Buradasınız
Türk-İş’ten Direniş Ziyareti

Türk-İş’e bağlı TÜMTİS’e üye oldukları için işten atılan 9 DHL Express işçisinin direnişi sürüyor. 171 gündür işe geri dönme mücadelesi veren DHL Express işçileri, İstanbul/Güneşli’de bulunan Genel Müdürlük binası önüne kurdukları direniş çadırında tüm olumsuz koşullara rağmen kararlı bir duruş sergiliyorlar. Direniş alanına yapılan ziyaretlerle moral bulan işçiler, tüm sınıf kardeşlerini dayanışmaya çağırıyorlar.
3 Ocak Çarşamba günü Türk-İş heyeti, DHL Express işçilerini ziyaret etti ve işyeri önünde basın açıklaması gerçekleştirildi. Türk-İş Marmara Bölge Temsilcisi, Türk-İş’e bağlı sendikaların İstanbul Şube Başkanları, farklı işkollarından sendikalı işçilerin katıldığı basın açıklamasına Kod-A direnişçileri, çeşitli demokratik kitle örgütleri ve UİD-DER destek verdi. “DHL Ekspress’de İşçi Kıyımına ve Sendika Düşmanlığına Son!” pankartının açıldığı basın açıklamasında “Atılan İşçiler Geri Alınsın”, “Yaşasın Sınıf Dayanışması!” sloganları atıldı.
Türk-İş İstanbul Şube Başkanları adına açıklama yapan Bölge Temsilcisi Adnan Uyar, örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılmasını istediklerini belirtirken 171 gündür direnişte olan DHL Express işçilerinin işlerine iade edilmesi talebini yineledi. Konuşmasında asgari ücretin vergi dışı bırakılması ve TÜİK’in açıklamış olduğu 1893 liralık rakama yükseltilmesi gerektiğini belirten Uyar, yayınlanan son KHK’daki taşeron düzenlemesine de değindi. Uyar, söylenenin aksine kamuda on binlerce işçinin taşeron çalışmaya devam edeceğini dolayısıyla “kamuda taşeron bitti” demenin doğru olmadığını dile getirdi.
Uyar’ın ardından TÜMTİS Genel Başkanı Kenan Öztürk bir konuşma yaptı. Direniş sürecine kısaca değinen Öztürk, DHL Express işçisinin sendikasıyla birlikte kararlı bir şekilde direndiğinin altını çizdi. İşten atılan işçilere bir an önce işbaşı yaptırılması ve sendikalı çalışma hakkına saygı gösterilmesi gerektiğini ifade etti. Öztürk, sendikalarının da üye olduğu Uluslararası Taşıma İşçileri Federasyonu ITF’in, işçilerin taleplerinin karşılanması için küresel eylem kararı aldığını açıkladı. Dünya çapındaki DHL işyerlerinde çalışan işçilerin ortak eylemlere girişeceğini duyuran Öztürk, işçilerin gücü karşısında patronların geri adım atacağından emin olduklarını aktardı. Yapılan basın açıklamasının ardından Türk-İş heyeti aynı bölgede bulunan Kod-A direnişine de dayanışma ziyaretinde bulundu.
- İşçiler Sendika Düşmanlığına Karşı Mücadele Ediyor
- Omsa Metal İşçileri Sendika Hakları İçin Direnişte
- Cam İşçileri Grevde, İzBB İşçilerinin Direnişi Sonuç Verdi
- Sefalet Zammı Dayatmasına, İşten Atmalara Karşı İşçi Mücadeleleri
- Soygun Değil de Ne?
- İzmir’de Grevci İşçiler Sefalet Dayatmasına Hayır Dedi
- DYO Boya Grevi Kazanımla Sonuçlandı
- İşçiler, Emekliler Sefalet Dayatmasına Karşı Mücadeleyi Büyütüyor
- Buca Belediye İşçilerinin Anlattıkları
- Çiğli Belediyesinde İşten Atılan Kadın İşçilerin Mücadelesi Sürüyor
- Kamu Emekçileri, Öğretmenler, İşçiler Mücadele Ediyor
- Polonez İşçilerine Selam Olsun
- Bize Ekmek Yoksa Size Pasta Yok!
- Buca Belediyesi İşçileri Ücret Gaspına Karşı İş Bıraktı
- Hak Gasplarına ve Sendikal Baskılara Karşı İşçi Mücadeleleri
- Reckitt İşçilerinin Grevi Kararlılıkla Sürüyor
- İzmir Belediye İşçilerinin Grevi Bitti Ama Grev Nefreti Bitmedi
- Bayramın Üçüncü Gününde KRT İşçileriyle Dayanışma
- KRT Çalışanlarından Eylem
- Reckitt Benckiser Grevcilerini Ziyaret Ettik
Son Eklenenler
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...
- Biz Gebze’den bir grup UİD-DER’li işçi olarak Omsa Metal direnişini ziyaret ettik. Direnişçi işçilerle sorunlarımız üzerine sohbet ettik.
- Kapitalist sistemin tarihsel krizi, siyasi iktidarın sermaye sınıfının çıkarlarına göre yürüttüğü politikalar biz emekçileri derinden etkiliyor. Açlık sınırı altında kalan sefalet ücretlerine mahkûm edilmiş durumdayız. Bizler insanız, sadece...
- Metal işkolunda grup toplu iş sözleşmesi yaklaşıyor. Bu sözleşme MESS ve metal işkolunda örgütlü bulunan Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında gerçekleşecek. Biz işçiler bir araya geldiğimizde futbol üzerine konuşur, sohbet...
- BM destekli Entegre Gıda Güvenliği Aşaması Sınıflandırması (IPC), Gazze’de yaklaşık 500 bin kişinin yaşadığı yerleşim bölgesinde kıtlık ilan etti. Gazze’de açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. İsrail’in uyguladığı bu soykırımı protesto...
- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, taleplerini iletmek için 22 Ağustosta konfederasyon genel merkez binası önünde toplanarak Cumhurbaşkanlığına yürümek istedi. Kamu emekçilerinin yürüyüşü polis tarafından engellendi. Emekçiler sendika binası önünde...
- Hatay’dan İstanbul’a emekçiler rant uğruna evlerinden, tarım arazilerinden, geçim kaynaklarından ediliyorlar. Hatay Samandağ’da gece vakti alınan acele kamulaştırma kararıyla arazilerine giren ve narenciye ağaçlarını söken iş makinelerini durduran...
- Türkiye’de sayıları 16 milyona yaklaşan emeklilerin büyük bölümü, açlık sınırının altında maaşlarla yaşamaya çalışıyor. Yaşlılık dönemlerini huzur içinde geçirmesi gereken emekliler; temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, kiralarını ödeyemiyor,...
- Jack London’ın 1900’lü yılları resmettiği “Uçurum İnsanları” kitabını geçtiğimiz günlerde, arkadaşlarla birlikte okuduk. Yaşadığımız bazı şeyler nasıl da bu kitapta anlatılanları çağrıştırıyor.
- Hüzünlüsün, biraz durgun, biraz da dalgınsın kardeşim./ Evet ve tabii olmadan, hayat zor bizim için./ Her gün, günün en aydınlık, en sıcak, en soğuk, en kıpır kıpır saatinde/ Kapanmak dört duvar arasına, esaret saatlerine mahkum ve mecbur olmak...