Buradasınız
Şahruk Zamani’nin Ölümünü İşçilerin Dayanışma ve Birlik Bayrağına Dönüştüreceğiz
İran işçi hareketinin cesur ve yılmaz savaşçısı Şahruk Zamani, Gohardeşt hapishanesinde öldü. Herkes için tam anlamıyla şok etkisi yaratan bu ölüm haberine kimse inanamadı. Bize göre, yetkililer ölüm nedenine dair ne söylerlerse söylesinler, onun ölümünden, İranlı işçilere kölelik koşullarını dayatan, daha iyi bir yaşam için örgütlenme ve mücadele etme haklarını ellerinden alan ve Şahruk Zamani gibi onurlu ve yiğit insanları zindanlara atanlar sorumludur.
Öncesinde bir hastalık durumu olmadığı halde gelen bu şok edici ölüm haberi, bir mahpusun hayatını kaybettiğine dair ilk haber değildir ve ülkedeki hapishanelerin mevcut durumu dikkate alındığında sonuncusu da olmayacaktır. Bu vakitsiz ölüm her tarafsız insana doğal olarak şüpheli görünecek olsa da, böylesi şüpheler olmasaydı da, hapishanelerin koşulları, özellikle işçi aktivistler ve politik mahpuslar için, elektrik işkencesinden uygunsuz beslenmeye, yetersiz sağlık hizmetinden tıbbi tedavilerin yapılmamasına, sağlıksız yaşam alanlarından her türlü zihinsel ve psikolojik baskıya, bin bir nedenle zaten yeterince öldürücüdür.
Şahruk Zamani işçi kardeşlerinin haklarını savunmaktan başka hiçbir suç işlemedi. O mevki makam sahibi biri değildi, kimseyi dolandırmadı, kimseyi incitmedi, herhangi bir hırsızlığa ya da üçkâğıtçılığa da ortak olmadı. O bir inşaat işçisiydi ve Bağımsız Sendikalar İnşa Komitesinin üyesi, Boya İşçileri Sendikasının Yeniden İnşası İçin Koordinasyon Komitesinin üyesi, Alborz ve Merkez Eyalet Boya İşçileri Sendikasının onursal üyesi ve kuruluşundaki akıl hocasıydı.
İşçilerin haklarını savunduğu için 2011’de hapse atıldı, fakat hapishane Şahruk gibi cesur bir savaşçı için mücadelenin sona ermesi anlamına gelmedi. Yaklaşık beş yıllık mahpusluğu boyunca ve Gohardeşt hapishanesindeki iki kişilik hücresinde, mücadeleye ve haklı davalar için savaşmaya hiç son vermedi. Hapishaneler, mahkemeler, baskı ve güvenlik güçlerinin ve gardiyanların saldırıları Şahruk’un sesini kısamadı. Eşsiz cesareti ve azmiyle, ve kendi reklâmını yapmanın zerresi olmaksızın, İranlı işçilerin baskı ve sömürüden kurtuluş mücadelesinin ve direnişinin gerçek bir sembolüydü.
Şahruk’un ölümü, ailesi, dostları ve bir bütün olarak işçi hareketi için yeri doldurulamaz bir kayıptır. Bizler bu büyük kayıptan dolayı derin bir üzüntü içindeyiz ve ailesinin, dostlarının, tutsak arkadaşlarının ve tüm işçilerin duygularını paylaşıyoruz. Fakat bu dayanılmaz acıya rağmen, kedere kapılıp geri adım atmayacağız ve onun ölümünü işçilerin dayanışma ve birlik bayrağına dönüştüreceğiz.
Yaşasın işçilerin birlik ve dayanışması!
Şahruk Zamani, seni selamlıyoruz!
Alfabetik sıraya göre imzacılar listesi:
Alborz Eyaleti Boya İşçileri Sendikası
Bağımsız İşçi Örgütlerinin İnşası İçin Koordinasyon Komitesi
Bağımsız Sendikalar İnşa Komitesi
Haft Tappeh Şeker Kamışı İşçileri Sendikası
İşçi Haklarını Savunma Merkezi
İran Hür İşçi Sendikası
Tahran Boya İşçileri Sendikasının Yeniden İnşası İçin Koordinasyon Komitesi
Kalk Çocuğum Kalk!
Son Eklenenler
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...
- Türkiye’nin her yerinde pıtrak gibi çoğalan özel okullar, bir süredir ülke gündemine pek çok sorunla birlikte yerleşmiş durumda. 22 yıldır sanayi şehri Bursa’da çalışan bir özel okul öğretmeniyle sektördeki sorunlar üzerine gerçekleştirdiğimiz...
- 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Grevlerini sürdüren Lezita işçileri patronun grev kırıcılığına karşı da mücadele ediyor. 18 Martta Ankara’ya yürüyüş başlatan Agrobay işçileri, 21 Martta...
- İktidarın desteğini arkasına alan patronlar işçilerin haklarına pervasızca saldırıyor, işçiler mücadele ediyor. Adıyaman Besni’de Mega Polietilen fabrikasında ücret gaspına karşı başlayan direniş sonuç verdi, işçilerin 2 aylık ücretleri yatırıldı....
- Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Mersen’de işçiler, sendika ve toplu sözleşme hakları için 19 Nisanda greve çıktı. Sendikadan yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi: “Fransa sermayeli Mersen’in merkez yöneticileri...
- İşçi Dayanışması’yla tanışmış işçi kardeşlerimiz, gazetemizin kendilerinde yarattığı değişimi çok iyi bilir. UİD-DER ile yolları kesişen her işçi kardeşimizin zihni açılır, doğru bir ifadeyle dünyaya ve her şeye sanki üç boyutlu bir gözlükle bakar...
- Bu dünyaya sadece çalışmak için gelmiş gibiyiz. İşyerinde arkadaşlarımın ağzından sürekli şu sözler dökülüyor: “Ya biz bu dünyaya çalışmak için mi geldik? Evde iş, fabrikada iş… Sürekli bir döngünün içinde dönüp duruyoruz. Neden bu kadar çok...