve gece boyunca Tahrir Meydanından öfke sesleri yükselmeye devam etti. Cuma gününe kadar diktatöre zaman tanıyan emekçiler, Mübarek’in gitmemesi halinde daha kitlesel eylemler yapacaklarını açıkladılar. Halkın gözünde, yıllardır çekilen acıların, açlığın, yoksulluğun, işsizliğin, gözaltında kayıpların, işkencelerin ve faili meçhul cinayetlerin sembolü olan Hüsnü Mübarek’in yeniden aday olmayacağını açıklaması, kitlelerin öfkesini dindirmeye yetmiyor. Ordu, Mübarek’in açıklamasından sonra kitlelere evlerine dönmeleri çağrısı yaptı. Ancak bu çağrıya uymayan emekçiler eylemlerine devam ettiler. 2 Şubatta, Mübarek’in örgütlediği sivil polisler ve karşı-devrimci çeteler, Mübarek yanlısı göstericiler kılığında, rejim karşıtı eylemcilere saldırdı. Bu faşist güruh ve sivil kıyafetli polisler, ellerinde taşlarla, sopalarla, atlarla ve develerle göstericilere saldırdılar. Yüzlerce insanın yaralandığı ve 15’den fazlasının hayatını kaybettiği Tahrir Meydanı savaş alanına döndü. Emekçiler, ele geçirdikleri karşı-devrimcilerin üzerlerinden çıkan polis kimliklerini kameralar karşısında tüm dünyaya göstererek bunların gerçek kimliklerini teşhir ettiler. Hüsnü Mübarek’in bu çetelere adam başı 50 Mısır poundu (yaklaşık 14 lira) para dağıttığı söyleniyor. Mübarek, burjuvazinin bildik oyunlarını oynamaktan geri durmuyor. Kendi ayaktakımı faşistlere para dağıtarak, meydanda toplanan binlerce insanın üzerine acımasızca saldırtıyor. Ancak Mısırlı işçi ve emekçiler Hüsnü Mübarek’li bir yaşamı zaten ölüm olarak tanımlıyorlar ve mücadeleye devam ediyorlar. Ordu ise, tanklarla bulunduğu Tahrir Meydanında katliamı seyretmekle yetiniyor ve böylelikle karşı-devrimci güçlerin önünü açıyor. Burada amaç çok açık. Ortamı terörize etmeye çalışan rejim ordusu, birkaç gün olanlara seyirci kalıp, sonrasında “kan gövdeyi götürüyor, idareyi ele almak zorundaydık” diyerek, rejimi korumak üzere askeri yönetimin zeminini hazırlamaya çalışıyor. Üstelik de Mübarek yanlısı bir görüntü sergilemeden! Tunus ve Mısır’daki isyan Kuzey Afrika ve Ortadoğu’daki despot yönetimlerin yüreğine korku salıyor. Tunus’la birlikte başlayan isyan Arap ülkelerini sarıyor. İsyan dalgasından korkuya kapılan Ürdün kralı Abdullah, kendi ülkesinde de yükselen protestoların önünü kesmek için hükümeti feshederek reform vaatlerinde bulundu. Başbakan Samir Rifai’yi görevden alarak yerine eski askeri danışmanı Maruf Bakati’yi yeni bir hükümet kurması için görevlendirdi. Ancak Ürdünlüler bundan hoşnut değiller, çünkü Maruf Bakati, Ürdünlülerin istediği demokratik ve ekonomik reformları gerçekleştirmekten alabildiğine uzak bir rejim adamı.Dünya devletleri diken üstünde duruyor. Amerika, Hüsnü Mübarek’le defalarca görüştü ve nihayetinde Mübarek çekileceğini açıkladı. Tayyip Erdoğan da Hüsnü Mübarek’e çekilmesi yönünde çağrı yaptı. Erdoğan, “halkın sesine kulak ver!” diyerek Mübarek’e seslenirken, aynı sıralarda Torba Yasa’yı protesto etmek için Ankara’ya giden emekçilere izin verilmeyeceği açıklanıyordu. Yani AKP ve Erdoğan, dışarıda demokrat kesilirken, içeride işçi ve emekçilere zalim bir tavır sergiliyor.
Tüm dünyada burjuvalar koltuklarına yapışmış bir biçimde Mısır’ı izliyorlar. Tunuslu ve Mısırlı emekçiler, egemenlere çok açık bir mesaj veriyorlar: İşçilerin öfkesinden korkun!
Torba Yasaya Karşı Ankara Yürüyüşü
BEDAŞ İşçileri Direnişe Geçti
- İspanya’da Metal İşçileri Grevde
- Dünya Meydanlarında Emperyalist Savaşa Hayır Sesleri Yükseliyor
- İtalya’da Savaşa Karşı Genel Grev ve Protesto
- Dünya Meydanlarında Milyonların Sesi
- Filistinli İşçi ve Emekçilerle Uluslararası Dayanışma Büyüyor
- ABD’de Göçmen Karşıtlığına Karşı Protestolar Devam Ediyor
- İngiltere’de İşçiler Kemer Sıkma ve Savaş Politikalarına Karşı Meydanlarda
- İsveçli Liman İşçileri İsrail Zulmüne ve Sendikal Baskılara Hayır Diyor!
- Madrid Ayakta: “Sağlık Haktır, Satılamaz!”
- Hollanda’da 100 Bin Kişi Filistin Halkı İçin Yürüdü
- Nakba’nın 77. Yılında İngiltere’de Yüzbinler Meydanlara Çıktı
- Peru ve Almanya’da Grev, İspanya’da Protesto
- Arjantin’de İşçiler Üçüncü Kez Genel Grevde!
- Yunanistan’da Kemer Sıkma Politikalarına Karşı Genel Grev
- ABD, İspanya ve İtalya’da Emekçiler Meydanlarda
- İşçilerin Kemer Sıkma Politikalarına ve Anti-Demokratik Uygulamalara Karşı Mücadelesi Sürüyor
- Sırbistan’da Hükümet Düştü!
- Sırbistan’da Tarihi Protesto Gösterisi
- İngiltere’de On Binler Yeniden Meydanlarda!
- Örgütlüysek Her Şeyiz!
Son Eklenenler
- Özel Okul Öğretmenleri Sendikası üyesi öğretmenlerin Büyük Öğretmen Yürüyüşü 3. gününde devam ederken, 27 Haziranda Ankara’da Milli Eğitim Bakanlığı önünde basın açıklaması yapıldı. Aynı gün Haber-Sen Türkiye genelinde yaptığı basın açıklamalarında...
- Sevgili Polonez işçisi kardeşlerim, Dayanışma TV’de yayınlanan “146+Bir Polonez Bir İşçi Direnişinin Kalbinden” belgeselinizi büyük bir dikkatle izledim. Belgeseldeki her bir kare, her bir sözünüz direnişinizin gün gün örülmüş gerçek hikâyesini...
- “Gerçeğin içinden, sınıfın penceresinden” şiarıyla yayın yapan Dayanışma TV, işçi sınıfının ilham verici mücadelelerini belgelemeye, bu mücadelelerin işçi sınıfının ortak deneyimi haline getirilmesi çabasına katkı sunmaya devam ediyor. Dayanışma TV...
- Türk-İş’e bağlı sendikalarda örgütlü kamu işçileri, 2025-2026 yılı toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde siyasi iktidarın yüzde 16’lık sefalet zammı dayatmasına karşı 26 Haziranda Türkiye genelinde yarım gün iş bıraktı. Türkiye Sağlık-İş Sendikasına...
- İspanya’nın güneyinde bulunan sanayi kenti Cadiz’de yaklaşık 30 bin metal işçisi grevde. 18-19 Haziranda 2 günlük grevlerinin ardından talepleri karşılanmayan işçiler 23 Hazirandan bu yana süresiz grevdeler. CCOO ve UGT sendikalarına üye işçiler,...
- Gençlik dönemi, insan hayatının en heyecanlı, en meraklı ve en enerjik zamanlarıdır derler. Bu yönleriyle gençlik bir nehre benzetilebilir; coşkulu, yönünü arayan, bazen de önüne çıkan taşlara çarpa çarpa yolunu bulan… Bazen hızlı, bazen yavaş akar...
- Yozgat Sorgun’da, 71 yaşındaki Selami Şimşek dede, çalıştığı inşaatın 6. katından düşerek yaşamını yitirdi. Akla ilk şu soru geliyor: “71 yaşındaki bir dedenin evinde torununu sevmek yerine, ne işi var inşaatın 6. katında?”
- Umutlarım, hayallerim, sevdalarım Sığmıyor ceketimin cebine Bunca zamandır ket vurulmuş umutlarıma Bunca zamandır kafeste tutulmuş ruhum, nefesim, aklım Sığar mı bu düzene gencim, yaşlım
- Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası taban maaş talebi, iş güvencesi ve özlük hakları için yıllardır yürüttükleri mücadelenin devamı olarak 25 Haziranda İstanbul Kadıköy’de bulunan sendika genel merkezi önünden Ankara’ya Milli Eğitim Bakanlığına...
- 24 Haziranda Demir Yol-İş, Yol-İş, Türkiye Sağlık-İş, TES-İş, Koop-İş, Tez Koop-İş, Türkiye Sağlık-İş, Genel Maden-İş, Türk Harb-İş, Şeker-İş sendikalarına üye işçiler İstanbul’dan Adana’ya, İzmir’den Hakkâri’ye il ve bölge temsilciliklerinin olduğu...
- Aile hekimliği sisteminde Kasım 2024 tarihi itibariyle yürürlüğe giren “Eziyet Yönetmeliği”nin insan ve toplum sağlığını riske atacak bir diğer uygulaması da geçici koruma statüsündeki mültecilerin ve göçmenlerin aile hekimliklerindeki kayıtlarının...
- İsrail devletinin 13 Haziranda İran’a saldırmasıyla birlikte emperyalist savaşın alevleri, hızla yayılmaya devam ediyor. Bu savaşın arkasındaki güç olan ABD, 22 Haziranda İran’daki üç nükleer tesisi bombalayarak yangını daha da büyüttü. Emperyalist...
- İtalya’da SI Cobas, USB, FISI ve FLAI gibi sendikaların silahlanmaya ve savaşa karşı seferberlik çağrısına kulak veren on binlerce işçi greve gitti. 20 Haziranda “Silahları bırak, maaşları arttır!” sloganıyla taşımacılık ve ulaşım başta olmak üzere...