Buradasınız
Tekel İşçileri İstanbul ve İzmir’de Türk-İş’i İşgal Ettiler
Tekel işçileri İstanbul ve İzmir’deki Türk-İş bölge temsilciliklerini işgal ettiler. 24 Mayısta Gümüşsuyu’nda bulunan Türk-İş 1. Bölge Temsilciğini işgal eden Tekel işçileri, bugün de İzmir’deki 3. Bölge Temsilciliğini işgal ettiler. Direnişte olan Esenyurt Belediyesi işçileri, itfaiye işçileri, İSKİ işçileri ve UPS işçileri de İstanbul’da Tekel işçilerine destek veriyorlar. İzmir’de ise Türk-İş temsilciliğini işgal edenlerin tamamını kadın Tekel işçileri oluşturuyor.
İşçiler, “Sorumsuz Türk-İş Yönetimi ve Mustafa Kumlu İstifa” ve “İşçiler Ölüyor Sendikalar Susuyor. 26 Mayısı Satan Türk-İş’ten Hesap Soracağız” yazan pankartlar açtılar. İşçiler 26 Mayısta yapılması kararlaştırılan genel grevin iptal edilmesini protesto ediyorlar. Türk-İş’e bağlı sendikalar, şube başkanları ve demokratik kitle örgütleri de Tekel işçilerinin eylemine destek veriyor. Eylemde şu sloganlar öne çıkıyor: “Kumlu İstifa”, “Her Yer Tekel, Her Yer Direniş”, “Sendikalar Göreve, Genel Greve”, “Maden İşçisi Ölümsüzdür”, “Kahrolsun Sendika Ağaları”, “Satılık Sendika İstemiyoruz”.
Hatırlanacağı üzere, Tekel işçilerinin Ankara’daki eylemi sürerken 22 Şubatta bir araya gelen Türk-İş, DİSK, KESK ve Kamu-Sen konfederasyonlarının başkanları 26 Mayısta genel iş bırakma kararı almışlardı. 4/C’nin iptal edilmesi dâhil olmak üzere bir dizi talep sıralayan sendika konfederasyonları, 26 Mayısa kadar bu talepler yerine getirilmediği takdirde üretimden gelen güçlerini kullanacaklarını ve genel bir iş bırakma eylemi yapacaklarını açıklamışlardı. 4/C’ye karşı mücadele yürüten Tekel işçileri, direnişlerinin başarıya ulaşması için sendikaların genel grev yapması yönünde basınç oluşturuyorlardı. Sendika bürokrasisi ise bazı göstermelik eylemlerden sonra ipe un serdi. Tekel işçilerinin direnişi sürüyorken ve sorunlar olduğu gibi ortada duruyorken, aylar sonrası için, yani 26 Mayısta genel iş bırakma kararı alınması da aslında bunun bir ifadesiydi. Gelinen aşamada ise, sendika bürokratları bu bir günlük iş bırakma kararından da vazgeçmiş bulunuyorlar. Bir günlük iş bırakma kararı tümüyle sembolik olan “bir saatlik iş bırakma” eylemine dönüştürülmüş durumda. 26 Mayısta yapılacak genel grevin amacı aşağıdaki taleplerin karşılanmasını sağlamaktı:1. Başta 4/C olmak üzere güvencesiz ve kuralsız tüm istihdam uygulamalarından vaz geçilmesi ve bu alandaki yasal düzenlemelerin değiştirilmesi; iş güvencesinin çalışma yaşamında temel bir hak olarak uygulanması; geçici işçiliği bir kölelik düzeni olarak yaygınlaştıran ve kamuoyunda “kiralık işçilik” olarak bilinen düzenlemeyi yasalaştırma girişimlerinden tümüyle vaz geçilmesi; Taşeronlaştırmaya son verilmesi.
2. Çalışma hayatını düzenleyen yasaların ILO ve AB normlarına uyarlanması; çalışanların örgütlenmesinin önündeki engellerin kaldırılması; kamu çalışanlarının grevli toplu sözleşmeli sendika hakkının güvence altına alınması.
3. Gözden geçirilmiş Avrupa Sosyal Şartı’nın 5. ve 6. maddelerine konulan çekincenin kaldırılması.
4. Kıdem tazminatı hakkını ortadan kaldıracak her türlü yaklaşımdan vazgeçilmesi.5. İşçilere ait olan işsizlik sigortası fonunun amacı dışında kullanılmaması.
6. Kriz fırsatçılığı yapılarak emek haklarının gasp edilmemesi.
7. Asgari ücretin “insanca yaşamaya yeterli ücret” olarak belirlenmesi.
8. Çalışma hayatının sözleşme biçimleri, çalışma süreleri ve ücret yönünden insan onuruna yakışır iş temelinde düzenlenmesi için gerekenlerin yapılması.
9. İş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin iş cinayetlerini de önleyecek şekilde yasal güvenceye kavuşturulması.
10. Sağlık hakkının temel insan hakkı kapsamında değerlendirilerek uygulamadaki katılım ve katkı payından vazgeçilmesi.
11. Hükümetin çalışma hayatıyla ilgili tüm konularda sendikaların görüş ve önerilerini dikkate alması ve bu doğrultuda etkin girişimde bulunması.
12. Uygulanacak ekonomik politikaların sermayeye kaynak aktarımı yerine emekçiler için istihdam yaratacak yatırımlara yönlendirilmesi.
- SES: Sağlıkta Ticaret Ölüm Demektir!
- İşçiler, Kamu Emekçileri, Çiftçiler Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Tokat’tan Diyarbakır’a Maden Şirketlerine Karşı Köylüler Mücadele Ediyor
- Çiftçiler Düşük Fiyat Dayatmasına Karşı Çıkıyor
- 112 Acil Sağlık Çalışanlarından Eylem
- Tüm Emeklilerin Sendikası: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- Mersin Dizge Okulu Öğretmenleri Kazandı!
- Mersin Dizge Okulu Öğretmenleri Düşük Ücretlere Karşı Eylem Yaptı
- Manisa Gördes’te Madene Karşı Direniş Nöbeti Sürüyor
- Özel Sektör Öğretmenleri Hakları İçin Eylemde
- Bursa ve İzmir’de İşten Atma Saldırılarına Karşı Eylemler
- Hak Gasplarına Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- IFFCO Türkiye Fabrikasında Sendika Düşmanlığı
- Sendikalaşma Hakkı Engelleniyor, İşçiler Mücadele Ediyor
- Belediye ve Sağlık İşçileri Haklarını İstiyor
- Antep’ten Ankara’ya İşçilerin Mücadelesi Sürüyor
- Durak Tekstil’de Sendikalaşan İşçiler İşten Atıldı
- Düşük Zam Dayatmasına ve Sendika Düşmanlığına Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Tersane İşçileri Düşük Ücret Dayatmasına Karşı Eylemlerini Sürdürüyor
Son Eklenenler
- DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan ile Genel-İş Sendikası Mersin Şube Başkanı ve DİSK Çukurova Bölge Temsilcisi Kemal Göksoy’un 26 Kasımda sabaha karşı bir ev baskınıyla gözaltına alınmaları üzerine DİSK...
- Türkiye’deki grev ve direnişlere her geçen gün yenileri eklenirken işçilerin mücadelesi dayanışmayla büyüyor. Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmelerinin özelleştirilmesine karşı işçilerin başlattığı direniş devam ediyor. Genel Maden İşçileri...
- 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Gününde her yıl olduğu gibi bu yıl da emekçi kadınlar alanları doldurdu. Dünyanın dört bir yanında olduğu gibi Türkiye’de de kadınlar onlarca kent ve ilçede protesto yürüyüşleri, nöbet eylemleri...
- Yunanistan’da 20 Kasımda pek çok sektörden on binlerce işçi genel greve çıktı. Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu (GSEE) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (ADEDY) çağrısıyla gerçekleşen grevle birlikte 70 şehirde protesto...
- Ankara’dan UİD-DER’li işçiler olarak özelleştirmeye ve hak gasplarına karşı eyleme geçen Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmesi işçilerini eylem alanlarında ziyaret ettik. 20 Kasımda maden işçileri iş bırakarak direnişe başlamış, ardından...
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...