Buradasınız
KOBİ’lerin Velinimeti “Kürt Mevsimlik İşçiler”
Gebze’den bir kadın metal işçisi

7 Haziran seçimlerinde tek başına iktidar olamayan AKP ve başkanlık hayalleri suya düşen Erdoğan, iktidarı kaptırmamak için savaş dahil her yolu deniyor. Her fırsatta “400 vekil verin bu iş huzur içinde çözülsün” diyen Erdoğan ve AKP milliyetçiliği kışkırtıyor. Bu kışkırtmalarla Türk halkı Kürt halkına karşı düşmanlaştırılmak isteniyor. Kendi evlatlarına çürük raporu alanlar, bedelli askerlik yaptıranlar utanmadan bizim adımıza karar verip “evlatlarımızı feda etmeye hazırız” diyorlar. Ölen ise işçi-emekçi çocukları oluyor.
Kürt kentlerinde savaş tırmandırılırken, diğer bölgelerde kışkırtılan milliyetçilikten solayı Kürtlere dönük saldırılar artıyor. Birçok bölgede Kürt oldukları için inşaat işçilerine, mevsimlik işçilere dönük ırkçı şoven saldırılar gerçekleştirildi. Sahibi Kürt olduğu için birçok ev ve işyeri yakıldı, yıkıldı. Bu olaylardan biri de geçtiğimiz günlerde Ankara’da Beypazarı’nda meydana geldi. “Terörü lanetlemek” adına her yerde terör estiren faşistlerin hedefinde Beypazarı’ndaki mevsimlik işçiler vardı. Mevsimlik işçilere saldıranlar, işçilerin kaldıkları yerleri de yakıp yıktılar. Bu olanlar karşısında üç maymunu oynayan hükümet yetkilileri, elbette saldırıları önleyecek ve suçluları cezalandıracak en ufak bir girişimde bulunmadılar. Tam da bu esnada AKP Ankara milletvekili Lütfiye Selva Çam tam bir “duyarlılık” örneği göstererek mevsimlik işçilere “sahip çıktı”, mevsimlik işçilerin “incitilmemesi” gerektiğini söyledi. Çam’ın Twitter’da yazdıkları gerçek kaygılarının ne olduğunu da gözler önüne seriyor: “Ankara’daki bazı mevsimlik işçileri incitmişler, kaçırmışlar. O zavallılar işçilik maliyetini düşürdükleri için KOBİ’lerin velinimeti.” Lütfiye Çam’ın sözleri sadece temsilcisi olduğu sınıfın çıkarlarını önemsediğini gösteriyor.
Kısacası Lütfiye Çam demek istiyor ki, Kürt işçiler işçilik maliyetini düşürüyor. Kürt işçiler bizim için ucuz işgücü demek. Patronlar için daha çok para, daha çok kâr demek. Siz eğer Kürt işçilere saldırıp çalıştıkları yerlerden uzaklaştırırsanız, patronların elindeki ucuz işgücünü kaybetmelerine neden olursunuz! Lütfiye Çam, Kürt halkına yapılan zulmü zerre kadar umursamıyor, KOBİ’lerin ucuz işgücü kaynakları kurumasın diye çırpınıyor.
AKP’nin derdi Ortadoğu’da söz sahibi olmak ve pastadan daha fazla pay kapmaktır. Aynı zamanda savaşı tırmandırarak milliyetçiliği yükseltmek ve bu yolla tektardan tek başına iktidar olmak istiyor. Bunun için dört bir yanımızı kan gölüne çevirmeye dünden hazır. Bu uğurda gerektiğinde iç savaşı körüklemekten de geri durmayacaklar, durmuyorlar. Bu savaştan çıkarı olanlar patronlar ve onların temsilcileridir. Bu haksız savaş bizim savaşımız değil. İşte tam da bu nedenle, ait olduğumuz sınıfın yani işçi sınıfının birliğini, örgütlülüğünü güçlendirmeli ve patronlar için ölmeye de, öldürmeye de karşı çıkmalıyız.
- Meydanlarda Barış ve Demokrasi Talebi Yükseltildi
- Başka Bir Gezegen Gibi
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nden Barış Mitingi Çağrısı
- Omsa Metal Direnişiyle Dayanışma
- Hayat Pahalı Değil Ücretlerimiz Düşük!
- Derbide Yeni Sezon Yaklaşıyor!
- KESK’ten “Gazze’de Kıtlık Yaşanıyor” Protestosu
- Digel Tekstil İşçilerinin Hak ve Onur Mücadelesi Devam Ediyor
- 17 Ağustos Depreminin 26’ıncı Yılı: Deprem Değil Yağmacı Düzen Öldürüyor!
- Evrensel Gazetesine Silahlı Saldırı
- Vergi Sorunu
- Kötü Çalışma Koşullarına ve Sendikal Baskılara Karşı İşçiler Mücadele Ediyor
- İşyerinde Gelen Ölümler
- 3 Pişi ve Sabrın Ödülü
- Yas Tutmuyoruz, Mücadele Ediyoruz!
- Bu Bataklıktan Birlikte Çıkmalıyız!
- KESK Taleplerini Duyurmak İçin Alternatif TİS Masası Kurdu
- “Faizi Kim Uyguluyor, Bunu da Desene!”
- Hiroşima’dan Gazze’ye Umut İşçi Sınıfının Örgütlü Mücadelesinde
- Kamu İşçilerine Sefalet Protokolü
Son Eklenenler
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...
- Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
- Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...
- Mücadele örgütümüz UİD-DER’in saflarında yer almış her işçi kardeşimizden, çoğu zaman övgü dolu sözler duyarız. Bu sözler tesadüf değil, UİD-DER’in sınıf mücadelesinin tarihsel deneyimlerinden süzülüp gelen mücadele kültürünün bir sonucudur. Ben de...
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...