Buradasınız
Betesan ve UPS’ye Direniş Ziyareti
İleri-Elektrokimya direnişçileri
Dostlar merhaba. Biz İleri Elektrokimya’da direnişte olan işçileriz. Bugün işyeri önüne gitmeyip, mücadelemizi duyurmak ve süren direnişlerle dayanışmayı büyütmek için yollara düştük.
İlkin tersane bölgesinde 114 gün boyunca direnen BETESAN direnişçisinin yanına gittik. Bildiğiniz üzere Betesan işçisi Zeynel Kızılaslan, işyerindeki çalışma koşullarına ve güvencesizliğe karşı mücadele vermiş ve işveren tarafından işten atılmıştı. Bunun üzerine işe iade davası açmış ve 2 Aralıkta görülen ilk duruşmada işe iade kararı verilmiş, böylece hukuki açıdan da haklılığı ortaya çıkmıştı. Bunun üzerine, 6 Aralıkta bir basın açıklamasıyla, dava kazanımla sonuçlandığı için direnişin bitirildiği kamuoyuna duyuruldu. Biz UİD-DER’li işçiler ve İleri Elektrokimya direnişçileri olarak, basın açıklamasına “Haksızlıklara ve Kuralsız Çalışmaya Karşı, İleri Elektrokimya’da Direnişteyiz” pankartıyla katıldık.
TİB-DER tarafından düzenlenen basın açıklamasında şunlar dile getirildi: “İşçilerin son derece vahşi koşullarda çalıştırıldığı, servet ile sefalet arasındaki uçurumun gitgide derinleştiği, iş cinayetlerinin, taşeronlaştırmanın, güvencesizliğin, kuralsızlığın, keyfiliğin süregittiği tersanelerde binlerce işçinin umudu olan BETESAN direnişini burada bitiriyoruz. İşçi kanı ve emeği üzerinden kendilerine saraylar yaptıran BETESAN patronu Uğur Güzel ve onun gibi asalaklara karşı mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz.”
Ardından Zeynel Kızılaslan söz aldı. Mücadelenin burada bitmediğini ve devam edeceğini söyledi. İleri Elektrokimya direnişçileri olarak biz de söz aldık. İşçilerin patronlara kaşı mücadelesinin bugün başlamadığını, patronların saldırılarının da kapitalizmin ortaya çıktığı ilk andan beri var olduğunu, bu nedenle hak alma mücadelesinin de süreceğini söyledik. “Önemli bir sanayi bölgesinde yaşıyoruz. İşten atmalar devam ediyor, hak gaspları devam ediyor, uzun ve yorucu çalışma saatleri devam ediyor. Buna karşı işyeri koşullarını değiştirme mücadelemiz de devam ediyor. Biz sınıfımızdan aldığımız direniş geleneğini ve dayanışma ruhunu her zaman yaşatmalıyız. O yüzden BETESAN direnişinde Zeynel Kızılaslan’ın yanındaydık. Direnen tüm işçi arkadaşlarımızın da yanında olacağız. Birleşen işçiler yenilmezler,” diyerek konuşmamızı bitirdik. Daha sonra hep birlikte atılan sloganlarla oradan ayrıldık.
Diğer durağımız Kurtköy’de bulunan UPS direnişçilerinin yanıydı. Sendikalaşmak için TÜMTİS sendikasında örgütlenen UPS işçilerinin direnişlerinin 216. gününde dayanışma ziyareti düzenledik. Direnişçi işçiler bizi çok sıcak karşıladılar. Yanan sobanın etrafında çaylarımızı yudumlayıp içimizi ısıtırken, bir taraftan da İleri Elektrokimya’daki direnişimizi anlattık. UPS direnişçileri bize işyerinde hangi koşullarda çalışıldığını, neden işten atıldığımızı ve direnişe çıkmamızdaki amacımızı sordular. Bizler de direniş sürecimizden bahsettik. Direnişe çıkmamızdaki amacın tek başına kendi haklarımızı almak olmadığını, aynı zamanda tüm işçi arkadaşlarımız için direndiğimizi vurguladık. İşyerinde yaşanan hukuksuz ve kuralsız çalışmanın önüne geçebilmek amacındaydık. Nitekim bunu bir ölçüde başardık da. Aynı zamanda GOSB’da çalışan tüm işçi arkadaşlarımıza da örnek olduğumuzu belirtik. Sohbet arasında UPS direnişçileri yaşadıkları sıkıntılardan bahsettiler, neler yapabileceğimizi konuştuk. Direnişlerin kazanımla sonuçlanabilmesi için dayanışmanın önemi üzerinde durduk. Sendika yönetimlerini mücadeleye zorlamak için biz işçilere iş düştüğünü, aynı zamanda sadece sendikaların değil mücadeleci işçi örgütlerinin faaliyetlerine de katılmak gerektiğini hatırlattık. Direnişlerimizi ortaklaştırabilmek ve başarıya ulaştırmak için derneğimiz UİD-DER’i adres gösterdik. Çünkü bizler de direnişlerle dayanışmayı UİD-DER’de öğrendik. Biz işçiler yalnız kaldığımızda hiçbir şey yapamayız ama mücadeleci bir işçi derneğinde ortak bir mücadele verdiğimizde her şeyi yapabiliriz.
- MKB Rondo Grev Yerinde Müzik Dinletisi
- As Plastik ve Bayraklı Belediyesi İşçilerinden Eylemler
- Öğretmenler, Belediye ve Üniversite İşçileri Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- Direnen İşçiler Kartal Belediyesi’ne Geri Adım Attırdı
- Hak Gasplarına İşçilerin Yanıtı Grev ve Direnişler!
- Sendika Düşmanlığına ve Ücret Gaspına Karşı İşçi Eylemleri
- As Plastik Grevcileriyle Dayanışma Gecesi
- Dayanışmayla Mücadeleyi Büyüten Fernas Madencileri Soma’da Patron Vekilleriyle Görüşecek
- Direnişçi İşçilerle Omuz Omuza!
- Polonez İşçilerinden Boykot Çağrısı
- Ruhumuzu Esir Alan Korkuyu Çıkarıp Atalım
- “Annemle Gurur Duyuyorum”
- Grevdeki MKB Rondo İşçileriyle Söyleşi
- Sınıf Dayanışmasıyla Daha Güçlü Hissediyoruz
- Eker Süt İşçileri Basın Açıklaması Gerçekleştirdi
- Grev ve Direnişlerini Sürdüren İşçiler Meclis’te Basın Açıklaması Gerçekleştirdi
- Madencilerden Öğretmenlere Hak Gasplarına Karşı Mücadeleler Sürüyor
- As Plastik’te Grev Başladı, Tekgıda-İş Eker Süt Önünde Uyarı Eylemi Yaptı
- Tarkett Turkey Grevi ve Dev-Sağlık İş’in Oturma Eylemi Devam Ediyor
- Hak Gasplarna Karşı İşçi Direnişleri Devam Ediyor, Direnişlere Yenileri Ekleniyor
Son Eklenenler
- Bir film sahnesi: İngiltere’de bir madenci bandosu, Rodrigo’nun gitar konçertosunu çalmaktadır. Madencilerin emektar ellerinden ahenkli melodiler akıp giderken arka planda hükümet tarafından kapatılmak istenen bir madenle ilgili toplantılar, yürüyen...
- Bugün 18 Kasım. Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli bir yer tutan Netaş Grevinin yıldönümü… Netaş işçileri, 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesinin baskı koşullarında bile işçilerin örgütlülüğünün patronları alt edebilecek güçte olduğunu...
- UİD-DER, grevlerinin 81. gününde MKB Rondo işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Birlikte Karşı Duralım” pankartı ile grev yerine yürüyen işçiler; “MKB İşçisi Yalnız Değildir”, “Yaşasın Sınıf Dayanışması”...
- Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) ilk olarak 2001 yılında gündeme getirildi ancak AKP iktidarı 2018’de işçilerin iradelerinin dışında bu sistemi zorunlu hale getirdi. 2018 yılından beridir işçilerin maaşlarından her ay bu kandırmacaya para...
- As Plastik işçileri grevlerinin 58. gününde İstanbul Marmarapark AVM’de As Plastik ile iş ilişkileri olan Mavi Jeans önünde basın açıklaması yaptı. Toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması halinde 26 Kasımda greve çıkacak olan DİSK/Genel-İş...
- 100 küsur günü geride bırakan Polonez direnişine, kadın işçilerin kararlılığı damgasını basıyor. Sendikaları Tekgıda-İş’te örgütlenen işçiler sendika düşmanı patronları tarafından işlerinden atıldılar. Direnişe geçtiler, işlerine örgütlü bir biçimde...
- Geçtiğimiz günlerde İzmir’in Selçuk ilçesinde baraka gibi bir evde, elektrikli sobanın devrilmesiyle çıkan yangında en büyüğü 5 yaşında olmak üzere 5 kardeş hayatını kaybetti. Bu sırada hurda toplamaya giden anne eve döndüğünde çocuklarının cansız...
- Narin, Leyla, Sıla ve niceleri. Haberlerde duyuyoruz onların adlarını. Bir süre gündemde kalıyorlar, sonra unutuluveriyorlar. Oysa hafızayı diri tutmak gerekir mücadeleyi sürdürebilmek için. Bizler de bu mektubu, yaşananları unutmamak, unutturmamak...
- Son zamanlarda pek çok insanın aklında, dilinde aynı sorular var: Biz nasıl bir toplum olduk böyle? Nasıl olur da insanlar bu kadar kötü olabilir? Teşbihte hata olmaz derler. Toprağı düşünelim. Toprakta her zaman zehirli bitkiler yetişebilir. Ama bu...
- İşyerinde, mahallede, parkta, sokakta, kahvede… Sohbetler döner dolaşır hep aynı soruya bağlanır: “Ne olacak bu memleketin hali?” Soru bakidir, cevabı ise yaşadığımız koşullara, ait olduğumuz sınıfa göre değişiklik gösterir. Çünkü işçi ve...
- Şair “Kuşların vurulduğu zamandır şimdi” demiş. Gerçekten de haksızın haklı, hırsızın namuslu, haydudun yiğit sayıldığı zamandır şimdi. Her gün yeni bir “bu kadarı nasıl olur?” sorusuyla başlıyoruz güne. Geçtiğimiz günlerde Bursa’da bir tekstil...
- Yaklaşık iki ay boyunca hakları için mücadele eden, bu süreçte polisin ve jandarmanın saldırısına maruz kalan, gözaltına alınan Fernas işçilerinden biri arkadaşlarından birinin çocuğunun ilk adımını direniş alanında attığını söylemişti. Bir başka...
- Bir an için hafızamızı kaybettiğimizi düşünelim. Annemizin, babamızın, kardeşlerimizin, evlatlarımızın kim olduğunu, nereli olduğumuzu, yaşadığımız evi, ne iş yaptığımızı hatırlamadığımızı hayal edelim. Bütün yüzlerin, sokakların yabancı olduğunu...