Buradasınız
Newroz’larda Barış Haykırışı!

Ezilen kardeş Kürt halkının özgürlük mücadelesinin sembolü olan Newroz, 17 Martta pek çok kentte kutlandı. İstanbul’daki kutlamaların adresi Kazlıçeşme Meydanı idi. Alanı dolduran yüz binlerce emekçi, soğuk havayı barış talepleriyle ısıttılar. Kürt sorununda başlatılan müzakere süreci, Kürt emekçileri tarafından büyük coşkuyla karşılandı.
Kürt emekçileri; enternasyonalizmin sesi olan, işçilerin birliğini ve halkların kardeşliğini savunan UİD-DER’in, “Emperyalist Savaşa Hayır! Ortadoğu’ya Barış! Kürtlere Özgürlük!” ve “Bütün Ülkelerin İşçileri Birleşin!” pankartlarıyla alana girmesini coşkuyla alkışladılar. Halkların
kardeşliğini, eşitliğini, Kürt halkının haklı taleplerinin karşılanması gerektiğini savunan UİD-DER alana girerken şu sloganları haykırdı: “Kürtlere Özgürlük! Kurdara Azadi”, “Kendileri Yönetse Bütün Halklar Bir Olur!”“Demokratik Kurtuluş Özgürce Yaşam” şiarıyla hazırlanan Newroz programı, saygı duruşuyla başladı. Hem Kürtçe, hem Türkçe yapılan konuşmalarla kitle selamlandı. Müzik grubu ve sanatçıların seslendirdiği türküler eşliğinde kol kola halaylar çekildi.
Tertip Komitesi adına sahneye çıkan Mehmet Boztemur, Newroz’un baskı ve zulme karşı başkaldırının ve halkların özgürlük bayramı olduğunu söyledi, kitlenin Newroz’unu kutladı. BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, İstanbul Milletvekilleri Sırrı Süreyya Önder ve Sabahat Tuncel ile İstanbul İl Eş Başkanı Asiye Kolçak kitleyi selamlamak için sahneye çıktı. Newroz ateşini BDP’li milletvekilleri yaktı. BDP adına ilk olarak İstanbul İl Eş Başkanı Asiye Kolçak konuşma yaparak, Kürt halkının Newroz’unu kutladı.
Kitleyi selamlamak üzere sahneye çıkan HDK İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder konuşmasına, alanda yerini alan tüm HDK bileşenlerine ve tüm kurumlara teşekkür ederek başladı. Yeni bir sürece girildiğini söyleyen Önder, “barışınız kutlu olsun” dedi. Bu sürece, yan yana durmanın erdem ve kararlılığı sayesinde başlandığının altını çizen Önder şöyle devam etti: “Mücadele bitmiş değil. Mücadelenin en acı, ölümlü, kanlı bölümünün sonuna geldik. Bu mücadele tüm halkların, ezilenlerin kurtuluşuna kadar devam edecek.”
Önder’in ardından sahneye gelen İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel de tüm coşkusuyla kitleyi selamladı. Tuncel, kısa konuşmasını organizasyonda emeği geçenlere teşekkür ederek bitirdi.
Son olarak konuşan BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, kitleyi “bu meydanı özgürlük tutkusuyla dolduran siz değerli halkımıza, dostlarımıza, kardeşlerimize Newroz kutlu olsun, Newroz piroz be” diye selamladı. “Çözüm nasıl olacak” diyenlere Demirtaş şu sözlerle yanıt verdi: “İşte Kazlıçeşme Meydanı! İşte bütün ötekiler, işte yüz binler, çözümün anahtarı budur diyorlar. Bu meydanda Türküyle, Kürdüyle, Ermenisi, Süryanisi, Lazı, Çerkeziyle; kadını, erkeğiyle; öğrencisi, emekçisiyle bir arada; kendi diliyle, kimliğiyle, kültürüyle, bayrağıyla, rengiyle yan yana yaşamaktır çözüm. İşte çözüm Kazlıçeşme Meydanı’ndaki duruştur.”
Barış sürecinde gelinen aşamanın, AKP’nin lütfu değil mücadelenin, emeğin, bedellerin bir sonucu olduğunu ifade eden Demirtaş “keşke on binlerce gencimiz evladımız yaşamını yitirmeden bu barış sürecini konuşarak, müzakere ederek çözme anlayışını geliştirebilseydik” dedi.
Barış seçeneğine karşı duranlara, Demirtaş şöyle seslendi: “Bu halkın evlatları ölmek istemiyor, bunu daha anlamadınız mı? Kürt ve Türk gençleri ölmek ve öldürmek istemiyor. Bırakın gönüllü askerliği, özel ordu için 50 bin kişilik kadroya 5 bin kişi bile başvurmadı. Üstüne para, erken emeklilik hakkı veriyorsunuz, yine gençler savaşmak istemiyorlar. Bunu daha anlamadınız mı? Kürt gençlerinin de Türk gençlerinin de mesajı budur. Sorunu tartışmaktan kimse zarar görmez. 29 defa isyana, onlarca defa katliama, yüz binlerce insanın ölümüne neden olan bir sorunu konuşma zamanı gelmedi mi daha? Daha kaç kişinin ölmesi lazım, daha kaç yıl geçmesi lazım?” Demirtaş, barış vurgusuyla konuşmasını tamamladı.
Konuşmaların ardından programa Karadenizli sanatçıların seslendirdikleri Karadeniz ağıtları, türküleriyle devam edildi. İstanbul’da büyük coşku vardı. Emekçileri Newroz’u “Yaşasın Barış” sloganıyla kutladılar
Binler Ankara’da Haykırdı: “Newroz Piroz Be!”
BDP Ankara İl Örgütünün çağrısı ile kitleler 17 Martta saat 11.00’da Toros Sokak’ta toplanmaya başladı. Mitingin yapılacağı Kolej Meydanı’na doğru yürüyüşe geçildi. Yürüyüşe BDP, KESK Ankara Şubeler Platformu, çeşitli parti ve örgütler katıldı. Yürüyüş boyunca “Newroz Piroz Be”, “Bıjı Bıratiya Gelan”, “Savaşa Hayır Barış Hemen Şimdi”, “Zindanlar Boşalsın, Tutsaklara Özgürlük!” sloganları atıldı. Kolej Meydanı’na kadar yürüyen kitle, arama noktasına geldiğinde polisin üst aramasına izin vermedi. Kitlenin turnikelerden geçişi sorunsuz tamamlandı.
Kürsüden selamlanan kitle alanda yerini aldıktan sonra savaşta hayatını kaybedenler için bir dakikalık saygı duruşuna geçildi. Tertip komitesi adına Meral Vuranok bir konuşma yaptı. Vuranok, milyonlarca insanın bugün Newroz’u kutladığını ve bunun mücadele ve direniş sayesinde olduğunu, devletin lütfu ile olmadığını belirtti. Yaşanılan sürecin önemine değinen Vuranok, tarihsel bir süreçten geçildiğini belirtti. Hepimize düşen görevin her zamankinden daha çok mücadele etmek olduğunu söyleyen Vuranok, şöyle devam etti: “Buradan AKP iktidarına seslenmek istiyoruz. Kürt halkı onurlu bir barışa her zamankinden daha çok hazırdır. Bunun için inancı da iradesi de vardır. Eğer siz de buna hazırsanız yol açıktır.”
Vuranok’tan sonra BDP Ankara İl Eş Başkanı Ahmet Aday söz alarak konuşmasını Kürtçe gerçekleştirdi. Demokratik çözüm isteğine değinen Aday, barış için ateşkesin olması gerektiğini söyledi. Aday, birlik ve beraberliğe çağrı yaptı.
BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık da Ankara’daki Newroz kutlamasına katıldı. Bir konuşma yapan Sakık, alanda bulunan kitle tarafından büyük bir coşku ile karşılandı. Sakık, “Bu savaşın kaybedeni hepimiz oluruz. Ama barışı sağlayabilirsek hepimiz kazanacağız” sözlerine yer vererek barış taleplerini yükseltti.
Konuşmalardan sonra söylenen Kürtçe ve Türkçe şarkılar eşliğinde halaylar çekildi. Ankara’da 2013 Newroz’u önceki yıllara göre daha kitlesel ve daha coşkulu, umutlu kutlandı. Kürk halkı onurlu bir barış talebini dile getirdi. Savaşta yavrularını kaybeden analar her adımda barış istediklerini haykırdılar.
Mersin’de Newroz: Barış Rüzgârına Selam!
Mersin’de on binlerce kişinin katılımıyla Newroz ateşi yakıldı. Çocuklar ve kadınlar en önde yer alarak Newroz coşkusunu tüm alana yaydılar. Özgürlük Mahallesi’ndeki Newroz alanında barış ve demokrasi süreci selamlandı.
Mersin’deki Newroz kutlamalarına Akdeniz Belediye Başkanı Fazıl Türk ve HDK Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü de katıldı.
Newroz ateşinin yakılmasıyla davul-zurna eşliğinde halaylar çekildi. Kadınların en önde yer aldığı mitingde sık sık “Biji Aşiti”, “Biji Azadi” (Yaşasın Barış, Yaşasın Özgürlük) sloganları atıldı.
Kutlamalara katılan Ertuğrul Kürtçü on binlerce kişinin doldurduğu Newroz alanını selamlayarak konuşmasına başladı. Aniden bastıran yağmurdan dolayı yarıda kesilen Newroz kutlamasında Kürkçü kısa bir konuşma yaptı.
Kürkçü, “Mersin’in güzel kadınları, çalışkan erkekleri, yiğit gençleri hepinize selam olsun. Özgürlük yolunu omuz omuza bütün baskılara göğüs gererek kat ettiniz. Ve Türkiye sosyalistleri ve Kürt kardeşlerinin yanında duran enternasyonalistler size de selam olsun! Şimdi bir çözüm eşiğindeyiz. Bu çözümü ya sağlayacağız, ya sağlayacağız!” diyerek tamamladı. Kürkçü’nün konuşmasının ardından Newroz kutlaması sona erdi.
Bunun Adı Mucize!
Son Eklenenler
- Tez-Koop-İş Sendikası 2025 yılı kamu kesimi toplu iş sözleşmeleri çerçeve anlaşma protokolünün bir an önce imzalanması ve işçilere alın terinin karşılığının verilmesi talebiyle 14 Mayısta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde kitlesel basın...
- Soma Madenci Katliamının 11. yılında başta Soma’da olmak üzere çeşitli anma programları gerçekleştirildi.
- Bu 1 Mayıs’ta da her şeye rağmen alanlardaydık. “Yağmur Çamur Yağsa da Kış Kıyamet Kopsa da Biz Buradayız” dedik. İşçiler, emekçiler olarak, işçi sınıfının gençliği olarak alanlara çıktık. Biz de UİD-DER kortejinde Kadıköy’deydik. Yağmura ve soğuğa...
- 2025 1 Mayıs’ını büyük bir coşkuyla kutladık. Alanda olmak bana tarifsiz bir cesaret verdi. Binlerce işçiyle tek ses olmak, tek yumruk olmak en güzel duyguları yaşatıyor.
- Petrol-İş Sendikasının örgütlü olduğu rüzgâr tribünleri için kanat üretimi yapan Amerikan menşeli TPI Compozit’in İzmir Menemen ve Çiğli’de bulunan fabrikalarında 13 Mayısta grev başladı.
- Somayı hatırlamak demek haksızlıklara, adaletsizliğe, sömürü düzenine karşı örgütlenmek demektir. Soma’yı hatırlamak demek hesap soracağımız günleri yakın eylemek için mücadele etmek demektir.
- Soma Katliamının üzerinden 11 yıl geçti. Soma’nın ardından Ermenekler, Torunlar, Hendekler, Amasralar, İliçler devam etti, ediyor. Erol Eğrekler katlediliyor, holdingler işçilerin kanıyla büyüyor. Patronlar siyasi iktidardan aldıkları güçle iş...
- DİSK, KESK, TMMOB, TTB, İstanbul Barosu ve İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla, güvenlik görevlileri tarafından dövülerek katledilen işçi Erol Eğrek için 12 Mayısta Çalık Holding önünde eylem düzenlendi. Eyleme sendikalar,...
- Merhaba dostlar. 1 Mayıs’ı geride bıraktık. Bizler de genç işçiler olarak 1 Mayıs’ta UİD-DER’le birlikte alanlardaydık. Sınıfımızın saflarında olmanın heyecanını yaşadık. Duygularımızı sizlerle de paylaşmak istiyoruz.
- Erol Eğrek’in katledilmesinin sorumlusu yalnızca Çalık Holding değildir. Mahkeme kararına rağmen işçinin kazanılmış hakkını 10 yıldır ödemeyen Çalık Holding’e hiçbir yaptırım uygulamayan; patronları denetlemeyen, adaletsizlik ve cezasızlığı temel...
- Yaşanan her türlü baskı ve zorbalığa karşı, işçi sınıfı kendi saflarında gücünü birleştirmeli ve öfkesini doğru adrese yönlendirmelidir. 1 Mayıs bu birliğin ortaya çıktığı uluslararası bir mücadele günü olarak önemli bir yere sahiptir.
- 1980 darbesinin üzerinden 45 yıl geçti ama bıraktığı karanlık hâlâ silinmedi. O darbe devrimci hareketi ve örgütlü işçi sınıfını ezmek için yapıldı. Bugün hâlâ baskılarla karşı karşıyayız. Ama nasıl ki o karanlık günlerde Hasanlar, Haticeler...
- Her sene olduğu gibi bu 1 Mayıs’a da büyük bir titizlik ve ciddiyetle hazırlandık. UİD-DER ailesi olarak çocuklarımızla, gençlerimizle kadın erkek hep birlikte kapitalizmi teşhir ettik. Ekonomik, sendikal ve siyasal taleplerimizi dosta düşmana...