Buradasınız
UİD-DER’li İşçiler Yine Tiyatro Oynadı
Esenyurt’tan UİD-DER üyesi bir işçi
Yaşadığımız sistemin biz işçi-emekçilere kendimiz için bir şeyler yapabileceğimiz zaman bırakmaması nedeniyle, genelde bizlerde kültür ve sanatla patronların ve onların çocuklarının uğraşabileceği hissi uyanır. Bu bizlerin ve bizim çocuklarımızın yeteneksizliği değil ekonomik zorluklar ve zaman meselesidir. Bizlerin de imkânları olsa neleri başaramayız ki!
24 Ekim Pazar günü, Aksaray Su Sahnesinde, derneğimiz UİD-DER İşçi Tiyatrosu Topluluğu, “işçiden işçiye işçinin diliyle” şiarıyla bizlerin yaşamının belirli kesitlerini sahneledi. Oyuncusundan dekorcusuna, yazarından ışıkçısına, makyajcısından teknik ekibine kadar bütün kadrosunun işçilerden oluştuğu ekip, bizlere yaşamın bir parçasını sunarken, işçilerin isterlerse ve imkânları olursa neleri yapabileceğini gösterdi. Dört küçük oyundan oluşan tiyatro gösterimi bizlere yaşamın gerçeklerini öyle bir gösterdi ki, izlemeye gelen dostlarımız kendi yaşamlarından bir parça buldular. Herkes bizi anlattı diyordu.
En temel ihtiyacımız olan ürünü bulamadığımız ama hiç ihtiyacımız olmayan ürünlerin içinde boğulduğumuz “Alışveriş Canavarı”, hepimizin mutlaka kapı kapı dolaşmamıza rağmen aylarca işsiz kaldığımız ve işsizliğin bizlerde ve yaşamımızda yarattığı tahribatın anlatıldığı “İşsiz Adam”, sorgusuz sualsiz polis baskısına maruz kaldığımız “Hırsız ve Çanta” ve her gün artan iş cinayetlerinin anlatıldığı “Tersanede Ölüm Var” oyunlarını izlerken hem güldük hem hüzünlendik.
Sistemin biz işçilere neleri reva gördüğünü çok iyi anlatan bu oyunları izlemeye gelen direnişteki UPS Kargo, Brillant, İleri Elektrokimya işçileri, direnişleri sona eren Rimaks işçileri ve Akkardan direnişini yaşamış olan dernek başkanımız yaşadıkları süreçleri bizlerle paylaştılar. Örgütlü olmanın ve mücadele etmenin öneminden bahsettiler. Ayrıca işçi sınıfının unutulmaz önderlerinden Kemal Türkler’in eşi Sebahat Türkler de oyunu izlemek için gelmişti ve bu oyunun daha fazla işçiye ulaşmasının öneminden bahsetti.
İşsizliğin her geçen gün arttığı, ekonomik zorlukların yaşamımızı yok ettiği, iş cinayetlerinin önünün alınamadığı bugünlerde biz işçiler ne kadar örgütlü olursak yaşamımız o kadar düzgün olacak. Oyunlarda aslında vurgulanan en önemli gerçek şu: ne kadar örgütlüyüz? Böyle bir oyun sahneye koymak da bir örgütlülük işidir. Herkesin yapabileceği bir şey değildir. Biz işçiler de örgütlü olduğumuz oranda var olan haksızlıklara dur diyebiliriz. Örgütsüz olduğumuzda başımıza nelerin geleceğini çok güzel gösterdiler. Demek ki bizler örgütlü olursak işsizliğin de, açlığın da, yoksulluğun da, iş cinayetlerinin de önüne geçebiliriz. Oyunun hazırlanmasında ve sahnelenmesinde emeği geçen herkesin emeğine, yüreğine sağlık.
İşçiler örgütlü hareket ettiğinde neleri başaramaz ki! Yeter ki örgütlülüğüne güven, gücüne güven!
UİD-DER Yürüyor, Mücadele Büyüyor!
İşçiler İsterse…
UİD-DER Bizleri Mücadeleye Çağırıyor!
Son Eklenenler
- İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesinde çalışan sağlık emekçisi Merve Kınar, geçtiğimiz günlerde erkek kardeşi tarafından defalarca bıçaklanarak vahşice katledildi. Bunun üzerine 16 Temmuz Salı günü hastanenin başhekimliği...
- İran’da 1979’dan beri hüküm süren zalim molla rejimi can almaya devam ediyor. Molla rejimi son olarak 45 yaşında bir kadına, Şerife Muhammedi’ye (Sharifeh Mohammadi) idam cezası verdi. Şerife’nin 10 sene önce yasal bir sendikaya üye olması, sendikal...
Bizler çeşitli fabrikalarda çalışan sendikalı kadın işçileriz. Çalıştığımız işyerlerinde birbirine benzeyen birçok sorunla mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Bunlardan bir tanesi yıllık izinlerimiz. Bazı fabrikalarda işveren...
- Sokak ortasında yürürken elektrik kaçağından ölmek kaza olarak görülemez. Gencecik insanların ölmesinin nedeni kamu hizmetlerine insan, toplum odaklı değil kâr odaklı bakan, parayı insan canının önüne koyan kapitalist zihniyettir. Bu zihniyet...
- Güney Kore merkezli Samsung Electronics’te toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması üzerine 8 Temmuzda 3 günlük greve çıkan binlerce işçinin mücadelesi sürüyor.
- Özellikle işçi sınıfının genel örgütlülük ve bilinç düzeyinin gerilediği, siyasi iktidarın her türlü kanunsuzluğu yapan patronların arkasında durduğu günümüzde, Eti Krom patronunun tutumu patronların ortak tutumu haline gelmiştir. İktidarın gücünü...
- UİD-DER Web TV, filmleriyle işçi sınıfını anlatan Ken Loach’u Türkiyeli işçilere anlatmak üzere “İşçi Sınıfının Yönetmeni Ken Loach: HANGİ TARAFTASINIZ?” adlı mini bir belgesel hazırladı. İşçi sınıfının bu büyük yönetmenini anlatan belgeselimizi...
- Birleşik Metal-İş Sendikasının örgütlü olduğu Purmo Group'ta grev, 66. gününde kazanımla sonuçlandı. Elazığ’ın Alacakaya ilçesinde faaliyet gösteren Eti Krom AŞ’de, düşük ücretlere ve hak gasplarına karşı 1 Temmuzda iş bırakma eylemi başlatan maden...
- Sabahtan akşama kadar televizyon izlesek, kanal kanal gezip tartışma programlarına, dizi ve filmlere baksak hiçbirinde işçilere ve sorunlarına dair gerçekleri göremeyiz. Yüksek tirajlı gazetelerde, çok tıklanan haber sitelerinde işçilerin...
- Trafikte, toplu taşımada, market alışverişinde, hastane kuyruğunda, hatta yolda yürürken bile birbiriyle tartışan veya kavga eden insanlara şahit oluyoruz. Hatta bizler de kimi zaman bu tartışmaların bir parçası oluyoruz. Peki bu gerginlik nedensiz...
- Yaz aylarında havaların bir anda ısınmasıyla birlikte işyerleri adeta fırın gibi oldu. Gün içerisinde işçilerin sırtındaki ter birkaç kez kuruyor. İşte bu koşullarda her şeye rağmen Ramazan ve Kurban Bayramı tatilleri biz işçiler için bir can simidi...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden 1,5 yıl geçti. On bir kenti etkileyen depremlerde enkaz altında kalan on binlerce insanın ve yakınlarının feryatları günlerce dinmedi. Enkazdan sağ kurtarılabilecek binlerce insan, arama kurtarma çalışmalarının...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan ve Özçelik-İş Sendikasının örgütlü olduğu Yolbulan Metal fabrikasında çalışan işçiler Toplu İş Sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması üzerine 20 Haziranda greve çıkmışlardı. UİD-DER’li işçiler olarak bizler de...