Buradasınız
Tez-Koop-İş Genel Eğitim Sekreteri Haydar Özdemiroğlu İle Tekel Direnişine Dair Söyleşi
Direnişlerinin 52. gününde TEKEL işçilerinin mücadelesine destek vermek için tüm Türkiye’de 4 Şubatta iş bırakma eylemleri gerçekleştirildi. Bizler de UİD-DER’li işçiler olarak Ankara’da yapılan mitinge katıldık ve mitinge katılanlarla süreç hakkında söyleşiler yaptık. Tez-Koop-İş sendikası genel eğitim sekreteri Haydar Özdemiroğlu ile de bir söyleşi gerçekleştirdik:
Sizi tanıyabilir miyiz?
Tez-Koop-İş sendikası genel eğitim sekreteriyim. 2 yıldır bu görevdeyim, ama 20 yıldır sendikalı çalışan bir işçiyim. En son TÜBİTAK işletmelerinde çalıştım.
Şimdiye kadar pek çok kurum özelleştirildi. SEKA, TÜPRAŞ, İPRAŞ, SÜMERBANK, TÜRK TELEKOM gibi. Siz bu özelleştirme politikaları hakkında ne düşünüyorsunuz?
Özelleştirme, Türkiye ve dünyada, iktidarların kaynakları sermayeye peşkeş çekmesinden başka bir şey değil. Tekel’de olduğu gibi, işsizlik, fabrikaların kapatılması ve iki üç yıllık kârları karşılığında fabrikaların satılması demek. TÜPRAŞ’ta yüzde 51 hisseyi 1 milyar 300 milyon dolara satmışlardı. Petrol-İş sendikası Danıştay’dan ret kararı çıkarınca daha düşük hissesinin yüzde 49’u 4 milyar 300 milyon dolara satıldı. Bu da aslında 3 milyar dolarlık bir kaybın oluşması demektir. Haberleşmeyle ilgili Telekom’un özelleştirilmesinden önce kurumlar vergisi indirilmiyor, ihaleye veriliyor ve ihale bittikten sonra adamlar sanki önceden anlaşmış gibi kurumlar vergisi kaldırılıyor.
Tekel’in özelleştirilmesi sürecini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Özelleştirmelerin birini diğerinden ayırmak imkânsız. Biz özelleştirmelerde işçi ve emekçiler olarak şunu yapmadık, yani ilk özelleştirmeler yapıldığında aynı Tekel işçilerinin direnişi gibi direnişler yapsaydık iktidarlara geri adım attırmış olurduk. Şimdi biz işin sonuna geldik. Tekel işçilerinin mücadelesi emek hareketi için de çok önemlidir. Çünkü Tekel işçileri kazandığında bundan sonra özelleştirme yapacak olanlar kırk kere düşünecektir ve yapamayacaktır, belki de 4/C uygulamasının ortadan kalkmasına neden olacaktır. İşte yakın bir zamanda 4/C’de yapılan iyileşmeler sonucunda 10 aylık süre 11 aya çıkarıldı.
17 Ocakta yapılan miting yeterince hazırlık yapılmadı, bunu siz de söylüyorsunuz. Bugünkü iş bırakma eylemi için yeterli çalışma yapabildiniz mi?
Bu miting de biraz aceleye geldi. Şimdi genel grev yapıldığı zaman her yer sarsılmalı. Hükümet kendi durumunu değerlendirmeli, belki istifa etmek zorunda kalmalı. Ama biz bu eylemin alt yapısını hazırlayamadık. Türkiye’de emek hareketi çok zayıf. Bunun çeşitli nedenleri var. İşçi sınıfı sınıf bilincine ulaşabilmiş değil. Eğer o bilinç oluşmuş olsa sanıyorum bunlar kökten çözülür.
Teşekkür ederiz.
Son Eklenenler
- Fabrikalarda, işyerlerinde şans ve bahis oyunları oynayarak “kolay yoldan para kazanma” hayaline kapılan işçilerin sayısı giderek artıyor. “Bahis oyunlarıyla çok para kazananların” hikâyeleri kulaktan kulağa yayılsa da etrafımızda böyle işçileri...
- Elazığ/Alacakaya’da bulunan ve Yıldırımlar Holding bünyesinde faaliyet gösteren Eti Krom AŞ’de çalışan maden işçilerinin 1 Temmuzda başlattığı iş bırakma eylemi şirketle yapılan anlaşma üzerine 16 Temmuzda sonlandırıldı.
- 31 Mart seçimleri sonrası onlarca belediye “tasarruf tedbirleri”, “borcumuz çok”, “işçilerin maaşını ödeyemiyoruz”, “seçim öncesi işe alınan işçiler” gibi bahanelerle işten atma saldırısına başladı. Belediye işçileri bu saldırılara boyun eğmeyerek...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) ve emekli örgütlerinin çağrısıyla 16 Temmuzda Ankara, İstanbul, Eskişehir, Antalya, Bursa, Diyarbakır gibi büyükşehirler başta olmak üzere pek çok kentte eylemler yapıldı.
- İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesinde çalışan sağlık emekçisi Merve Kınar, geçtiğimiz günlerde erkek kardeşi tarafından defalarca bıçaklanarak vahşice katledildi. Bunun üzerine 16 Temmuz Salı günü hastanenin başhekimliği...
- İran’da 1979’dan beri hüküm süren zalim molla rejimi can almaya devam ediyor. Molla rejimi son olarak 45 yaşında bir kadına, Şerife Muhammedi’ye (Sharifeh Mohammadi) idam cezası verdi. Şerife’nin 10 sene önce yasal bir sendikaya üye olması, sendikal...
Bizler çeşitli fabrikalarda çalışan sendikalı kadın işçileriz. Çalıştığımız işyerlerinde birbirine benzeyen birçok sorunla mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Bunlardan bir tanesi yıllık izinlerimiz. Bazı fabrikalarda işveren...
- Sokak ortasında yürürken elektrik kaçağından ölmek kaza olarak görülemez. Gencecik insanların ölmesinin nedeni kamu hizmetlerine insan, toplum odaklı değil kâr odaklı bakan, parayı insan canının önüne koyan kapitalist zihniyettir. Bu zihniyet...
- Güney Kore merkezli Samsung Electronics’te toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması üzerine 8 Temmuzda 3 günlük greve çıkan binlerce işçinin mücadelesi sürüyor.
- Özellikle işçi sınıfının genel örgütlülük ve bilinç düzeyinin gerilediği, siyasi iktidarın her türlü kanunsuzluğu yapan patronların arkasında durduğu günümüzde, Eti Krom patronunun tutumu patronların ortak tutumu haline gelmiştir. İktidarın gücünü...
- UİD-DER Web TV, filmleriyle işçi sınıfını anlatan Ken Loach’u Türkiyeli işçilere anlatmak üzere “İşçi Sınıfının Yönetmeni Ken Loach: HANGİ TARAFTASINIZ?” adlı mini bir belgesel hazırladı. İşçi sınıfının bu büyük yönetmenini anlatan belgeselimizi...
- Birleşik Metal-İş Sendikasının örgütlü olduğu Purmo Group'ta grev, 66. gününde kazanımla sonuçlandı. Elazığ’ın Alacakaya ilçesinde faaliyet gösteren Eti Krom AŞ’de, düşük ücretlere ve hak gasplarına karşı 1 Temmuzda iş bırakma eylemi başlatan maden...
- Sabahtan akşama kadar televizyon izlesek, kanal kanal gezip tartışma programlarına, dizi ve filmlere baksak hiçbirinde işçilere ve sorunlarına dair gerçekleri göremeyiz. Yüksek tirajlı gazetelerde, çok tıklanan haber sitelerinde işçilerin...