Buradasınız
1 Mayıs’a Hazırlanırken
Gebze’den işsiz bir işçi

Derneğimiz UİD-DER’in başlatmış olduğu kampanyayı “Ücretler Yükseltilsin, İş Saatleri Kısaltılsın” talebi ile çevremizdeki işçi kardeşlerimize duyurmaya devam ediyoruz. Ayrıca UİD-DER’li işçiler olarak işçilerin yoğun olduğu çevrelerde standımızı açarak yapmış olduğumuz kampanyamızla, 1 Mayıs’ın işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele günü olduğunu anlatıyoruz. Tüm işçi kardeşlerimizin 1 Mayıs’ta alanlarda olması gerektiğini anlatma fırsatı buluyoruz. Ve en önemli sloganımız da “ Ücretler yükseltilsin, iş saatleri kısaltılsın”. İş kazalarına, kıdem tazminatımızın elimizden alınmak istenmesine, sağlığın, eğitimin paralı hale gelmesine, savaşlara dur diyebilmemiz için işçi kardeşlerimizi 1 Mayıs’ta UİD-DER’le alanlarda kutlamaya davet ediyoruz. Kampanyamıza devam ederken, 1 Mayıs çalışmalarımız da aylar öncesinden başladı.
Yaptığımız ev ziyaretlerinde işçi arkadaşlarımızla gerçekleştirdiğimiz sohbetlerden ana sloganımızın çok doğru olduğunu birebir öğrendik. Bir ev ziyaretinde üç aileyle birlikte sohbet ederken tek tek arkadaşları dinledik. Çalışma koşullarının zorlaştığından, ücretlerin yetersizliği yüzünden fazla mesailere mecburiyetten kaldıklarını, hatta Pazar günleri bile tatil yapmadıklarını anlattılar.
Daha sonra bir işçi kardeşimiz bizi evine davet etti. Buraya gittiğimizde de arkadaşımıza ve ailesine işçilerin yaşadığı sorunlara çözüm bulmak için önümüzdeki 1 Mayıs’a katılmamızın ne kadar önemli olduğundan bahsettik. Bu arada çaylarımızı yudumlarken genç arkadaşımız ve eşi çalıştıkları fabrikalardaki sorunlarını bizlerle paylaştılar. İş saatlerinden, ücretlerden, fabrikadaki arkadaşlarından vs. bahsederek bütün olumsuz koşulları anlattılar. Konuşmanın sonlarına doğru işçi kardeşimiz bu konuda duyarlı olduklarını, çevresindeki arkadaşlarını, akrabalarını 1 Mayıs’a davet edeceğini ve onlarla birlikte 1 Mayıs’a katılacağını söyledi. Gösterdiği bu duyarlıkla bizleri çok mutlu etti.
Evet, arkadaşlar görüyoruz ki bütün işçilerin sorunları aynı. Uzun alışma saatleri, düşük ücretler, esnek çalışma bütün fabrikalarda yaygınlaşarak devam ediyor. Aşırı üretim baskısı ve bundan kaynaklı yaşanan iş kazaları giderek yoğunlaşıyor. Kısacası nereye baksak problem gözüküyor. Bu problemleri tek tek çözemeyiz. Çözebilmemiz için bir araya gelmemiz gerekiyor. O yüzden bizler diyoruz ki hep birlikte UİD-DER’le 1 Mayıs’ta alanlara, bütün taleplerimizi bir ağızdan haykırmaya.
Yaşasın 1 Mayıs!
Son Eklenenler
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...
- Biz Gebze’den bir grup UİD-DER’li işçi olarak Omsa Metal direnişini ziyaret ettik. Direnişçi işçilerle sorunlarımız üzerine sohbet ettik.
- Kapitalist sistemin tarihsel krizi, siyasi iktidarın sermaye sınıfının çıkarlarına göre yürüttüğü politikalar biz emekçileri derinden etkiliyor. Açlık sınırı altında kalan sefalet ücretlerine mahkûm edilmiş durumdayız. Bizler insanız, sadece...
- Metal işkolunda grup toplu iş sözleşmesi yaklaşıyor. Bu sözleşme MESS ve metal işkolunda örgütlü bulunan Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında gerçekleşecek. Biz işçiler bir araya geldiğimizde futbol üzerine konuşur, sohbet...
- BM destekli Entegre Gıda Güvenliği Aşaması Sınıflandırması (IPC), Gazze’de yaklaşık 500 bin kişinin yaşadığı yerleşim bölgesinde kıtlık ilan etti. Gazze’de açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. İsrail’in uyguladığı bu soykırımı protesto...
- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, taleplerini iletmek için 22 Ağustosta konfederasyon genel merkez binası önünde toplanarak Cumhurbaşkanlığına yürümek istedi. Kamu emekçilerinin yürüyüşü polis tarafından engellendi. Emekçiler sendika binası önünde...
- Hatay’dan İstanbul’a emekçiler rant uğruna evlerinden, tarım arazilerinden, geçim kaynaklarından ediliyorlar. Hatay Samandağ’da gece vakti alınan acele kamulaştırma kararıyla arazilerine giren ve narenciye ağaçlarını söken iş makinelerini durduran...
- Türkiye’de sayıları 16 milyona yaklaşan emeklilerin büyük bölümü, açlık sınırının altında maaşlarla yaşamaya çalışıyor. Yaşlılık dönemlerini huzur içinde geçirmesi gereken emekliler; temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, kiralarını ödeyemiyor,...
- Jack London’ın 1900’lü yılları resmettiği “Uçurum İnsanları” kitabını geçtiğimiz günlerde, arkadaşlarla birlikte okuduk. Yaşadığımız bazı şeyler nasıl da bu kitapta anlatılanları çağrıştırıyor.