Buradasınız
Sendika Hakkının Gaspına Hapis Cezası

Gaziantep Büyükşehir Belediye şirketi Gazi-Ulaş’ın yöneticilerine sendikal hakları engelleme suçundan 11 ay 7 günlük hapis cezası verildi. Şirket yöneticileri Tüm Taşıma İşçileri Sendikası (TÜMTİS) üyesi otobüs şoförlerini tehdit ederek sendikadan zorla istifa ettirmişti. Kötü çalışma koşulları ve düşük ücretlere karşı örgütlenme mücadelesine girişen otobüs şoförleri, 2003 senesinde TÜMTİS bünyesinde örgütlenmiş ve ilk toplu sözleşmelerini yapmışlardı. Belediye ve şirket yöneticileri ise ilerleyen süreçte işçilerin örgütlülüğünü dağıtmak için taşeron şirketleri kullanmak dâhil türlü yöntemler denemişlerdi.
TÜMTİS’ten yapılan açıklamaya göre sendika üyesi şoförler 2016 yılında belediye ve şirket yöneticilerinin baskılarıyla karşı karşıya kaldı. Baskılara karşı koyan TÜMTİS üyelerinin bir kısmı işten çıkarılırken, bir kısmının ise e-devlet şifreleri ellerinden alınarak başka bir sendikaya (Hak-İş’e bağlı Öz Taşıma İş’e) üye yapıldı. Yasal yetkiyi eline alan Öz Taşıma İş’in imzaladığı toplu sözleşmeyle kazanılmış hakları geriye götürülen işçiler, Öz Taşıma İş Sendikasından istifa ederek tekrardan TÜMTİS’e üye olmaya başladılar. Gazi-Ulaş yöneticileri ise istedikleri sendikaya geçmek isteyen işçileri tehdit etti.
Bir yanda işyerinde sendikal mücadele bir yandan da hukuk mücadelesi yürürken açılan davalar işçilerin ve sendikanın lehine sonuçlandı. Hapis cezasının çıktığı mahkeme kararında; sanıkların yaklaşık 600 kadar işçiye baskı ve tehdit uygulayarak TÜMTİS sendikasından ayrılmaya, Öz Taşıma sendikasına üye olmaya zorladıkları, kabul etmeyen 23 müştekiyi işten çıkardıkları “mahkememizce sabit görülmekle sanıkların üzerine atılı sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi suçunu işlediği” ifadelerine yer veriliyor. Gaziantep 29. Asliye Ceza Mahkemesi aynı zamanda Öz Taşıma İş yöneticisi de olan işveren temsilcileri Halil İbrahim Kaya ve Recep Tokat’ı hapis cezasına mahkûm etti. Öte yandan hükmün açıklanmasını ise yöneticilerin 5 yıl süreyle başka bir suç işlememesi kaydıyla geri bıraktı!
TÜMTİS sendikasından yapılan açıklamada şöyle denildi: “Gazi-Ulaş’ta, işverenin haksız ve hukuksuz uygulamalarına ve hak gasplarına karşı işçilerle birlikte mücadeleden hiçbir zaman vazgeçmedik. Sendikamız, Gazi-Ulaş işçilerinin yuvası olmaya, sorunlarını çözüme kavuşturmak için çaba sarf etmeye devam ediyor. Sendikal haklar için mücadeleye devam etmekte kararlıyız.” Zorluklara karşı yılmadan örgütlenen ve sendikalaşma hakkını kullanan Gazi-Ulaş işçileri, sendikalarıyla birlikte baskı ve tehditlere boyun eğmeyerek mücadeleden vazgeçmedi ve bu mahkeme kararının alınmasını sağladı.
Peru’da Darbeye Karşı Genel Grev
- Şimdi Daha Fazla Birleşerek ve Örgütlenerek Mücadeleyi Büyütme Zamanı
- Barutçu Tekstil İşçilerinden Direnişin 200. Gününde Açıklama
- Eğitim-Sen: Eşit İşe Eşit Ücret, Gerçek Bir Meslek Kanunu ve Grevli Toplu Sözleşmeli Sendika Hakkı
- Maya Mekanik’te İşçiler Sendika Hakkı İçin Mücadele Ediyor
- AFP’nin Türkiye Ofisi Greve Çıktı
- Ankara’da Sendika ve Meslek Örgütleri 1 Mayıs Programını Duyurdu
- Gübretaş’ta Grev Kararı Asıldı
- Meslek Örgütlerinden Açıklama: Meslek Hastalıkları Hastaneleri Kapatılmasın!
- İşten Atmalara ve Düşük Zam Dayatmasına Karşı Mücadele Sürüyor
- TEKSİF Gezer Terlik Önünde Eylem Yaptı
- Emek Örgütlerinden 1 Mayıs’ta İstanbul Maltepe’ye Çağrı
- Sendikalar ve Meslek Örgütleri: Yeni Bir Başlangıç İçin 1 Mayıs!
- Mata İşçileri: Biz Bitti Demeden Bu Mücadele Bitmez
- Deştin Köylüleri: Çimentocular Topraklarımızı İşgal Edemeyecek!
- DİSK/Emekli-Sen: “Emeklilerden Demokrasi Düşmanlarına Oy Yok!”
- Kartonsan Grevi Kazanımla Sonuçlandı
- Mata Direnişçisi Kadın İşçiler: Bu Bir Onur Mücadelesi!
- Düşük Zam Dayatmasına İşçiler Mücadeleyle Cevap Veriyor
- Mata Direnişi ve Sermayenin Fıtratı
- Mata İşçileri Direnişlerinin 30. Gününde Ankara’daydı
Son Eklenenler
- İşçi sınıfımızın üç yürek işçisini Haziran ayında kaybettik. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet, 2 Haziran 1970’te Orhan Kemal, 2 Haziran 1991’de ise Ahmed Arif’in güzel yüreği artık atmaz oldu, söylenecek sözleri yarım kaldı. Fakat kalemlerini...
- Ben metal sektöründe çalışan bir işçiydim. İşçiydim diyorum çünkü hakkımızı aradığımız için işten çıkarıldık. İşveren biz işçilerin ve temsilcilerimizin taleplerini karşılamamak için her yola başvuruyordu. Sorunları çözmek bir yana daha fazla baskı...
- Seçimlerden önce siyasi iktidar türlü vaatler sıralamış, 24 Nisan-31 Mayıs tarihleri arasında kullanılan doğalgazın tamamının ve gelecek yıl Mayıs ayına kadar kullanılacak gazın ise ay bazında 25 metreküplük kısmının ücretsiz olacağını duyurmuştu. “...
- İşçi ve emekçileri ilgilendiren tüm alanlarda devasa bir sorunlar yumağı her geçen gün büyüyor. Ama bunlar seçim meydanlarında gündem olmadı. Sorunların üstü milliyetçilikle, hamasetle örtülmeye çalışıldı.
- Yunanistan'da Pire Emek Merkezi’nin çağrısıyla düzenlenen ve binlerce emekçinin, çeşitli sendikalardan temsilcilerin ve işçilerin katıldığı yürüyüşte “iş cinayetleri durdurulsun” denildi.
- Fransa’da Disneyland Paris işçileri artan hayat pahalılığına ve düşük ücretlere karşı ücret artışı ve çalışma koşullarının düzeltilmesi talebiyle 30 Mayısta iş durdurdu.
- İşçi ve emekçilerin ezici çoğunluğu gidişattan endişeli, hoşnutsuz, sorunların çözülmesini, ekonominin düzelmesini istiyor. Ama öte yandan çok sayıda işçi ve emekçi sorunlarımızın kaynağında olan, hoşnutsuzluğumuzun nedeni olan mevcut iktidara oy...
- İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı bir şirkette çöp işinde çalışan bir işçiyim. Dışarıdan bakıldığında, belediyede çalıştığımız için, insanların gözünde güzel bir işimiz var gibi algılanıyor ve sohbetlerde de dile getiriliyor. Ama işin iç yüzü...
- Bağımsız Maden İş Sendikası Genel Başkanı Gökay Çakır ve sendika yöneticileri Soma Yeni Anadolu Madencilik’te üyelerine yönelik baskı, mobbing ve EYT kapsamındaki ayrımcılığa karşı maden önünde açıklama yapmak istediler. Ancak jandarma tarafından...
- Zorlu bir seçim sürecini geride bıraktık. Seçim sonuçlarının olumsuz etkilerini asıl olarak önümüzdeki dönemde yaşayacağız. Ancak şimdiden toplumun çoğunluğunda giderek baskın hale gelen bir duygunun açığa çıktığını görüyoruz: Umutsuzluk. Tek adam...
- Toplum örgütsüz olsa bile kendisi örgütlü olan bir işçi umutsuzluğa düşmez. Umutsuzluğun panzehirinin örgütlülük olduğunu, sadece istemekle baskı ve zorbalığın son bulmayacağını, bunun için sorumluluk almak ve mücadele etmek gerektiğini bilir....
- İnsanların, toplumların bir tarihi vardır, sınıfların da öyle. Ve bu tarih geleceğe yürürken o sınıflara yol gösterir. Dünya işçi sınıfının bir parçası olan Türkiye işçi sınıfımızın tarihi de bugüne ve geleceğe ışık tutan, unutulmaması gereken...
- Ben 1 Mayıs’a UİD-DER’le katılan gençlerden biriyim. Gençlerin artık seslerini duyurmaya ihtiyacı var. Sesimizi boğmaya çalışanların tuzaklarını aşıp, hiçlik duygusundan çıkıp değişimin öznesi olmak istiyoruz. 1 Mayıs’ta yaşadığımız coşkuda bunu...