Buradasınız
Aydınlı’da Nazım Hikmet’i Andık
diğer yazarlar
Aydınlı’da UİD-DER etkinliklerinden biri daha gerçekleştirildi. Etkinliğin konusu işçi sınıfına sevdalı ozan Nazım Hikmet’in anılmasıydı. Etkinlikte slaytlar eşliğinde Nazım Hikmet’in mücadeleyle dolu hayatı anlatıldı, şiirleri okundu, yine onun şiirlerinden bestelenmiş marşlar, türküler UİD-DER korosu eşliğinde coşkulu bir şekilde söylendi.
Nazım Hikmet 3 Haziran 1963’te işçi sınıfından ve tüm sevdiklerinden ayrıldı. Ancak o, bugün hâlâ şiirleriyle, tiyatrolarıyla, kısacası geride bıraktığı tüm eserleriyle işçi sınıfının mücadelesine katkı sunmaya devam ediyor. Etkinlikte de, Nazım Hikmet’in hayatını mücadeleye adadığı, bu uğurda yıllarca hapis yattığı, sürgünlere gönderildiği, ama bunların hiçbirinin onu yıldıramadığı anlatıldı.
Nazım Hikmet yaşadığı sürece mücadelesiyle burjuvaziyi korkutmuş ve birçok kez burjuvazi tarafından yok edilmek istenmiştir. Bugün ise burjuvazi Nazım Hikmet’in şiirlerini okuyor, sahiplenir görünüp içini boşaltmaya çalışıyor. Nazım Hikmet’in vatanseverliği ya da aşkları ön plana çıkarılıp onun devrimci mücadelesi unutturulmaya çalışılıyor. Elbette ki Nazım yaşadığı toprakları seviyordu ama bu sevgi milliyetçilikle karıştırılmamalıdır. Bizlerin ön plana çıkarması gereken ve örnek alması gereken onun işçi sınıfının kurtuluşunu hedefleyen devrimci mücadelesidir. Nazım Hikmet zaten her şiirinde mücadeleye, işçi sınıfına, işçi sınıfının önderlerine duyduğu sevgiyi ve bağlılığını anlatmıştır. O hiçbir zaman zorluklardan kaçmamış, yaşadığı sıkıntılardan üzüntü duymamış ve hayatını mücadeleyle geçirmiş komünist bir ozandır. Etkinlikte Nazım Hikmet’in Yaşamaya Dair, Zafere Dair, Elleriniz ve Yalana Dair, Kalbim, Vatan Haini gibi birçok şiiri okundu. Nazım işçi sınıfına kimi şiirlerinde sitem ediyor ve yalanla beslendiğimizi, hâlbuki aç olduğumuzu, etle ekmekle beslenmeye muhtaç olduğumuzu anlatıyor, kiminde ise işçi sınıfından övgüyle bahsediyor ve her şeyin ellerimizde olduğunu söylüyor ve asla işçi sınıfının mücadelesine olan inancını yitirmiyor. Ve artık zaferin tırnakla sökülüp koparılacağını, güzel günler göreceğimizi söylüyor.
Etkinliğimize Aydınlı deri-sanayi bölgesinde çalışan deri işçileri de katıldı. Etkinlik sonrasında deri işçileriyle etkinlik ve dernek çalışmalarına ilişkin röportaj yaptık:
Etkinliğimizi nasıl buldunuz?
Ben ilk defa katılıyorum derneğin etkinliğine, beklediğimden daha güzel oldu. Nazım Hikmet’in ölüm yıl dönümü olması bakımından da çok anlamlıydı. Hepinizi tebrik ederim.
Derneğimizin diğer çalışmalarına katıldınız mı?
1 Mayıs öncesinde “1 Mayıs Karanfilleri” adlı tiyatro oyununa gelmiştim. O etkinliğiniz de çok başarılı ve güzeldi.
Etkinliğimizde yer alan şiir, koro, sunum ve slayt çalışmaları hakkında neler düşünüyorsunuz?
Slaytlar, sunum her şey çok güzel hazırlanmış. Sunum daha uzun olsaydı daha iyi olurdu.
Web sitemizi ziyaret ettiniz mi?
Derneğin sitesini bilmiyorduk ve zaten internete girme imkânımız da yok.
Derneğimizde ne tür etkinlikler olmasını istersiniz?
İş yasalarına yönelik eğitim seminerleri yapılmasını isteriz. İşçilerin sahip olduğu hakları bilmesi gerekir. Yeni çıkarılan yasalar hakkında bilgi verilmeli. Çünkü patronlar iş yasalarını kendi çıkarları doğrultusunda düzenliyorlar. Bizler en azından yasal haklarımızı bilip, haklarımıza yapılan saldırılara karşı gelmeliyiz. Eğitim seminerleri dışında piknikler, futbol turnuvaları düzenlenebilir. Gençlerle diyalog kurulmalı ve gençlerin uyuşturucudan uzak durmasına yönelik ve yozlaşmaya karşı çalışmalar yapılmalı.
Hepinize etkinliğimize katıldığınız ve bizimle sohbet ettiğiniz için teşekkür ederiz. Derneğimizin amacı da zaten işçi sınıfının uluslararası düzeyde mücadelesini ve dayanışmasını örmektir. Bu amaçla çeşitli faaliyetler ve etkinlikler düzenliyoruz. Deri işçileri olarak sizlerin de ciddi sorunlarla boğuştuğunuzu biliyoruz. Ancak omuz omuza verip elbirliğiyle mücadele edersek, mücadele tarihimizden dersler çıkartıp örgütlenirsek başarılı olabiliriz. Bu yüzden sizleri diğer çalışmalarımıza da bekliyor ve derneğimize daha sık gelmenizi istiyoruz.
Vampirin Doymayan Açlığı
Dostel Direnişi Kazanımla Sonuçlandı
Son Eklenenler
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.
- Herkesin dilinde olan basit, masum bir soru… Ama aynı zamanda soranın da cevaplayanın da belli düşünce kalıplarına hapsolduğunu gösteren bir soru: Senin memleket nere? Fabrikada yeni işe başlayan birine, sokakta, otobüste, parkta tanıştığımız birine...
- İki kız kardeş, 15 yaşındaki Esmanur Argun ve 18 yaşındaki ablası Elif Argun, Urfa Viranşehir’den tarım işçisi olarak Bursa’ya gelmişlerdi. İşe giderken onları taşıyan traktörün devrilmesi sonucu hayatlarını kaybettiler. Kısacık yaşamları gibi...
- Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan Polonez işçilerinin sendikalı çalışma hakkı ve işe iade talebiyle başlattıkları direniş sürerken 9 Ağustosta İstanbul Valiliği önüne giderek seslerini duyurmaya çalıştılar. Türk Harb-İş...
- Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve...
- UİD-DER’e gelmeden önce de bu dünyada olup bitenlere karşı öfkeliydim. Bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Yani öfkemi doğru yerekanalize edebilmiş değildim. UİD-DER sayesinde kapitalist bir sistemde yaşadığımızı ve tüm...
- 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak...
- Sokak köpeklerinin katledilmesinin önünü açan yasa geçtiğimiz günlerde AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla Meclisten geçti. Yasa hazırlanırken ve oylanırken yaşananlara baktığımızda nasıl bir düzende yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz. Yasa gündeme...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden bir buçuk yıl geçmesine rağmen deprem bölgelerinde barınma sorunu bile çözülmüş değil. Depremden sonra TOKİ, 18 ilde 674 bin 238 konut yapılmasını hedeflediğini açıklamıştı. Şimdiye kadar teslim edilen konut sayısı...
- İkinci Dünya Savaşının son aylarında ABD’nin Hiroşima’ya atom bombası atması ve yüzbinlerce insanın ölümüne neden olması insanlık tarihinin en büyük katliamlarından biri olarak acıyla hatırlanmaya devam ediyor. Bu büyük katliamın 79. yıldönümü olan...
- 28 Temmuz 1914’te dünyanın o güne kadar gördüğü en kanlı savaş başladı. Tam dört yıl süren ve 20 milyon insanın ölümüne, milyonlarcasının yaralanmasına ve sakatlanmasına, kentlerin yakılıp yıkılmasına yol açan bu savaş tarihe Birinci Dünya Savaşı...
- İspanya’da bir duvarda şöyle yazıyor: “El que nos roba es de aqui y rico no inmigrante y pobre.” Yani “Bizi soyanlar göçmen ve yoksul değil, buralı ve zengin.” Bu kısacık bir duvar yazısı içinde bulunduğumuz durumu çok çarpıcı bir şekilde anlatıyor...