Buradasınız
Öğretmenim 1 Mayıs
Esenyurt’tan bir öğrenci
Bu benim ikinci 1 Mayıs’ımdı. 2010 1 Mayıs’ı benim için ilk katıldığım miting olmuştu. İlk 1 Mayıs her şeyin ilkiydi ve çok güzel geçti. Taksim’in kapıları açılmıştı bütün emekçi kardeşlerime. İstediğimiz olmuş ve kardeşlik içinde el ele, omuz omuza geçirmiştik bu günü. 2011 1 Mayıs’ı benim için tam bir dönüm noktası oldu. Bu sene oraya daha bilinçli biri olarak katıldım. Sloganları daha gür bir şekilde haykırdım. Çünkü aradan geçen bir sene bana çok şey katmıştı. Arkadaşlarım hep söylerdi, her şey o miting alanında başlıyor diye, gerçekten de öyleymiş. O kadar işçi-emekçinin bir arada tek bir ağız gibi haykırdığını görmek, bana daha kararlı olmayı ve ne yapacağını bilen, hiçbir şeyden korkmayan biri olmayı öğretti.
Önceden “insanlar ne der, ailem kızar mı” gibi düşünceler yüzünden kendimi biraz geri çekmiştim. Ama şimdi hiç öyle bir düşüncem yok. Kızarsa kızsın. Kendimi geliştirirsem, yaptıklarımızı iyi bir şekilde aktarırsam onları da örgütlerim. Bütün arkadaşlarım bu tür sıkıntılar karşısında mücadeleden vazgeçmesin. Biz bu mücadeleyi hem kendimiz için hem de ailelerimiz için veriyoruz. Onlar bunun tam olarak farkında olmasalar da. Verdiğimiz mücadelenin amacı, tüm insanların eşitliğinin sağlanması, yönetimde karar hakkının olmasıdır. Kendimiz üretiyorsak ihtiyaçlarımız temelinde de tüketebilmek, kısacası insan gibi yaşayabilmektir hedefimiz. Patronların ücretli köleleri olmak istemiyoruz.
Ben bir öğrenciyim ve çevremdeki insanlar, “sen işçi misin, sana ne 1 Mayıs’tan, sana ne tüm bunlardan” diyorlar. Ama öyle değil. Evet öğrenciyim ama benim de orada olmam için birçok sebebim var. Birinci sebebim, biz orada bütün haksızlıklar için slogan atıyoruz. İkinci sebebim ise, şimdi öğrenciyim ama dört yıl sonra ben de işçi olacağım ve ileriki yıllarda iş koşullarımın iyi olması, şimdiden mücadele etmekten geçiyor. Üçüncü sebebim ise, ben bencil bir insan değilim. Haksızlıklar yapılırken susup oturamam. Bu yüzden de mücadele için elimden geleni yapacağım. Bütün arkadaşlarımın bencil bir insan olmadıklarını biliyorum ve onları mücadeleye ve 2012 1 Mayıs’ına çağırıyorum.
Son Eklenenler
- Dünyada ve Türkiye’de olup bitenler üzerine sohbet ederken genç bir işçi kardeşimiz, “valla artık haberlere bakmıyorum, zaten benim kendi derdim başımdan aşkın” dedi. Aslında hepimizin derdi başından aşkın. Ama belki de bu nedenle çevremizdeki...
- Sömürüye başkaldırının sembolü, tüm dünya işçilerinin ortak duygularla ve taleplerle alanlara çıktığı, evrensel bir mücadele günü olan 1 Mayıs yaklaşıyor. Yüreği 1 Mayıs coşkusuyla, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya özlemiyle çarpan tüm işçilere selam...
- 2 Nisan 2024’te İstanbul Beşiktaş’ta Masquerade isimli gece kulübünde çıkan yangında 29 işçi yaşamını yitirmişti. Aileler aradan geçen bir senede adaletin sağlanmamış olmasına, asli kusurluların tutuklanmamasına tepkili. Mahkemeye sunulan ikinci...
- Arjantin’de faşist devlet başkanı Javier Milei’nin 2023 yılı sonunda iktidara gelmesinden bu yana işçiler üçüncü kez genel greve çıktı. Genel İş Konfederasyonu’nun (CGT) çağrısıyla 10 Nisan Perşembe günü ülke çapında 24 saatlik grev gerçekleşti....
- Panayırdaki gösteri için adam avazı çıktığı kadar bağırarak müşteri çekmek istiyormuş ama gösteri o kadar kötüymüş ki kimse adama kanıp gösteriye gitmiyormuş. Panayır açılalı epey olmuştur ve çığırtkana kanarak girenlerin söyledikleri de kulaktan...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Peki, hangi koşullarda karşılıyoruz 1 Mayıs’ı? İşçiler, emekçiler olarak hepimiz ağırlaşan sorunlarımızın çözülmesini, üzerimizdeki baskının hafiflemesini istiyoruz....
- Kocaeli Gebze’de bulunan Alman sermayeli Erlau Metal fabrikasında işçiler, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şube’de örgütlendi. Sendika yakın zamanda Çalışma Bakanlığından yetki belgesini almasına rağmen işveren yetki itirazında bulundu....
- Kasım 2024’te Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer tutuklanarak görevden alınmış ve ardından belediyeye kayyum atanmıştı. İşçiler üzerinde baskı uygulayan kayyum yönetiminin tazminatlarını ödemeden, haklı gerekçe göstermeden pek çok işçiyi...
- Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) geçtiğimiz hafta Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme sonuçlarını açıkladı. Sonuçların açıklanmasının ardından eğitim sendikaları atamaların ölçülebilir ve somut...
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...