Belediye İşçileri Saldırılara Karşı Mücadele Ediyor

31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak gasplarına karşı mücadele ediyor.

Son olarak Genel-İş Sendikasının örgütlü olduğu CHP yönetimindeki İzmir Kemalpaşa Belediyesinde işten çıkarma saldırısı oldu. Belediyenin şirketi olan KEMBEL’de çalışan 127 işçi 2 Ağustosta mesai bitiminde SGK’dan cep telefonlarına gelen mesajla işten atıldığını öğrendi. İşçiler 5 Ağustosta sendikanın öncülüğünde işe iade talebiyle belediye önünde direnişe başladı. Direniş alanında açıklama yapan Genel-İş Sendikası İzmir 7 No’lu Şube Başkanı Özgür Genç, belediye yönetiminin verdiği sözleri tutmadığını, halen çalışan işçilerin de her an işten atılma riski altında olduğunu belirtti. “Yan yana duracağız, kazanacağız ya da başka çaremiz yok. Bütün arkadaşlarımızla birlikte direnmeye devam edeceğiz, çalışan işçi arkadaşlarımızı da dayanışmaya çağırıyoruz” dedi. İşçiler direniş alanında sık sık “Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiç Birimiz”, “Birleşen İşçiler Yenilmezler”, “İş Ekmek Yoksa Barış da Yok” sloganlarını haykırıyorlar.

İşten çıkarılan işçiler arasında 69 yaşında emekliliğine 7-8 ay kalan işçi de 10 yıldır çalışan işçi de var. Direnişçi işçiler yıllardır verilen her işi yaptıkları halde haksız olarak işten atıldıklarını, işten atılmaları nedeniyle belediyenin hizmetlerinin de aksadığını belirtiyorlar.

İstanbul Maltepe Belediyesinde ise belediye yönetimiyle Genel-İş Sendikası arasında devam eden toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşmaya varılamaması üzerine işçiler 6 Ağustosta uyarı eylemi yaptılar. Maltepe Meydanında toplanan işçiler “Emeğimizden Tasarruf Etmeyeceğiz”, “Geçinemiyoruz” yazılı pankartlar açtılar. Burada işçiler adına belediye işçisi Esin Cengiz Çinko basın açıklaması yaptı. Çinko, AKP, MHP, CHP fark etmeksizin diğer tüm belediye işçileri gibi ücretlerinin asgari ücretin biraz üstünde olduğunu, yoksulluk sınırında çalışan belediye işçisi olmadığını söyledi. Çinko, Orta Vadeli Programla, tasarruf tedbirleriyle ekonomik yıkımın yükünün işçilere bindirilmesini kabul etmediklerine şu sözlerle değindi: “Biz emekçilere zorla dayatılmaya ve giydirilmeye çalışılan bu tasarruf kefenini ve Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in yeni vergi programını kesinlikle reddediyoruz. Belediye işçilerinin, yoksulluk-enflasyon kıskacını daha da kötüye götürecek olan bu programa ne uyacak, ne de katlanacak sabırları kalmamıştır. Mehmet Şimşek programını, belediyelerde uygularız diye umutlanan işveren sendikasını da belediye yönetimlerini de uyarıyoruz. Bu programı biz işçilerin karşısına getirmeyin!”

Genel-İş İstanbul Anadolu Yakası 2 No’lu Şube Başkanı Ali Sönmez ise yaptığı konuşmada son zamanlarda kamu tasarrufu adı altında pek çok belediyeden işçi atıldığını, tasarrufun işçiden yapılmasını kabul etmediklerini söyledi. Sönmez, işçilerin ortak iradesiyle hazırlanan taslak kabul edilene kadar mücadeleyi sürdüreceklerini belirtti.

31 Mart yerel seçimleri öncesi hesapsızca yapılan harcamalarla belediyelerin kasalarının boşaltılmış olduğu ortaya çıktı. Pek çok belediye ağır bir borç yüküyle yeni yönetime devredildi. Muhalif belediyelerden geçmiş dönemden devreden SGK borçlarını kısa sürede ödemeleri istendi. Ancak bu durum karşısında CHP’li yönetimlerin bulduğu ilk çözüm belediye işçilerini işten atmak, ücretlerini gasp etmek! Bu saldırıları hayata geçirirken kendilerinden önceki yönetimlerin fazladan işçi aldığını, atılanların zaten çalışmadan maaş alan kişiler olduğunu söylüyorlar. Oysa atılan işçiler arasında 10 yıldan fazla çalışan işçiler dâhil yıllardır belediye işçisi olanlar var. Kimi belediyelerse bir taraftan tasarruf bahanesiyle işçileri işten atarken diğer taraftan yeni işçi alımı da yapıyor.

İzmir’de AKP’li Menemen Belediyesi ile CHP’li Çiğli ve Kemalpaşa belediyeleri, Adana’da CHP’li Ceyhan Belediyesi, Ankara’da AKP’li Altındağ Belediyesi, Antep’te CHP’li Şehitkâmil Belediyesi, Edirne’de AKP’li İpsala Belediyesi, Dersim’de CHP’li Nazımiye Belediyesi benzer bahanelerle toplamda yüzlerce işçiyi işten attı. İşçiler bu saldırılara protesto eylemiyle ya da direniş başlatarak yanıt verdiler. İzBB iştirakleri olan İZENERJİ ve İZDOĞA şirketlerinde çalışan işçilerin haksız olarak işten atılmalarına karşı başlattıkları direniş 35. günde kazanımla sonuçlandı ve 93 işçinin işe geri dönme talebi kabul edildi.

İşten atma saldırısının yanı sıra düşük ücret dayatmasına karşı da işçi mücadeleleri yaşandı, yaşanıyor. İstanbul Kartal, Şişli Belediyeleri,  İzmir/Bayraklı Belediyesinde çalışan işçiler,  İzmir Büyükşehir ve İstanbul Büyükşehir belediyelerinde çalışan kamu emekçileri düşük ücret dayatmasına, hak gasplarına karşı eylemler yaptılar, yapmaya devam ediyorlar.

Hem AKP’li hem de CHP’li belediyelerin işçilere aynı şekilde saldırması düzen partilerinin işçi düşmanlığı konusunda birbirinden farkı olmadığını gösteriyor. İşçi ve emekçilerin haklarına yönelik saldırılara ve işçi düşmanlarına karşı birleşmekten ve mücadele etmekten başka çaresi yok. Belediye işçilerinin eylemlerinde söyledikleri gibi işçiler “birleşe birleşe” kazanacak.