Buradasınız
“Oyuncular profesyonel mi?”
Bostancı’dan bir öğrenci
Merhaba dostlar. Ben UİD-DER’li bir öğrenciyim. Geçtiğimiz Pazar günü UİD-DER Tiyatro Kulübünün sahnelediği “1 Mayıs Karanfilleri” adlı oyunu izledim. Tiyatroda oynayan oyuncuların hiçbiri profesyonel değildi. Ama izleyenlerden hep aynı soru geliyordu: “Oyuncular profesyonel mi?”
Oyun, hem konusu hem de işçi oyuncularıyla proletaryanın neler yapabileceğini burjuvaziye göstermek açısından çok anlamlıydı. Çünkü patronlar işçileri her zaman cahil, yeteneksiz vs. diye suçlarlar. Ama onlarda biliyorlar ki 1 Mayıs’ı ve bütün dünyayı işçiler elleriyle ve kanlarıyla yarattılar. Tiyatronun benim ilgimi çeken bir bölümünden bahsetmek istiyorum: Bütün Amerika’dan grev haberleri gelir. Grevlerin haberini alan patronlar çok korkarlar ve ne yapacaklarını kara kara düşünmeye başlarlar. Sonunda işçi önderlerini ortadan kaldırmak amacıyla Haymarket meydanında toplanan işçilerin üzerine bomba atma kararı alırlar. Polis işçilerin üzerine bomba atar ve işçi liderlerinin üzerine yıkar. Burjuvazinin kurduğu düzmece bir mahkeme işçi önderlerini idama mahkûm eder.
Burada da gördüğümüz gibi işçi sınıfından nasıl korkuyorlar! Ve bu korkularından dolayı ne yapacaklarını şaşırıyorlar, adeta gözleri dönüyor. İşçi-emekçi yığınların gücünün farkındadır burjuvazi. Ama ne yazık ki işçiler bunun yeterince farkında değil henüz. UİD-DER işçilerin bu gücün farkına varmalarını sağlıyor. Artık diğer işçilerin de bu gücü görmelerinin zamanı geldi. Yoksa her geçen gün zorlaşan çalışma koşullarının içinde bataklığa gömüleceğiz. Bu dünyayı herkesin çok güzel bir şekilde yaşayabileceği bir cennete dönüştürmek bizlerin elindedir. Bu da ancak işçilerin örgütlü mücadelesiyle olur. UİD-DER üyeleri olarak insanları sınıf mücadelesine katmayı ve “1 Mayıs Karanfilleri”nin ve devrimci şehitlerin bizlere bıraktıkları mirasları korumayı görev edindik. Bunun için de UİD-DER çatısı altında sınıf mücadelesini yükselteceğiz!
YAŞASIN SINIF MÜCADELEMİZ!
İlk Defa Bir İşçi Tiyatrosu İzledik
1 Mayıs Ateşinde Kıvılcım Olabilmek
Son Eklenenler
- Siyasi iktidarın “aile yılı” ilan ettiği 2025’te nice ailenin ocağına ateş düştü, düşmeye de devam ediyor. Ocak ayında meydana gelen ve 78 kişinin hayatını kaybettiği Kartalkaya’daki otel yangını felaketiyle başladı yeni yıl. Ama bu felaket ne ilkti...
- Bombalarla yerle bir edilen Gazze’de artık ne sokak kaldı ne okul ne hastane… Ölüm çok, açlık derin… Açlığın ne olduğunu bilenler, “Allah kimseyi açlıkla terbiye etmesin” der. Çünkü açlık, insanın canının yavaş yavaş çekilmesidir, gözünün gördüğüne...
- İzmir Gaziemir Serbest Bölgede üretim yapan Digel Tekstil fabrikasında, sendikalı çalışmak istedikleri için işten atılan 15 işçinin direnişi devam ediyor. 14 Ağustosta TEKSİF Ege Bölge Temsilciliğinde, direnişçi işçiler ve sendika temsilcileri bir...
- İsrail devleti, Filistin halkına yönelik saldırılarını sürdürerek savaşın alevlerini büyütmeye devam ediyor. Dünyanın dört bir yanındaki işçi ve emekçiler ise emperyalist savaşa karşı öfkelerini dile getiriyor, savaşın ortasında kalan sınıf...
- Toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan, üreten, hizmet sağlayan, zenginlikleri var eden biz değil miyiz? Aynı sorunlarla boğuşan biz değil miyiz? Çürümeden, yozlaşmadan kurtulmak, nefes almak isteyen biz değil miyiz? Birbirimize ihtiyaç duyan biz...
- KESK, Ağustos ayının ilk haftasında alternatif TİS masası kurarak 2026-2027 Toplu Sözleşmesinde kamu emekçilerinin taleplerini duyurdu. İktidarın ilk zam teklifini açıkladığı gün Çalışma Bakanlığı önünde açıklama yaparak teklifi protesto etti. 13...
- İsrail devleti Filistin halkına yönelik saldırılarını her geçen gün arttırıyor. Filistin halkı yalnızca bombalarla, kurşunlarla değil abluka nedeniyle açlıkla da mücadele ediyor. Bölgede gıdaya erişim neredeyse imkânsız hale geldi. Ancak İsrail...
- Sırbistan’da geçtiğimiz yıl Kasım ayında Novi Sad şehrindeki bir tren istasyonunda meydana gelen çökme sonucu 16 kişi hayatını kaybetmişti. Yolsuzluk ve ihmalin yol açtığı bu felaketin üzerinden 9 ay geçti, ancak öğrenciler ve işçilerin öfkesi...
- Geçtiğimiz ay Emekçi Kadın köşemizde, 1840’lı yıllarda Ignaz Semmelweis adlı genç bir doktorun annelerin hayatını kurtaran mücadelesine yer vermiştik. Zorluklara, engellere, baskılara rağmen doğru bildiği yolda yürüyerek kadınların ve bebeklerin...
- Bundan 1162 yıl önce, 863’te köleler Abbasi İmparatorluğuna isyan ettiler ve bataklığın ortasında bir şehir kurdular. Bu şehrin adı El-Muhtare idi, yani “Özgürlük Kenti”… Bu bölge, Dicle ve Fırat nehirlerinin Basra Körfezine dökülmeden önce...
- 4 milyon kamu emekçisini ve 2,5 milyon emekliyi kapsayan toplu sözleşme sürecinde iktidarın ilk zam teklifi 2026 yılının ilk 6 ayı için yüzde 10, ikinci 6 ayı için yüzde 6; 2027’nin ilk 6 ayı için yüzde 4, ikinci 6 ayı için yüzde 4 olmuştu. İkinci...
- Kamu emekçilerinin 2026–27 yıllarını kapsayacak toplu iş sözleşmesi görüşmeleri başladı. Yaklaşık 6 milyon kamu emekçisi var ve aileleri ile birlikte düşünüldüğünde 20 milyon insanı ilgilendiren bir süreç başladı. Kamu işvereni yani devlet, 2026’nın...
- İşçi Dayanışması’nın sayfalarında dünyadan işçi mücadelelerine, yüz milyonlarca işçinin katıldığı grevlere, farklı millet ve inançlardan yüz binlerce emekçinin bir araya geldiği Filistin’le dayanışma eylemlerine, ülkeden ülkeye yayılan emekçi...