Buradasınız
UİD-DER’le 1 Mayıs’ta Alanlardaydık
Gebze’den işsiz bir işçi
UİD-DER olarak tüm sene boyunca yaptığımız etkinliklerde, sürdürdüğümüz faaliyetlerde olduğu gibi 2009 1 Mayıs’ında da emekçi kardeşlerimizle birlikte alanlardaydık. 1 Mayıs çalışmalarımız aylar öncesinden başlamıştı. 1 Mayıs’a yaklaştığımız günlerde ise çalışmalarımız daha da yoğunlaştı. 1 Mayıs afişlerinin asılması, bildirilerin dağıtılmasıyla, mahallelerde yürütülen hummalı çalışmalarla 1 Mayıs gününe geldik. Sabah erkenden çaylar hazırlanmıştı derneğimizde. Yola çıkmadan önce çaylarımızı içip, sohbetler ederek otobüslerimize doğru yöneldik. Otobüste görevli arkadaşımız, 1 Mayıs’ın önemini anlatan bir konuşma yaptı ve sloganlarımızı hep birlikte haykırdık.
Kortejimizin toplanacağı yere geldiğimizde son hazırlıklarımızı yapıp 1 Mayıs alanına doğru yürümeye başladık. Kortejin düzeni, atılan sloganların içeriği çevreden seyredenlerde hayranlık uyandırıyordu. UİD-DER her zaman olduğu gibi tam bir işçi disipliniyle alandaki yerini almıştı. Yürüyüş sırasında mitinge bireysel olarak gelen işçilerin kortejimize katılması bizleri çok mutlu etti. Kortejimizin en ön saflarında çocuklarımız yer alıyordu. Onların hemen arkasından, çeşitli işkollarından iş elbiseleriyle gelen işçi arkadaşlarımız sıralanıyordu. Kadıköy’deki 1 Mayıs kutlamasında, “TÜSİAD, İMF, Kahrolsun Sermaye”, “Tüm Çalışanlara İş Güvencesi”, “Tüm İşsizlere İş, İşgünü Kısaltılsın”, “Yaşasın 1 Mayıs, Yaşasın Sosyalizm”, “Parasız Ulaşım, Sağlık, Eğitim, Konut” sloganlarımızı hep birlikte haykırdık.
Daha sonra ise Gebze’de yapılacak olan 1 Mayıs mitingine katılmak için yola çıktık. Gebze’ye geldiğimizde tekrar düzenli kortejimizi oluşturarak miting alanına doğru yola koyulduk. Burada da taleplerimizi tüm emekçi kardeşlerimizle haykırdık. Ve bir dahaki 1 Mayıs için şimdiden çalışmaya başladık. Çünkü mücadele sürekli olduğunda başarılı olabilir. Tarih bunu hep göstermiştir, göstermeye de devam edecektir. Tek başına meydanlara çıkmak değil, bunun öncesinde çalışma yürütmek ve örgütlenmek çok önemlidir. Ancak örgütlendiğimizde tüm taleplerimizi hayata geçirebiliriz. Bunun için örgütlü mücadeledeki yerimizi almalıyız.
Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz!
Yaşasın 1 Mayıs, Biji Yek Gulan!
Son Eklenenler
- Topraktan başını güneşe uzatan filiz, meyve veren dal, ana rahminden kopup emekle, sabırla büyütülen çocuk… Yeşeren, serpilip gelişen, bugünden yarına geleceğe dönüşen yaşam… Biz emekçi kadınlar yaşam zahmetsiz, kahırsız, mutlulukla aksın isteriz....
- Burjuva partilerin vekil adayları seçim zamanı bizdenmiş gibi görünüp türlü vaatlerle oyumuzu almaya çalışırlar. Seçim biter bitmez sonraki seçime dek bizi umursamazlar. İşçi ve emekçilerin haklarına saldırı, sermaye sahiplerine kıyak anlamına gelen...
- 57 gündür direnişte olan Polonez işçileri gece ve gündüz fabrika önünde direnerek, polisin baskısına boyun eğmeyerek mücadele ediyor, sendikal haklarının tanınmasını istiyor. Antep’te bulunan Akcanlar Tekstil işçileri de 7’li vardiya sistemi...
- Soma Katliamında sorumluluğu olan ve daha önce yargılanmayan 28 kamu görevlisinin 10 yıl sonra yargılanmaya başlandığı davanın ikinci duruşması 12 Eylülde Soma 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. Sanıklar bir kez daha mahkemeye getirilmezken, sanık...
- 78’liler Hareketi, 12 Eylül askeri faşist darbesinin 44. yılında İstanbul Taksim Kazancı Yokuşunda basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya 20’nin üzerinde kurum temsilcisi ve UİD-DER’li işçiler katıldı. “12 Eylül Tekçi Rejimle İç İçe Sürüyor”...
- İşçi sınıfının genç ve çalışkan evlatları, hepinize sınıfımızın samimi sıcaklığıyla merhabalar. Her birinizin mutlaka duyduğu, gördüğü, alıp okuduğu, hatta belki arkadaşlarınıza da önerdiği kişisel gelişim kitapları üzerine sizlerle hasbihâl etmek...
- Zaman hızla akıp gidiyor. Gündemimiz de aynı hızla değişiyor. Hiç düşündük mü, nasıl oluyor da yaşanan büyük olaylar, felaketler bile çok kısa sürede hiç olmamışlar gibi gündemden çıkıyor? Mesela Haziran ayında Diyarbakır ve Mardin’de çıkan orman...
- 12 Eylül askeri faşist darbesinin üzerinden 44 yıl geçti. Darbeyle hesaplaşamayan Türkiye işçi sınıfı uğradığı hak kayıplarını telafi edemediği gibi yeni kayıplar yaşadı, yaşıyor. Sınıfsal hafızaya vurulan ağır darbe yüzünden 1980 sonrası işçi...
- 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesiyle egemenler geçmişle gelecek arasındaki köprüleri yıkmak, işçilerin mücadele deneyimlerini unutturmak istediler. Toplumu baskı ve şiddetle susturdular, yıllarca sürecek bir karanlığa hapsettiler. Çekilen tüm...
- DİSK’in “Artık Yeter! Geçinemiyoruz! Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet” şiarıyla düzenlediği eylemler devam ediyor. 10 Eylülde Gebze Kent Meydanında gerçekleşen eyleme DİSK’e bağlı sendikalarda örgütlü işçiler, DİSK Yönetim Kurulu, DİSK Birleşik Metal...
- Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe mahallesinde 21 Ağustostan beri kayıp olan 8 yaşındaki Narin, 19 gün sonra yapılan bir ihbar sonucunda, öldürülmüş ve cansız bedeni bir torba içinde dere kenarına bırakılmış olarak bulundu. Narin’in...
- Polisin saldırılarına, Emniyet Müdürünün tehdidine boyun eğmeyen direnişçi Polonez işçileri halaylarla, türkülerle, sloganlarla, dayanışmayla direnişlerini sürdürüyorlar. Tüm emek dostlarını direnişleriyle dayanışmaya çağırıyorlar.
- Hayat pahalılığı, yüksek enflasyon, reel ücretlerin düşmesi işçilerin yaşamını her geçen gün daha da zorlaştırıyor. Siyasi iktidarın ekonomik yıkımın faturasını işçi ve emekçilere kesen ekonomi programları ise sorunlarımızı katlanarak büyütüyor. Bu...