Buradasınız
Sömürüsüz Dünya Özleminin Yeşerdiği Gün: 1 Mayıs!
Sefaköy’den bir işçi

Dünya işçi sınıfı 130 yıldır 1 Mayıs günü tek yürek olup alanlara çıkıyor. Taleplerini haykırıyor, bu düzene karşı öfkesini meydanlara taşıyor. O gün dünyayı omuzlarında taşıyanlar patronların düzeninin nasıl alaşağı edilebileceğinin umudunu yüreklerinde, zihinlerinde taşıyor. Asya’dan Avrupa’ya, Afrika’dan Amerika’ya kadar her renkten, her milletten işçi, kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla alanları dolduruyor.
Ekonomik krizin derinleştiği bu dönemde, dünya işçi sınıfının aynı taleplerle meydanlara aktığı, sloganlar attığı bir gündür 1 Mayıs. O gün işçi sınıfı olarak tüm dertlerimizi, sorunlarımızı ortaya döker, ortaklaştırırız. Sonra da dertleri, sorunları olanların ne kadar kalabalık olduğunu görürüz. Ardından şu soruyu sorarız: “Biz işçiler olarak milyarlar kadarsak ve kapitalizme karşı aynı öfkeyi taşıyorsak neden bu düzeni yıkıp yeni bir dünya istemeyelim?” İşte bu umudun canlanması patronların korkulu rüyası olur ve bu umudun yeşermesini istemezler. Çünkü onlar, işçi sınıfı denilen bu koca devin uyandığında düzenlerini nasıl alaşağı edebileceğini gayet iyi bilir. O nedenle gerek 1 Mayıs’ın kutlanmasını engellemek gerekse 1 Mayıs’ı özünden koparmaya çalışırlar. Ama işçilerin yaşadıkları sorunlar büyüdükçe 1 Mayıs, işçilerin yüreğinde ve beyninde daha fazla anlam kazanıyor.
Biz UİD-DER’li işçiler, dünya işçi sınıfının bir müfrezesi olarak alanlara çıkıp tam bir işçi korteji disipliniyle yürüdük. Bizler uluslararası işçi sınıfının çıkarlarına uygun olan, kendimize yakışan neyse onu yaptık. Bizleri alanlarda gören diğer işçi kardeşlerimiz işçi disiplinimizi, örgütlülüğümüzü takdir ettiler. Ne mutlu ki UİD-DER’liyiz.
Sağlıklı Ticaret Rantı
Son Eklenenler
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/