Buradasınız
Bir Sonraki 1 Mayıs İçin Çalışmalarımız Şimdiden Başlamalı
İkitelli’den bir işçi
Merhaba sınıf kardeşlerim! Cuma günü işçi sınıfının uluslararası mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs’ı kutladık. Sabahın erken saatlerinde Sefaköy Söğütlüçeşme’de UİD-DER aracının bulunduğu yerde toplanmaya başladık. Herkes geldikten sonra otobüsümüze binip 1 Mayıs alanına doğru yola koyulduk. Alana gitmeden Avrupa yakası olarak buluşma yeri olarak belirlediğimiz bir alana gittik. Sonra Avrupa yakasındaki tüm otobüsler orada buluştu ve konvoy halinde 1 Mayıs alanına doğru yola çıktık. Herkes çok heyecanlıydı ve 1 Mayıs’ın şanına yakışır bir kutlama olması için içindeki tüm coşkuyu adeta içinden söküp gökyüzüne fırlatmak istiyormuş gibiydi.
Otobüste UİD-DER’li görevli arkadaşlarımız günün anlam ve önemini vurgulayan konuşmalar yaptı ve alanda dikkat etmemiz gereken kuralları bizlere tekrar anlattılar. Sonra 1 Mayıs alanına yakın bir yerde araçlarımızdan inip hemen kortejimizi oluşturduk ve bizi az ileride bekleyen UİD-DER kortejine doğru yumruklarımız havada sloganlarımızı haykırarak alkışlarımızla yürüdük. UİD-DER kortejine vardığımızda UİD-DER’li kardeşlerimiz bizi sloganlarıyla ve alkışlarıyla karşıladı. Biz de kortejimizdeki yerimizi aldıktan sonra hep birlikte sloganlarımızı haykırmaya başladık. Çevremizdeki tüm insanların dikkati ve gözleri bizim üzerimize toplanmıştı, çünkü kortejimiz disipliniyle, coşkusuyla tüm dikkatleri topluyordu. Biz de sizinle yürüyebilir miyiz diyenler de oldu. Bu beni inanılmaz derecede mutlu kılıyordu, onur duyuyordum.
Alana vardıktan sonra 1 Mayıs mitingi başladı. Biz de alanda sloganlarımızı haykırdık ve coşkumuzu göğe fırlattık. Çünkü biliyorduk ki bugün sadece burada değil tüm dünyada sınıf kardeşlerimiz alanlara çıkmış taleplerimizi haykırıyor. Fakat Kadıköy 1 Mayıs meydanı olması gerektiği kadar kalabalık değildi, çünkü sendika bürokratları bu yıl da yapacağını yapmıştı ve kitle ikiye bölünmüştü. Devlet Taksim’de 1 Mayıs kutlaması için “makul” sendikacılara son günün akşamı izin vermiş, ama birçok işçi ve genci alana sokmamış, Türk-İş ise Kadıköy meydanını almıştı. Dolayısıyla kitle parçalanmıştı. Fakat tüm bunlara rağmen 1 Mayıs kutlandı. Daha sonra alandan ayrıldık ve temsilciklerimize doğru yola koyulduk. Yolculuğumuzun sonunda Söğütlüçeşme’deki arkadaşlarımızla sohbet ettik. Daha sonra görüşmek üzere ayrıldık ve ayrılırken şunu söyledik birbirimize: önümüzdeki yıl 1 Mayıs için çalışmalarımız şimdiden başlamıştır, çünkü hedefimiz bir sonraki yıl iki kat kalabalık katılmak. Ve ben inanıyorum ki önümüzdeki 1 Mayıs daha kalabalık olacağız ve burjuvazinin tüm oyunlarına karşın daha kitlesel ve coşkulu kutlayacağız.
Yaşasın 1 Mayıs!
Yaşasın İşçilerin Uluslararası Mücadele Birliği!
UİD-DER Olmasaydı
İşçiler Uyanıyor!
Son Eklenenler
- İzmir Buca’da sendikal baskıların ve işten atma saldırısının devam ettiği Telus önünde direniş başladı. Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri ve ardından Metropol İnşaat adlı taşeron şirketler bünyesinde çalışan inşaat...
- Yeni bir yılın, 2025’in ilk günlerini yaşıyoruz. Ama işçi ve emekçilerin yüreğinde “yeni” olanın getirdiği heyecan ve umut yerine büyüyen endişeler ve kasvet var. Takvim yaprakları hariç hayatımızda değişen tek şey yaratılan ekonomik yıkımın...
- Her Aralık ayında izlediğimiz asgari ücret tiyatrosu bu yıl çok daha trajik bir şekilde sonuçlandı. Resmi enflasyonun, TÜİK’in uydurma rakamlarıyla bile yüzde 47 olduğu, ENAG’a göre yüzde 87 olduğu bir süreçte asgari ücrete sadece yüzde 30 zam...
- DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında 2024-2026 dönemi için yürütülen TİS görüşmelerinde MESS’in yüzde 40 oranında zam dayatması üzerine Schneider Elektrik’in Manisa ve Kocaeli...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde, İZENERJİ, İZELMAN, Ege Şehir Planlama, İZFAŞ şirketlerinde çalışan DİSK/Genel-İş Sendikasında örgütlü işçiler maaş, yılsonu ikramiye ve eğitim alacakları ödemelerinin geç ve eksik yapılmasını protesto etmek...
- UİD-DER’li emekçi kadınlar olarak, bir grup Polonez direnişçisi kadın kardeşimizle güzel bir sohbet gerçekleştirdik. Direnişçi bir ablamız “bize hep ‘aman kurulu düzenimiz bozulmasın’ düşüncesini bellettiler” dedi. Bu söz üzerine uzunca sohbet ettik...
- Polonez işçileri 173 gün süren mücadelelerinin kazanımla sonuçlanmasının ardından fabrika önünde kurdukları direniş çadırını halaylarla, sloganlarla kaldırdılar. 7 Ocakta direniş alanında zaferlerini kutlayan işçiler, davul zurna eşliğinde halaylar...
- İktidar ve sermaye sınıfının saldırıları böylesine ağırken işçilerin birlik olamayacağını düşünmek kime yarar sağlar? Bu düşünce doğru bir akıl yürütme yöntemi olabilir mi? Karşımızdaki yıkım tablosu, işçilerin birleşmek dışında bir çıkış yolu...
- İstanbul Çatalca’da bulunan Polonez fabrikasında işçiler Tekgıda-İş Sendikası’nda örgütlendikten sonra gerekli şartları sağlamalarının ardından yetki başvurusunda bulunmuş ve hemen ardından 146 işçi işten atılmıştı. İşten çıkarmaların ardından...
- Aile Sağlığı Merkezi (ASM) çalışanları, 1 Kasımda yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ni protesto etmek için 6-10 Ocak günlerinde Türkiye genelinde iş bırakıyor. ASM çalışanları “Eziyet Yönetmeliği” olarak nitelendirdikleri...
- Vivident, Mentos gibi sakız ve şekerleme markalarının üreticisi olan Perfetti Van Melle’nin İstanbul/Kıraç’ta bulunan fabrikasında çalışan işçiler Tekgıda-İş Sendikasında örgütlenmiş, şirket yönetiminin sendika düşmanı tutum ve baskılarıyla...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Rus yazar Tolstoy “acı duyabiliyorsan canlısın, başkasının acısını duyuyorsan insansın” der. Tolstoy’un bu ifadeleri özü itibariyle insanlaşmayı anlatır. İşçi sınıfı olarak, sömürücü efendilerden insanlık için insanlaşma...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER, sözünü İşçi Dayanışması’yla söylüyor. Kapitalist sömürüye, zorbalığa, ayrımcılığa, haksız savaşlara karşı işçi sınıfına sesleniyor ve diyor ki kurtuluş ellerinizde, birliğinizdedir.