Buradasınız
Patronlar Sarayda İşçiler Mezarda
Türkiye’nin dört bir yanında, çeşitli sektörlerde çalışan sınıf kardeşlerimiz Temmuz ayında yine iş cinayetleriyle katledildiler. Üstelik ne ölümlerinin sorumluları cezalandırıldı ne geride kalan ailelerine destek olundu ne de yeni cinayetlerin yaşanmaması için tedbirler alındı. Saraylarında zevk içinde yaşayan patronlar sadece öldürdükleri işçilerin yerine yeni işçi aldılar.
Büyükçekmece’de kumlama atölyesinde çalışan İsmail Aslan 22 Temmuz günü çalıştığı yerde meydana gelen patlama sonucunda öldü. Osman Atik ve Umut Çetin 15 Temmuz günü, Konya’da çalıştıkları atölyede kimyasal madde kazanında meydana gelen bir patlama sonucunda öldüler. Haluk Saka 18 Temmuzda Aydın’da çalıştığı maden ocağında meydana gelen Göçük nedeniyle öldü. Mustafa Sert 21 Temmuz günü Isparta’da iplik boyama fabrikasında meydana gelen patlamada öldü. Behçet Dağ Bursa’da inşaatta çalışırken 10. katta düşerek öldü. Abdurrahman Gündüz 29 Temmuzda Şırnak’ta kömür ocağında göçükte öldü. Aynı gün, Tuzla’da GEMSAN tersanesinde çalışan İbrahim Çelik, kompresör dairesinde gerçekleşen patlamayla yaşamını yitirdi. Liste belki de çok daha uzun ve üzücü. Gazete sayfalarında çalışırken ölen bir tek patron ismi yok. Onlar cennetlerinde yaşarken cehenneme sürülmek işçilerin payına düşüyor.
Ölen işçilerin adları İsmail, İbrahim, Osman, Umut, Haluk, Mustafa, Behçet ve Abdurrahman olsa da, aslında hepsinin ortak bir tek adı vardı: İşçi. İşgüçlerini satmaktan başka bir gelirleri yoktu. Sabahtan gece yarılarına dek boğaz tokluğuna çalışıyorlardı. Tek tesellileri bir işlerinin olmasıydı. Patronların ücretli kölelik düzeninde ne işlerinin ne de canlarının güvencesi vardı. Her şey pamuk ipliğine bağlıydı ve öyle de oldu.
İnşaatta, madende, atölyede, tersanede ve tekstilde çalışıyorlardı. Kimi kömür kimi konut kimi elbise kimi gemi üretiyordu. Ürettiklerini ne giyecek ne yakacak ne de kullanacaklardı. Onlar gece gündüz çalışsalar da aç, yoksul ve hastaydılar. Günü kurtarmaya, ay sonunu getirmeye çalışıyorlardı. En güzel elbiselere, en güzel binalara, en güzel metallere onlar hayat veriyordu. Onların ellerinde yoğrulan mallar dünyanın dört bir yanına pazarlanıyordu. Sektör sektör patronlar sınıfı kazandıkça zenginleşiyor, işçilerse fakirleşiyordu.
İstanbul, Konya, Şırnak fark etmiyordu ölmeleri için. Göçük, patlama ve yüksekten düşmek fark etmediği gibi. Kimi gündüz kimi gece vardiyasında katledilmişti. Yerin altı da yerin üstü de işçiler için ölüm anlamına geliyor artık. Ölümleri seyreden politikacılar “kazalar normaldir” diyerek, patronları aklamaya çalışıyorlardı. İşçiler eğitimsiz ve cahil diyecek kadar hem suçlu hem de güçlü olabiliyorlardı. Devlet ve onun kutsal adaleti, onca iş cinayetinden sonra ne bir soruşturma ne bir yargılama ne bir tutuklama yaptı. Patronlara kesilen 100 liralık para cezasını saymazsak hepsi birden işçi kanı emmeye devam ettiler.
İş cinayetleri kader değil. Bizlerin tek eksiği örgütsüz olmamızdır. Patronlara ve onların sömürü sistemine güven duyarsak, bireysel çıkarlar peşine düşersek hiçbir zaman bu cinayetlere engel olamayız. Patronlara ve onların sömürü düzenine karşı örgütlü gücümüzle mücadele etmezsek hiçbir güvencemiz olmayacak. Kendi kaderimizi kendi ellerimize almak için sınıfımızın saflarında birleşmeliyiz. Ölen sınıf kardeşlerimizin hesabını ancak sınıf mücadelesiyle sorabiliriz. Eşitlik ve özgürlük içinde yaşayacağımız bir dünya için kapitalizmi tarihin çöplüğüne atmalıyız.
Aşırı Mesai Ölüme Yol Açıyor
ÇAYKUR İşçileriyle Dayanışma Eylemi
- Grev ve Direnişler Dayanışmayla Büyüyor
- Çayırhan Maden İşçileri: “Biz Çocuklarımızın Geleceği İçin Mücadele Ediyoruz”
- SASA İşçileri Ücret Gaspına Karşı Mücadele Ediyor
- UİD-DER’den Atakaş Çelik İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- Ankara’da Madenciler Özelleştirmeye Karşı Eylemde
- MKB Rondo Grev Yerinde Müzik Dinletisi
- As Plastik ve Bayraklı Belediyesi İşçilerinden Eylemler
- Öğretmenler, Belediye ve Üniversite İşçileri Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- Direnen İşçiler Kartal Belediyesi’ne Geri Adım Attırdı
- Hak Gasplarına İşçilerin Yanıtı Grev ve Direnişler!
- Sendika Düşmanlığına ve Ücret Gaspına Karşı İşçi Eylemleri
- As Plastik Grevcileriyle Dayanışma Gecesi
- Dayanışmayla Mücadeleyi Büyüten Fernas Madencileri Soma’da Patron Vekilleriyle Görüşecek
- Direnişçi İşçilerle Omuz Omuza!
- Polonez İşçilerinden Boykot Çağrısı
- Ruhumuzu Esir Alan Korkuyu Çıkarıp Atalım
- “Annemle Gurur Duyuyorum”
- Grevdeki MKB Rondo İşçileriyle Söyleşi
- Sınıf Dayanışmasıyla Daha Güçlü Hissediyoruz
- Eker Süt İşçileri Basın Açıklaması Gerçekleştirdi
Son Eklenenler
- Türkiye’deki grev ve direnişlere her geçen gün yenileri eklenirken işçilerin mücadelesi dayanışmayla büyüyor. Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmelerinin özelleştirilmesine karşı işçilerin başlattığı direniş devam ediyor. Genel Maden İşçileri...
- 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Gününde her yıl olduğu gibi bu yıl da emekçi kadınlar alanları doldurdu. Dünyanın dört bir yanında olduğu gibi Türkiye’de de kadınlar onlarca kent ve ilçede protesto yürüyüşleri, nöbet eylemleri...
- Yunanistan’da 20 Kasımda pek çok sektörden on binlerce işçi genel greve çıktı. Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu (GSEE) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (ADEDY) çağrısıyla gerçekleşen grevle birlikte 70 şehirde protesto...
- Ankara’dan UİD-DER’li işçiler olarak özelleştirmeye ve hak gasplarına karşı eyleme geçen Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmesi işçilerini eylem alanlarında ziyaret ettik. 20 Kasımda maden işçileri iş bırakarak direnişe başlamış, ardından...
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...