Buradasınız
Sen Kimin Temsilcisisin?
Adana’dan UİD-DER’li işçiler

Adana’dan UİD-DER’li işçiler olarak fabrikaların önlerinde işçilere İşçi Dayanışması bültenimizi dağıtmaya, işçilerle sınıfımızın sorunları üzerine konuşmaya devam ediyoruz. Birkaç gün önce gittiğimiz bir fabrikada yaşadığımız, işçilerin patronlar sınıfına karşı mücadele ederken, aynı zamanda sendika bürokratlarına ve çıkarlarını bürokrat sendikalarda gören sözde işçi temsilcilerine karşı da mücadeleye girişmelerinin kaçınılmazlığını gösteren acı bir olaydır.
Gittiğimiz fabrikada bir taraftan bültenlerimizi işçilere verip sohbet ederken, diğer yandan “Düşük Ücretlere Uzayan İş Saatlerine ve Taşeronlaştırmaya HAYIR” kampanyamızdan bahsediyor ve kampanya bildirilerimizi dağıtıyorduk.
Birinin, bir arkadaşımızın fotoğrafını çekmeye çalıştığını gördük ve duruma müdahale ettik. Kim olduğunu, fotoğraf çekmek için kimden izin aldığını sorup fotoğraf çekmesini engelledik. Kendisinin fabrikada işçi temsilcisi olduğunu söyledi. Bu fabrikada bir sorun olmadığını, bu fabrikanın sendikalı bir fabrika olduğunu, sendikasız fabrikalara gitmemiz gerektiğini ve hatta bültenimizde ÜLKER firması hakkında, onu kötüleyen haberler çıktığını söyledi. Kim olursa olsun bize müdahale edemeyeceğini, hangi fabrikaya gidip gitmeyeceğimize bizim karar vereceğimizi, ayrıca ÜLKER hakkında çıkan haberin de yalan olmadığını ve bizzat oradaki işçilerle görüşülerek yapıldığını söyledik. Sorun olmadığını söylediği fabrika, taşeron çalışmanın da olduğu ve işçilerin düşük ücretlere çalıştığı bir fabrika. Eğer işçi temsilcisiyse, UİD-DER gibi bir işçi örgütüne bu şekilde yaklaşamayacağını, UİD-DER’in işçiler tarafından kurulmuş ve işçilerin patronlara karşı birleşik mücadelesini savunan bir örgüt olduğunu söyledik. Kendini işçi temsilcisi olarak tanıtan bu patron temsilcisi “burada dağıtamazsınız” dediyse de işçiler ona aldırmadan bülten ve bildirilerimizi almaya devam ettiler. İşçiler servislere bindikten sonra yere atılmış bir tane bildiri ve İŞÇİ DAYANIŞMASI bülteni bile görmememiz, bu patron yalakası sözde işçi temsilcisine verilen iyi bir yanıttır. Biz fabrikalara gitmeye, işçilerle sorunlarını paylaşıp UİD-DER’in fikirlerini ve mücadele deneyimlerini onlara taşımaya devam edeceğiz. Ne var ki bu yaşadığımız olay, işçilerin sendika bürokratlarına karşı verdiği mücadelenin daha aşağılardan, gerçek işçi temsilcileri seçmekten geçtiğini göstermiştir.
Çayınız, Yemeğiniz Benden!
Son Eklenenler
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...
- Türkiye’de siyasal gelişmelerin hızlandığı, her bakımdan zorlu, her bakımdan ağır bir süreçten geçiyoruz. İşçi ve emekçiler, emekliler, gençler olarak enflasyonun hız kesmesini, hayat pahalılığının son bulmasını, geçim derdinin hafiflemesini...
- Sosyal medya platformlarında her gün yeni bir trend beliriyor, insanlar yeni bir akımın peşinden koşturuluyor. Dün “lokma dünyası”, yakın zamanda “Dubai çikolatası” peşinde koşan insanlar, yarın farklı bir yiyecek ya da akımla tüketim sarmalına...
- Toplumun itirazının güçlenmesi, işçi sınıfının kendi talepleriyle, kendi örgütleriyle, kendi mücadele yöntemleriyle sahneye çıkmasıyla mümkün olabilir. Bunun yolu işçi sınıfının sendikal ve siyasal örgütlülüğünün, bilinç düzeyinin ve dolayısıyla...