Buradasınız
Savaşın Kazananı Sermaye, Kaybedeni Emekçilerdir
İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER, Üçüncü Dünya Savaşının alevlerinin giderek daha da yaygınlaştığı, Ortadoğu’nun kan gönlüne döndüğü, binlerce işçinin, emekçinin emperyalist savaşlarla katledildiği şu günlerde; yürüyen emperyalist savaşa dikkat çekmek, alınması gereken tutumu ortaya koymak için pek çok bölgede etkinlikler, seminerler düzenliyor. Bu kapsamda “İşçiler Savaşa Karşı” konulu etkinlikler devam ediyor. 3 Nisan Pazar günü çeşitli UİD-DER temsilciliklerinde gerçekleştirilen etkinliklere pek çok sektörden yüzlerce işçi katıldı.
Etkinlikte Birinci Dünya Savaşı’ndan günümüze emperyalist savaşların nasıl çıkarıldığına ve milyonlarca işçinin milliyetçiliğin kışkırtılmasıyla nasıl bu savaşa ikna edildiğine dair çok çarpıcı noktalara değinildi. Bandolarla, marşlarla cephelere gönderilen askerlerin çok geçmeden savaşın gerçek yüzüyle karşılaştıkları, savaşın oyun olmadığı ve aslında egemenlerin çıkarları için ölüp öldürdükleri dile getirildi. Ancak Rusya’daki işçi devrimiyle, savaş cehenneminin ortasında derin bir umutsuzluğa düşen milyonlarca insanın yüreğinde o günlerde yeniden umutlar yeşerdi. Rus işçi sınıfının başardığı işçi devrimiyle cephelerde askerler kendi sınıf kardeşlerine silah doğrultmayı reddettiler. Birbirlerine kardeşlik elini uzattılar. Egemenlerin yüreğine düşen devrim korkusuyla savaşı bitirmek zorunda kaldıkları anlatıldı.
Sunumda izletilen görüntüler, seslendirilen ezgiler, okunan şiirlerle işçilere savaşın dehşeti ve 1. Dünya Savaşını bitiren Ekim Devriminin görkemi aktarıldı. Cephelerde kardeşleşen ve birlikte Noel kutlayan askerlerin ailelerine mektupları, emperyalist savaş yüzünden yok olup giden bir kuşağın acılı isyanı etkinliğe gelen işçilerin yüreğine işledi.
Etkinliğin en çarpıcı bölümlerinden birini birinci emperyalist paylaşım savaşında Osmanlı İmparatorluğu’nun durumuna ve yaşananların bugünle bağına ilişkin anlatılanlar oluşturdu. Birinci Dünya Savaşı öncesinde Osmanlı İmparatorluğu’nu savaşa iten egemenlerin Sarıkamış gibi felaketlere neden oldukları, halkları birbirine düşürüp onulmaz acılar yaşattıkları anlatıldı. Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olan Osmanlı İmparatorluğu egemenlerinin savaş macerası, milyonlarca emekçinin ölümüne neden oldu. O günün Enver, Talat ve Cemal paşaları gibi bugün de savaş çığırtkanlığı yapan egemenler var ve bu egemenler Türkiye’yi savaş cehenneminin içine çekmeye devam ediyorlar. Dolayısıyla savaş tehlikesi işçi sınıfı için son derece güncel ve yakıcı bir tehlikedir.
Tepkiler
Mersin’de etkinliğe pek çok sektörden işçilerin yanı sıra liman işçileri, işten atılan Şişecam işçileri, üniversite öğrencileri ve meslek lisesi öğrencileri katıldı.
Etkinlik sonrasında sohbet eden işçiler; videolardan, şarkılardan ve şiirlerden çok etkilendiklerini belirttiler. Bir liman işçisi “savaş ölüm demektir diyorlar, ama hep yoksullar, işçiler, işçilerin çocukları ölüyor. Patronlar ve onların ailelerine bir şey olduğu yok. Bu bile bu savaşın bizim savaşımız olmadığını, patronların savaşı olduğunu gösterir. Neden patronlar için kan dökelim ki?” diyerek duygularını dile getirdi.
Bir meslek lisesi öğrencisi de “bize tarih derslerinde hiç bunları anlatmıyorlar. Bizim asıl tarihimizi ben bugün öğreniyorum, savaşın ne demek olduğunu da bugün öğreniyorum” dedi.
Sefaköy’de etkinliğin ardından sohbet eden işçiler çok duygulandıklarını, anlatılanların çok faydalı olduğunu ve bundan sonra çalışmalara etraflarındaki insanları da çağıracaklarını söylediler. Etkinliğe katılan işçi-öğrenciler insanları savaşa hazırlamaya çalışanlara inat emekçilerin bakması gereken pencereyi gösterdiği için etkinliği çok anlamlı bulduklarını dile getirdiler. İşçi ve emekçilerin umutsuz olmaması gerektiğini söyleyen bir işçi, birlik olup mücadeleyi güçlendirmenin önemini vurguladı.
Gebze’de etkinliğe metal, gıda, petrokimya hizmet gibi sektörlerden işçiler katıldılar. Etkinliğin ikinci bölümündeyse etkinliğe katılan işçiler, etkinliğe dair, emperyalist savaşlara ve bu savaşların nasıl son bulacağı üzerine anlamlı sohbetler gerçekleştirdiler. Özellikle kadın işçiler, egemenlerin kendilerinden evlatlarını feda etmelerini istemelerine tepki gösterdiler. Patlayan bombaların, artan “terörün” aslında yürüyen savaşın parçası olduğunu ifade ettiler.
Savaşları egemenler çıkarır ancak savaşın tüm acılarını işçiler ve yoksullar çeker. Bu haksız savaşlar biz işçilerin savaşı değildir. Yoksul halklar düşman değil sınıf kardeşlerimizdir. Egemenler bugün de çeşitli yollarla bizleri kendi çıkarları için ölüp, öldürmeye hazırlıyorlar. Emperyalist savaşın ateşi Ortadoğu’da işçileri ve yoksulları yakmaya devam ediyor. Ancak biz işçi ve emekçiler olarak geçmişin bu acılarından dersler çıkarmalı, egemenlerin oyununu bir kez daha bozmalıyız. Bu haksız savaşlarda yitip gitmemek için mücadele etmeliyiz.
- 7 Ekim’in Birinci Yılı: Emperyalist Savaş Büyüyerek Devam Ediyor
- Ukrayna Savaşının 2. Yıldönümü: “Emperyalist Savaşa Karşı Mücadeleye!”
- Ukrayna Savaşının İkinci Yılı: Ukrayna’dan Gazze’ye Emperyalist Savaşa Hayır!
- Filistin ve Ortadoğu’da Emperyalist Savaş Yangını Devam Ediyor
- Bütçe Holdinglere Akıyor, Holdingler Savaştan Besleniyor!
- Milyonlar Meydanlarda Filistin Halkıyla Dayanışmayı Büyütüyor
- Emperyalist Savaşa Karşı İşçilerin Uluslararası Dayanışmasının Önemi
- Savaş ve Biz İşçiler
- Akan Kan Bizim de Kanımızdır!
- Filistin Halkıyla Dayanışma Büyüyor: Emperyalist Savaşa Hayır!
- Japon Doro-Çiba Sendikasının Filistin Sendikalarına Yanıtı
- Filistin Sendikalarının UİD-DER’in Mesajına Yanıtı
- Türkiye’de ve Dünyada Filistin Halkıyla Dayanışma Eylemleri: “Savaşı Durdurun!”
- Savaş Emekçiler İçin Yıkım Demektir! Savaşa Hayır!
- Haksız Savaşlar Memleket Sormaz!
- Haksız ve Emperyalist Savaşlara Hayır Diyoruz!
- Emekçiler Haykırdı: Rusya Elini Ukrayna’dan Çek! NATO’nun Genişlemesine Hayır!
- İşçi Sınıfının Tek Güvencesi Örgütlü Gücüdür!
- Emekçiler Haksız Savaşlara Hayır Diyor!
- Emperyalist Savaş Emekçiler İçin Yıkımdır! Ukrayna’da Emperyalist Savaşa Hayır!
Son Eklenenler
- DİSK Uluslararası İlişkiler Dairesi Müdürü Kıvanç Eliaçık, NotaBene yayınlarından çıkan “Orta Doğu’da İşçiler ve Sendikal Hareket” kitabı vesilesiyle 22 Eylülde UİD-DER’in konuğu oldu, kitap üzerine güzel bir söyleşi gerçekleştirildi. Ortadoğu ve...
- Patronlar işçi sınıfının sahip olduğu en küçük hak kırıntılarını bile yok edip kölelik koşullarını dayatıyor. Saldırıların dozu artıp kapsamı genişledikçe çok daha fazla sayıda işçi sorunlarına çözüm aramaya, birlik olma ve sendikalaşma yolunu...
- Havalar artık soğumaya başladı. Kara kış yavaş yavaş kapımıza doğru geliyor. Kış demek doğalgaz, gıda, elektrik, ulaşım, sağlık derken masraflarımızın katlanması demektir. Bu zorlukları birazcık azaltmak için her evde kışa küçük hazırlıklar...
- Sağlık çalışanları, 10 Ekimde aile hekimlerini ve sağlık çalışanlarını kapsayan sözleşme ve ödeme yönetmeliği taslağına tepki göstermek için bir araya geldiler. SES İstanbul Şubeleri, İstanbul Tabip Odası, İSTAHED, Birlik ve Dayanışma Sendikası,...
- İstanbul Çatalca’da Polonez işçilerinin haklı mücadelesi sürüyor. İşçiler ellerinden alınmak istenen hakları için direniyor ama karşılarında polisi buluyorlar. Polisi, emniyet müdürü, müftüsü yine patrona hizmet ediyor, kimin yanında olduklarını...
- 10 Ekim 2015 tarihinde DİSK, KESK, TMMOB ve TTB ile çeşitli emek örgütleri ile on binlerce işçi ve emekçinin katılımıyla gerçekleşen “Emek, Barış ve Demokrasi” mitinginde IŞİD tarafından tertiplenen saldırı sonucu 104 insanımızı kaybettik, yüzlerce...
- 10 Ekim 2015 tarihinde sendikalar, meslek örgütleri ve demokratik kitle örgütleri tarafından Ankara’da düzenlenen barış mitingine IŞİD’in bombalı saldırısı sonucu hayatını kaybedenler, katliamın 9. yılında anıldı. Ankara’da 10 Ekim Barış Derneğinin...
- İşçi ve emekçiler olarak zorlu günlerden geçiyoruz. Fakat tabiri caizse bunlar daha iyi günlerimiz. Türkiye ve dünyadaki gidişat içine itildiğimiz sorunlar yumağının büyümeye devam ettiğini gösteriyor. Mesela İsrail’in tüm dünyanın gözleri önünde...
- Enflasyon karşısında eriyen ücretlere yapılan zamların sınırlanması, emeklilik yaşının ve prim gün sayısının yükseltilmesi, iş güvencesinin ve kıdem tazminatının ortadan kaldırılması… Bunlar, Türkiye’yi yöneten rejimin orta vadeli programında yer...
- DİSK, 9 Ekimde Genel Merkez binasında düzenlediği basın açıklamasında Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmasını ve sendikal hakların önündeki engellerin kaldırılmasını talep etti. Açıklamayı DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu yaptı. Sendikalaşan...
- Çerkezköy’de bulunan Elba Bant fabrikasında grev devam ediyor. Petrol-İş Sendikasında örgütlü işçiler, toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 25 Eylülde grev demişlerdi. UİD-DER’li işçiler 6 Ekimde grevci işçilere bir dayanışma...
- 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail devletinin Filistin’de yürüttüğü savaş ve katliam büyüyerek devam ediyor. Savaşın alevleri Lübnan’a da sıçradı. İsrail ve diğer emperyalist devletlerin niyeti bu alevleri daha da büyütmek, Ortadoğu’da yoksul...
- Anladık ki korkacak bir şey yokmuş. Bize zaten en kötüsünü layık görmüşler. Sosyal hak yok, maaş ortalamamız asgari ücretin bin-iki bin lira üstü. Bize bunu layık görenler bu paralarla bir hafta yaşayamaz. Şimdi grevdeyiz, hiç pişman değiliz.