Buradasınız
Hindistan: Milyonlar Aç ve Yoksul Ama Modi Kâr Peşinde!
Ukrayna’da emperyalist savaşın alevleri büyümeye devam ediyor. Emperyalist savaş yalnızca savaşan ülkeleri değil tüm dünyayı etkiliyor. Ukrayna’ya sıçrayan savaşla birlikte enerji ve gıda fiyatları katlanarak arttı. Rusya ve Ukrayna dünyanın en büyük buğday ihracatçıları konumundalar ve küresel yıllık buğday satışlarının yaklaşık üçte biri bu iki ülkeye ait. Ukrayna’daki savaşın dünya ölçeğinde 40 milyon kişiyi daha açlık sınırına sürükleyeceği hesaplanıyor. Artan fiyatlar ve gündeme gelen gıda kıtlığı zaten yoksul olan dünya emekçilerinin yoksulluk ve açlığını daha da arttırıyor. Açlık ve yoksulluğun en ağır şekilde yaşandığı ülkelerden biri is Hindistan’dır.
Durum buyken, Hindistan Başbakanı Narendra Modi, ABD Başkanı Joe Biden’la görüşerek Hindistan’ın 1,4 milyarlık nüfusu için “yeterli gıdaya” sahip olduğunu belirtmiş. Dünya Ticaret Örgütü izin verirse, dünyaya gıda stokları sağlamaya hazır olduklarını söylemiş. Hindistan dünyanın ikinci en büyük pirinç ve buğday üreticisi. Ancak kendi nüfusu için yeterli gıdaya sahip olduğunu söyleyen Modi’nin aksine, Hindistan’da resmi verilere göre 3 milyondan fazla çocuk açlık çekiyor. 2021 yılı için yayımlanan Küresel Açlık Endeksinde Hindistan 116 ülke içinde 101. sırada ve açlığın ciddi olarak tanımlandığı 31 ülke arasında yer alıyor. Bu endekse göre son 10 yıldır Hindistan’da açlık sürekli kötüye gidiyor.
Geçen sene ülkede koronavirüs vakaları ve bundan kaynaklı ölümler çok yüksek seviyelerdeydi. Bu durumda bile çalışmak zorunda olduklarını söyleyen işçiler çalışmazlarsa “açlığın onları koronavirüsten daha çabuk öldüreceğini” ifade etmişlerdi. Bu Türkiyeli işçiler için de oldukça tanıdık bir cümle. Ancak emekçiler çalışsalar da kendileri ve aileleri için yeterli gıdaya erişemiyorlar. Hindistan’da her gün beş yaşın altındaki 6 binden fazla çocuk ölüyor. Bu ölümlerin esas sebebi yetersiz beslenme yani A vitamini, demir, iyot, çinko ve folik asit eksikliği. Hâl böyleyken Başbakan Modi, kendi ülkesinde gıda maddelerinde azlığa ve fiyatlarda artışa sebep olacak böyle bir teklif sunuyor. Çünkü savaş bizler için ölüm, açlık ve yoksulluk demekken kapitalistler için ise çeşitli kâr olanakları yaratıyor.
İşçi Dayanışması’nın 168. sayısında çıkan “Savaş ve Ekmek” yazısı geçmişten bir örnekle bu durumu anlatıyordu. Birinci Dünya Savaşına katılmayan İspanya’da işçiler ve köylüler evlerine ekmek götüremez duruma gelmişlerdi. Çünkü aynı Modi’nin teklif ettiği gibi İspanya da gıda, silah, üniforma, metal ve kömüre ihtiyaç duyan ülkelerin en önemli tedarikçisi haline gelmişti. Hükümet buğdayı yüksek fiyatlardan ihraç etmeyi daha kârlı buluyordu. Bunun sonucu olarak ekmek ve kömür gibi temel ihtiyaç maddeleri fahiş fiyatlarla satılır hale gelmişti. “Halkın sırtına yıkılan yüksek vergiler, artan işsizlik, düşük ücretler ve uzun çalışma saatleri de eklenince yaşam emekçiler için katlanılmaz hale gelmişti. Bir günlük ücret artık bir düzine yumurta almaya bile yetmiyordu.”
Yazıda şöyle deniyordu: “Savaşın yol açtığı ekonomik sorunlar ise başta Ukrayna olmak üzere tüm dünyada giderek büyüyor, enerji ve gıda fiyatları yükseliyor. Ekmek, yağ gibi en temel ihtiyaçlar bile el yakar hale geliyor. Savaşlarda zenginler daha da zenginleşirken; ölen, acı çeken, en temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamayacak duruma gelen, ekmeği küçülen işçi sınıfıdır. Bu geçmişte de böyleydi, bugün de böyledir.” Dün İspanya’da neler yaşandıysa Hindistan’da yaşanacak olan budur. Emekçiler daha da yoksullaşacak, ekmekleri küçülecek, çocuklar ölmeye devam edecek. İspanyalı emekçiler bu duruma sessiz kalmadılar. Emekçi kadınlar, işçiler ekmek için sokaklara döküldüler, grevler yaptılar. “Ekmek İsyanı” denen bir isyan başladı. Bugün bombalar Hindistan’da veya Türkiye’de patlamıyor olabilir ama savaş biz işçilerin yaşamını doğrudan etkiliyor, zaten az olan ekmeğimizi daha da küçültüyor. Bu yüzden emperyalist savaşa karşı çıkmalıyız!
Bu Onur Bizim
1 Mayıs’ta Gücümüzü Gördük
- ABD’de Liman İşçilerinden Kitlesel Grev
- Fransa’da İşçiler Greve Gitti
- İsrail’in Gazze ve Lübnan’daki Saldırıları Dünyanın Dört Bir Yanında Protesto Edildi
- İşçiler Yoksullaştırma Politikalarına Karşı Mücadele Ediyor
- İran’da Maden Faciası: Kapitalizm Can Almaya Devam Ediyor
- ABD’de Binlerce Otel İşçisi Greve Gitti
- Dünya İşçi Sınıfı, Düşmanlaştırma Politikalarına, Hak Gasplarına ve Saldırılara Karşı Mücadeleyi Büyütüyor
- İngiltere’de İşçi Sınıfı Irkçılığa Geçit Vermiyor!
- Doro-Çiba: Hiroşima’dan Gazze’ye Emperyalist Savaşlara Hayır!
- İngiltere’de Filistin Halkıyla Dayanışma Büyüyor, İşçi Sınıfı Faşizme ve Irkçılığa Geçit Vermiyor!
- Nijerya’da Emekçiler Hayat Pahalılığına Karşı Ayakta!
- İngiltere’de Göçmen Düşmanlığı, Irkçı ve Faşist Yükseliş Protesto Edildi
- İşçilerin Kapitalist Sömürüye ve Emperyalist Savaşa Öfkesi Büyüyor!
- Bangladeş’te Gençler, Emekçiler Ayakta!
- Şerife Muhammedi’ye Özgürlük!
- Samsung Electronics’te Tarihi Greve Çıkan İşçilerin Mücadelesi Sürüyor
- İngiltere’de Seçimlerin Ardından On Binler Filistin Halkı İçin Yeniden Meydanlarda
- Kapitalizmde Sorunlar da Dünya İşçilerinin Mücadelesi de Büyüyor!
- Güney Kore’de Fabrika Yangını: Kâr Hırsı Öldürüyor
- İngiltere’den ABD’ye Yüzbinler Filistin Halkı için Meydanlarda
Son Eklenenler
- Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER) üyesi işçiler, grevlerinin 39. gününde olan MKB Rondo işçileri ve aileleri grevlerinin 18. gününde Tarkett grevcilerini ziyaret etti. Dayanışma ziyaretinde “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor”...
- ABD’nin New York’tan Miami ve Houston’a kadar tüm Doğu ve Körfez kıyısı limanlarında 45 bini aşkın liman işçisi toplu sözleşme görüşmelerindeki ücret ve çalışma koşullarındaki anlaşmazlık nedeniyle 1 Ekimde greve gitti. Uluslararası Liman İşçileri...
- Türkiye’de iktidar sözcüleri sık sık “Avrupa bizi kıskanıyor”, “dünya bizi kıskanıyor” diyerek böbürleniyorlardı. Türkiye’nin her tarafında doğalgaz, petrol gibi değerli madenler olduğunu, bu madenleri çıkartarak ekonomide çağ atlayacaklarını iddia...
- Birkaç hafta önce bir ablam ile ettiğim sohbet sonrası kelebeklerin benim için farklı bir anlam kazandığından bahsetmek istiyorum. Sohbet sırasında kelebekleri çok sevdiğimi özellikle de mavi kelebeklerin çok hoşuma gittiğini anlatmıştım. O da mavi...
- Fernas Madencilik işçileri işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınması, ücretlerin arttırılması ve sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması talebiyle haftalardır mücadele ediyorlar. İşçiler, Soma’dan Ankara’ya yaptıkları 8...
- Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) “Artık Yeter! Geçinemiyoruz! Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet İstiyoruz” şiarıyla düzenlediği işçi buluşmalarının sonuncusunu 3 Ekimde Ankara’da Anıt Park’ta düzenlediği mitingle gerçekleştirdi....
- Türkiye’nin çeşitli illerinde grev ve direnişlerden işçiler Emek Partisi milletvekilleriyle birlikte 3 Ekimde Mecliste basın açıklaması gerçekleştirdiler. Sabah saatlerinde Meclis’e gelen işçiler “ziyaretçi yasağı” gerekçe gösterilerek içeri...
- Manisa’nın Soma ilçesinde AKP Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu’na ait olan Fernas Madencilik’te Bağımsız Maden-İş Sendikasında örgütlendikleri için işten atılan madencilerin direnişi sürüyor. 25 Eylülde Ankara’ya yürüyüş başlatan Fernas...
- Fransa’nın en büyük sendika konfederasyonu Genel İşçi Konfederasyonu CGT’nin çağrısıyla 1 Ekimde Fransa genelinde işçi ve emekçiler greve gitti. İşçiler ücretlerin yükseltilmesini, kamu hizmetlerine ayrılan fonların arttırılmasını, işsizlik...
- Katil İsrail devleti, Gazze’deki saldırılarını bir yıldır sürdürürken Lübnan’a yönelik son saldırılarıyla bölgeyi daha da büyük bir yıkıma sürüklüyor. Gazze’de 42 bine yakın insanı öldüren, Lübnan’ı bombalayarak birkaç günde bine yakın insanı...
- 24 Eylülde Avustralya’nın en büyük sağlık sistemi NSW’ye bağlı çalışan binlerce sağlık işçisi iş bıraktı. Eylül ayı içerisinde 2 kez iş bırakan işçiler, Sidney’deki Hyde Park’tan Parlamento Binasına yürüyerek “yüzde 15 zam istiyoruz” sloganlarını...
- Belediye otobüslerinde boşsa karşılıklı dörtlü koltuklardan şoför tarafında cam kenarına otururum. Oturduğum yerde sola yaslandığımda rahat ederim. Sebebi omurgamdaki eğikliktir. Bedenimdeki daha doğrusu omurgalarımdaki eğikliğin nedeni, 1989 Bahar...
- Siyasi iktidar sürekli ekonominin iyiye gittiğini propaganda ediyor. Muhalifinden yandaşına tüm ekonomistler de ekonominin düze çıkması için hep birlikte fedakârlık yapmamız gerektiğini söylüyorlar. Ekonomi büyüdüğünde patronundan işçisine hepimiz...