Buradasınız
Bu da Oldu: Sendikacının Fabrikaya 100 Metreye Kadar Yaklaşması Yasaklandı!

Tekirdağ’a Bağlı Çerkezköy’deki Beks Çorap ve İç Giyim fabrikasında sendikal örgütlenme bizzat mahkeme tarafından engelleniyor. Tüm ayak oyunlarına, işten çıkarmalara rağmen sendikayı engelleyemeyen patron, sendikacıyı ve direnen işçileri “çalışma hürriyetini engelledikleri” iddiasıyla mahkemeye şikâyet etti. Mahkeme de açıkça patronun isteğini yerine getirdi.
Beks Çorap fabrikasında yaklaşık 2 aydır sendikalaşma faaliyeti yürüten Öz İplik-İş Sendikasının Trakya Bölge Başkanı Mehmet Çakır’ın fabrikaya 100 metreden fazla yaklaşması, mahkeme kararıyla yasaklandı. Fabrikada yaklaşık 1100 işçi çalışıyor.
İşçilerin sendikalaştığını öğrenen patron, önce baskılarını arttırdı ve işten atma saldırısına girişti. Sendika üyesi olan 30 işçiyi işten çıkardı. Atılan işçiler, sendikayla birlikte işten atmaları protesto etmek ve işe geri alınmak için fabrika önünde eylemler yaptılar.
Patron, fabrika önünde direnen işçilerin içerdekilerle bağını koparmak için fabrikanın etrafındaki duvarı yükseltti ve servisleri içeri çekti. Atılan işçiler ilk andan itibaren işe iade davası açtı ve patronun sendikalaşmaya karşı tutumunu şikâyet etti. Ancak 2 ay boyunca bir gelişme yaşanmadı. İşçilerin sendikalaşma faaliyetine engel olamayan patronun şikâyeti ise, vakit geçirmeksizin işleme koyuldu. Şikâyet üzerine fabrika önünde bekleyen işçiler ve Mehmet Çakır, polis tarafından gözaltına alınarak savcılığa çıkarıldı. 23 Mayısta Sulh Ceza Hâkimliği Mehmet Çakır’a fabrikaya 100 metre yaklaşmama cezası verdi.
Öz İplik-İş Sendikası yaptığı açıklamayla mahkemenin kararına tepki gösterdi. Açıklamada anayasal haklarını kullanan işçilerin maruz kaldığı hukuksuzluğa dair işlem yapılmadığına dikkat çekildi. Açıklamada şöyle dendi: “Yapılan işin doğası gereği örgütlenmek için üyelerinin, işçilerin hakkını aramak için fabrika önüne gitmek durumunda olan Trakya Bölge Başkanımız Mehmet Çakır’a yargı tarafından fabrikaya 100 metre yaklaşmama cezası verildi. Tarihte böyle bir karara rastlanmamıştır. Bu akıllara zarar bir karardır. Bu karar ile örgütlenme özgürlüğünün önüne bir set çekilmiş, sendikalaşma özgürlüğü açıkça engellenmiştir… Aynı mahkemeden sendikaya üye olduğu için işlerinden tazminatsız atılan ve ücretleri ödenmeyen işçiler için de karar vermesini beklerdik. İşveren yetkililerinden bu masum insanların haklarını soran bir kararın da çıkmasını isterdik. Adaletinin mazlumlarını yanında olmasını isterdik. Ama olmadı. Masumları savunanlar cezalandırılmak isteniyor. Biz bu karara itiraz ediyoruz. İtiraz hakkımızı kullanacak olmakla birlikte, bu kararı verenlere de birilerinin ‘dur’ demesini istiyoruz. Sendikacılık adına kara bir günü yasıyoruz.”
Öz İplik-İş Hukuk Müşaviri İsmail Avcı da mahkeme kararının hukuki bir açıklamasının olmadığını belirterek şöyle konuştu: “Böyle bir kararla ilk defa karşılaşıyorum. Kaymakamından, emniyetine savcılığa kadar başından beri bu hukuksuzluklara ortak oluyorlar. Hem işveren hem de idari yetkililerle ilgili suç duyurusunda bulunacağız. Kararın iptali için de itirazlarımızı yapacağız.”
Sendikalaşmanın bizzat mahkeme tarafından engellenmeye çalışıldığı ilk karar değil bu. Daha önce de aralarında TÜMTİS Ankara Şube yöneticilerinin olduğu 14 sendika üyesi ve yöneticisine, üye sayısını çoğaltarak aidat gelirlerini arttırdıkları gerekçesiyle 1 ila 6 yıl arasında hapis cezası verilmişti.
İşçilerin örgütsüzlüğü nedeniyle işçi sınıfına yönelik saldırıların yoğunlaştığı bir dönemden geçiyoruz. OHAL ilan eden, grevleri yasaklayan hükümet, patronların kârlarını büyütmek için her türlü elverişli ortamı sunuyor. Mahkemeler ise işçilerin hak aramasının önüne geçiyorlar, üstelik mevcut yasaları çiğneyerek. Mevcut tablo şudur: Hükümet, devlet, polis, mahkeme ve patronlar kol koladır. Bu nedenle işçi sınıfı, düzen partilerinden medet ummayı bir kenara bırakarak kendi hakları için birleşmeli ve mücadele etmelidir!
- İşçiler Sendika Düşmanlığına Karşı Mücadele Ediyor
- Omsa Metal İşçileri Sendika Hakları İçin Direnişte
- Cam İşçileri Grevde, İzBB İşçilerinin Direnişi Sonuç Verdi
- Sefalet Zammı Dayatmasına, İşten Atmalara Karşı İşçi Mücadeleleri
- Soygun Değil de Ne?
- İzmir’de Grevci İşçiler Sefalet Dayatmasına Hayır Dedi
- DYO Boya Grevi Kazanımla Sonuçlandı
- İşçiler, Emekliler Sefalet Dayatmasına Karşı Mücadeleyi Büyütüyor
- Buca Belediye İşçilerinin Anlattıkları
- Çiğli Belediyesinde İşten Atılan Kadın İşçilerin Mücadelesi Sürüyor
- Kamu Emekçileri, Öğretmenler, İşçiler Mücadele Ediyor
- Polonez İşçilerine Selam Olsun
- Bize Ekmek Yoksa Size Pasta Yok!
- Buca Belediyesi İşçileri Ücret Gaspına Karşı İş Bıraktı
- Hak Gasplarına ve Sendikal Baskılara Karşı İşçi Mücadeleleri
- Reckitt İşçilerinin Grevi Kararlılıkla Sürüyor
- İzmir Belediye İşçilerinin Grevi Bitti Ama Grev Nefreti Bitmedi
- Bayramın Üçüncü Gününde KRT İşçileriyle Dayanışma
- KRT Çalışanlarından Eylem
- Reckitt Benckiser Grevcilerini Ziyaret Ettik
Son Eklenenler
- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, taleplerini iletmek için 22 Ağustosta konfederasyon genel merkez binası önünde toplanarak Cumhurbaşkanlığına yürümek istedi. Kamu emekçilerinin yürüyüşü polis tarafından engellendi. Emekçiler sendika binası önünde...
- Hatay’dan İstanbul’a emekçiler rant uğruna evlerinden, tarım arazilerinden, geçim kaynaklarından ediliyorlar. Hatay Samandağ’da gece vakti alınan acele kamulaştırma kararıyla arazilerine giren ve narenciye ağaçlarını söken iş makinelerini durduran...
- Türkiye’de sayıları 16 milyona yaklaşan emeklilerin büyük bölümü, açlık sınırının altında maaşlarla yaşamaya çalışıyor. Yaşlılık dönemlerini huzur içinde geçirmesi gereken emekliler; temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, kiralarını ödeyemiyor,...
- Jack London’ın 1900’lü yılları resmettiği “Uçurum İnsanları” kitabını geçtiğimiz günlerde, arkadaşlarla birlikte okuduk. Yaşadığımız bazı şeyler nasıl da bu kitapta anlatılanları çağrıştırıyor.
- Hüzünlüsün, biraz durgun, biraz da dalgınsın kardeşim./ Evet ve tabii olmadan, hayat zor bizim için./ Her gün, günün en aydınlık, en sıcak, en soğuk, en kıpır kıpır saatinde/ Kapanmak dört duvar arasına, esaret saatlerine mahkum ve mecbur olmak...
- Siyasi iktidarın “aile yılı” ilan ettiği 2025’te nice ailenin ocağına ateş düştü, düşmeye de devam ediyor. Ocak ayında meydana gelen ve 78 kişinin hayatını kaybettiği Kartalkaya’daki otel yangını felaketiyle başladı yeni yıl. Ama bu felaket ne ilkti...
- Bombalarla yerle bir edilen Gazze’de artık ne sokak kaldı ne okul ne hastane… Ölüm çok, açlık derin… Açlığın ne olduğunu bilenler, “Allah kimseyi açlıkla terbiye etmesin” der. Çünkü açlık, insanın canının yavaş yavaş çekilmesidir, gözünün gördüğüne...
- İzmir Gaziemir Serbest Bölgede üretim yapan Digel Tekstil fabrikasında, sendikalı çalışmak istedikleri için işten atılan 15 işçinin direnişi devam ediyor. 14 Ağustosta TEKSİF Ege Bölge Temsilciliğinde, direnişçi işçiler ve sendika temsilcileri bir...
- İsrail devleti, Filistin halkına yönelik saldırılarını sürdürerek savaşın alevlerini büyütmeye devam ediyor. Dünyanın dört bir yanındaki işçi ve emekçiler ise emperyalist savaşa karşı öfkelerini dile getiriyor, savaşın ortasında kalan sınıf...
- Toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan, üreten, hizmet sağlayan, zenginlikleri var eden biz değil miyiz? Aynı sorunlarla boğuşan biz değil miyiz? Çürümeden, yozlaşmadan kurtulmak, nefes almak isteyen biz değil miyiz? Birbirimize ihtiyaç duyan biz...
- KESK, Ağustos ayının ilk haftasında alternatif TİS masası kurarak 2026-2027 Toplu Sözleşmesinde kamu emekçilerinin taleplerini duyurdu. İktidarın ilk zam teklifini açıkladığı gün Çalışma Bakanlığı önünde açıklama yaparak teklifi protesto etti. 13...
- İsrail devleti Filistin halkına yönelik saldırılarını her geçen gün arttırıyor. Filistin halkı yalnızca bombalarla, kurşunlarla değil abluka nedeniyle açlıkla da mücadele ediyor. Bölgede gıdaya erişim neredeyse imkânsız hale geldi. Ancak İsrail...
- Sırbistan’da geçtiğimiz yıl Kasım ayında Novi Sad şehrindeki bir tren istasyonunda meydana gelen çökme sonucu 16 kişi hayatını kaybetmişti. Yolsuzluk ve ihmalin yol açtığı bu felaketin üzerinden 9 ay geçti, ancak öğrenciler ve işçilerin öfkesi...