Buradasınız
Neden 1 Mayıs’a Gidiyorum?
Haramidere’den bir işçi
Aslına bakacak olursak 1 Mayıs’a gitmemiz için çok sebep var. Ben birkaç tanesinin çok önemli olduğunu düşünüyorum ve zaten UİD-DER de bu taleplerle 1 Mayıs’a gidiyor.
Bugün milyonlarca işçinin ortak sorunlarından biri ücretlerin çok düşük olması. Ben ağır sanayide çalışmama rağmen aldığım ücret asgari ücretin az üzerinde. Her ay her şeye zam gelirken nedense sıra biz işçilerin maaşlarına gelince yılda 2 defa komik düzeylerde zam yapılıyor, haliyle her ay maaşlarımız sürekli eriyor. Birçok işçi arkadaşımız birazcık olsun fazla para alabilmek için ya fazla mesailere kalıyor ya da ek iş yapmak zorunda kalıyor. Hatta iş o düzeye gelmiş durumda ki, ustayla ters düşen işçilere fazla mesailere kalmama cezası veriliyor.
Fazla mesailere kalabilmek için kimi işçi arkadaşlarımız ustalara yalvarıyor. Zaten uzun olan iş saatleri, fazla mesailerle uzadıkça uzuyor ve biz işçilere nefes alacağımız zaman kalmıyor. Üç kuruş para için genç yaşta ömrümüz fabrika köşelerinde tozun dumanın içinde eriyip gidiyor. Patron yalakalarının yaptıkları haksızlıklara ses çıkardığımız zaman da soluğu kapı önünde alıyoruz, ya da birçok haksızlığı sineye çekmek zorunda kalıyoruz.
Ücretlerin düşük olması beraberinde fazla mesaileri getiriyor. Bu da iş kazalarını, işçi ölümlerini, fiziksel ve ruhsal yıpranmayı arttırıyor, aile ilişkilerimizi olumsuz etkiliyor.
Yani biz işçilerin 1 Mayıs’a gitmesi ve tüm bu haksızlıklara karşı gücünü birleştirmesi için çok sebep var.
UİD-DER’in düşük ücretlere, uzayan iş saatlerine ve taşeronlaşmaya karşı mücadelesini çok doğru buluyorum ve ben de UİD-DER’le 1 Mayıs’a katılıyorum.
Metal İşçilerinin Öfkesi Büyüyor
Son Eklenenler
- DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında 2024-2026 dönemi için yürütülen TİS görüşmelerinde MESS’in yüzde 40 oranında zam dayatması üzerine Schneider Elektrik’in Manisa ve Kocaeli...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde, İZENERJİ, İZELMAN, Ege Şehir Planlama, İZFAŞ şirketlerinde çalışan DİSK/Genel-İş Sendikasında örgütlü işçiler maaş, yılsonu ikramiye ve eğitim alacakları ödemelerinin geç ve eksik yapılmasını protesto etmek...
- UİD-DER’li emekçi kadınlar olarak, bir grup Polonez direnişçisi kadın kardeşimizle güzel bir sohbet gerçekleştirdik. Direnişçi bir ablamız “bize hep ‘aman kurulu düzenimiz bozulmasın’ düşüncesini bellettiler” dedi. Bu söz üzerine uzunca sohbet ettik...
- Polonez işçileri 173 gün süren mücadelelerinin kazanımla sonuçlanmasının ardından fabrika önünde kurdukları direniş çadırını halaylarla, sloganlarla kaldırdılar. 7 Ocakta direniş alanında zaferlerini kutlayan işçiler, davul zurna eşliğinde halaylar...
- İktidar ve sermaye sınıfının saldırıları böylesine ağırken işçilerin birlik olamayacağını düşünmek kime yarar sağlar? Bu düşünce doğru bir akıl yürütme yöntemi olabilir mi? Karşımızdaki yıkım tablosu, işçilerin birleşmek dışında bir çıkış yolu...
- İstanbul Çatalca’da bulunan Polonez fabrikasında işçiler Tekgıda-İş Sendikası’nda örgütlendikten sonra gerekli şartları sağlamalarının ardından yetki başvurusunda bulunmuş ve hemen ardından 146 işçi işten atılmıştı. İşten çıkarmaların ardından...
- Aile Sağlığı Merkezi (ASM) çalışanları, 1 Kasımda yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ni protesto etmek için 6-10 Ocak günlerinde Türkiye genelinde iş bırakıyor. ASM çalışanları “Eziyet Yönetmeliği” olarak nitelendirdikleri...
- Vivident, Mentos gibi sakız ve şekerleme markalarının üreticisi olan Perfetti Van Melle’nin İstanbul/Kıraç’ta bulunan fabrikasında çalışan işçiler Tekgıda-İş Sendikasında örgütlenmiş, şirket yönetiminin sendika düşmanı tutum ve baskılarıyla...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Rus yazar Tolstoy “acı duyabiliyorsan canlısın, başkasının acısını duyuyorsan insansın” der. Tolstoy’un bu ifadeleri özü itibariyle insanlaşmayı anlatır. İşçi sınıfı olarak, sömürücü efendilerden insanlık için insanlaşma...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER, sözünü İşçi Dayanışması’yla söylüyor. Kapitalist sömürüye, zorbalığa, ayrımcılığa, haksız savaşlara karşı işçi sınıfına sesleniyor ve diyor ki kurtuluş ellerinizde, birliğinizdedir.
- İşçi ve emekçiler pek çok ülkede 2024 yılını mücadeleyle kapattı, 2025’i mücadeleyle karşıladı. Kapitalist sömürü düzeninin yol açtığı sorunlar büyürken, buna karşı işçilerin mücadelesi ve dayanışması da güçleniyor. Emperyalist savaşın yayıldığı,...
- Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Aralık ayı yıllık enflasyonunu yüzde 44,38, 12 aylık ortalama enflasyonu ise yüzde 58,51 olarak açıkladı. Kamu emekçilerinin ve emeklilerin maaş artışında önemli bir faktör olan altı aylık enflasyon ise yüzde 15,75...
- Harb-İş Sendikası Eskişehir Şubesi, 3 Ocakta basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasında kamu işçilerinin toplu iş sözleşmesi (TİS) sürecine, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına ve Harb-İş üyesi işçilerin yaşadıkları ekonomik...