Buradasınız
Pendik Esenyalı’da İşçi Kardeşlerimizle Buluştuk
Pendik’ten bir kadın işçi
“Çok iyi bir şey yapıyorsunuz. Bizi kimse düşünmüyor. Ameleyiz biz, kimsemiz yok, yol gösterenimiz yok, yaptığınız iş bizim gibi işçilere yol gösterecek. Bir daha ne zaman gelirsiniz buraya?” diyor bize bir işçi kardeşimiz Esenyalı’da açtığımız stantta sohbet ederken. Akşam karanlığı çökerken işten erken çıkan arkadaşlarımız UİD-DER standımızı açıyor. Zaman geçtikçe standımızı ziyaret eden işçiler de, mesaiden stant başına koşturan UİD-DER’li arkadaşlarımız da standımızı şenlendiriyorlar.
Kırmızı şapkaları ve önlükleri, ellerinde İşçi Dayanışması bülteni ile UİD-DER’li işçileri fark etmemek mümkün değil. Esenyalı’da işten çıkıp evlerine giden işçi kardeşlerimizden “kolay gelsin”, “iyi çalışmalar”, “başarılar”, “hayırdır, ne yapıyorsunuz?” cümlelerini bol bol işittik. Yanımıza gelip merakla ne yaptığımızı sorduktan sonra “yani yapmak istediğiniz nasıl bir şey?” diye sordular ilgiyle. Anlattıklarımızın mümkün olup olamayacağını anlamaya çalışan işçilerin yüzlerindeki merak, inanma isteği görülmeye değerdi. Yorgun yüzlerle bizlerle konuşmaya başladıklarında, bir dost görmüş olmanın sıcaklığı ile sorunlarını, öfkelerini bizimle paylaştılar. Konuştukça, sohbet ettikçe sorunlarımızın da çözüm yollarımızın da ortak olduğuna daha fazla hak verdiler. İşçi kardeşlerimiz yaşanan tüm bu sorunlara karşı bizim sessiz kalmadığımızı ve bu amaçla yaptığımız çalışmaları gördükçe, bir şeylerin değişebileceğine inanç duymaya başladıklarını anlattılar. Sohbetin sonunda işçi kardeşlerimiz tekrar görüşmek üzere ayrıldılar bizden.
Birçok işçinin anlattığı sorunlar ortaktı: Uzun iş saatleri, düşük ücretler ve kahrolası taşeronlaştırma. Bu da bize bugün düşük ücretlere, uzayan iş saatlerine ve taşeronlaştırmaya karşı yürüttüğümüz kampanyanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi. Konuştuğumuz lise öğrencileri babalarının günde 16 saat çalıştığını anlattılar. İşçi arkadaşlardan biri, asgari ücretin bile altında aldığı ücretle geçinmeye çalıştığından, üstelik servis olmadığı için bu paranın bir kısmını da ulaşım için harcamak zorunda kaldığından bahsetti.
Yaşadığımız düzen biz işçiler için yaşamı giderek çekilmez kılıyor. Artan iş saatleri, azalan ücretler, güvencesiz iş ve yaşam koşullarıyla bize umutlu yarınlar vaat etmiyor. Biz UİD-DER’li işçiler böyle bir dünyada yaşamak istemiyoruz. İnsanların birbirine sevgiyle, geleceğe umutla baktığı bir dünya istiyoruz. Böyle bir dünya yaratmak mümkün! Böyle bir dünya bugün işçilerin birbirlerine güvenmeleriyle, örgütlenmek için bir araya gelmeye başlamalarıyla ve her türlü haksızlığa karşı tepkisiz kalmamalarıyla mümkün olacak!
Yaşasın İşçi Sınıfının Örgütlü Mücadelesi!
Ayşe’ye Bu Akşam da Uyku Yok!
Son Eklenenler
- Ankara’dan UİD-DER’li işçiler olarak özelleştirmeye ve hak gasplarına karşı eyleme geçen Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmesi işçilerini eylem alanlarında ziyaret ettik. 20 Kasımda maden işçileri iş bırakarak direnişe başlamış, ardından...
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...
- Fransa’da devlet demiryolu şirketi SNCF’de örgütlü CGT-Cheminots, UNSA-Ferroviaire, SUD Rail ve CFDT-Cheminots sendikaları, 11 Aralıkta süresiz grev kararı aldı. Dört demiryolu sendikası, grev kararını SNCF’nin yük taşımacılığı birimi olan SNCF Fret...
- Gürcistan’ta madencilik şirketi Georgian Manganese’e ait Zestafoni ferroalyaj tesisi ve Chiatura manganez madeni 1 Kasımdan Nisan 2025’e kadar üretimi durdurduğunu açıkladı. Gürcistan’ın en büyük madencilik şirketi Georgian Manganese’in tesislerinde...
- Çocukların mutlu olduğu, gelecek endişesi taşımadığı, ayrımcılığa maruz kalmadığı; eşitlik, özgürlük, barış dolu bir dünyada yaşamalarını kim istemez ki? Fakat biliyoruz ki dünyamız çocuklar için sıcak bir yuva değil. Kol kanat gerdiğimiz...