Buradasınız
UİD-DER Çorlu ve Kadıköy’de İşçilerle Buluştu

UİD-DER’in aylardır sürdürdüğü “İş Kazaları Kader Değildir! İşçi Ölümlerini Durduralım!” kampanyası devam ediyor. 8 Eylülde Çorlu ve Kadıköy’de açılan stantlara işçiler büyük ilgi gösterdiler. UİD-DER’in uzmanları ve avukatlarıyla buluşan işçiler, yaşadıkları sorunları anlatıp yardım istediler.
Çorlu: Asgari ücret cenneti ve işçi mezarlığı!
Büyük bir sanayi kenti olan Çorlu’da “İşçi Ölümlerini Durduralım” demek için 8 Eylülde standımızı kurduk. Çorlu Belediye Meydanı’na standımızı henüz hazırlamaya çalışırken onlarca işçi çevremize toplandı. İş güvenliği önlemlerinin alınması, iş kazalarının son bulması talebiyle imza topladığımızı gören işçiler, imza attıktan sonra başka tanıdıklarını da standımıza getirerek kampanyamıza destek verdiler.
Karşılaştığımız neredeyse her işçi ya iş kazası geçirmiş ya da iş kazası sonucu bir yakınını kaybetmişti. Çorlu’da işçilerin geneli asgari ücrete çalıştırılıyor. Ancak asgari ücretin bile altında maaş alan işçilerle karşılaştık. Bu da yetmiyor! Patronlar işçileri daha hızlı çalıştırabilmek için makinelerdeki güvenlik sensörlerini söküyor. Uzuvlarını yahut bedenini makinelere kaptıranların haddi hesabı yok!
Çorlulu işçilerin anlattığı birbirinden korkunç iş kazalarını duyunca, anlıyoruz neden bu kadar ilgi gösterdiklerini. İş kazaları yaşayan ve ne yapacağını, hakkını nasıl arayacağını bilemeyen işçilere iş güvenliği uzmanımız ve avukatımız yardımcı oldu. Uzman arkadaşımıza danışan işçilerden; “Çorlu’da işçilere asgari ücret veriyorlar ama işçinin derisini de yüzüyorlar” diyenlerden, iş kazası geçiren ve sakatlanan işçilerin, kazanın hemen ardından değilse de 5-6 ay sonra muhakkak işten çıkarıldıklarını; patronların yaptıkları haksızlıkları yasal kılıfına uydurmaya çalıştıklarını öğrendik.
İşçilerin sorunlarına sahip çıktığımızı ve çabalarımızı gören işçiler Çorlu’ya tekrar ne zaman geleceğimizi sordular ve kendilerine ulaşmamızı istediler. Çorlu’da etkinlikler düzenleyeceğimizi öğrenen işçiler, buna gerçekten ihtiyaçları olduğunu, arkadaşlarını ve ailelerini bu etkinliklere getirmek istediklerini söylediler ve telefon numaralarını verdiler. Çorlu’da ilk kez işçiler için böyle bir faaliyetle karşılaştıklarını, dertlerini anlatacakları bir muhatap buldukları için çok memnun olduklarını söyleyen işçi kardeşlerimiz, teşekkür ederek bizi uğurladılar.
Kadıköy’de işçilerle buluştuk
Kadıköy’de standımıza ilgi büyüktü. Kampanyayı anlatan ve imza toplayan gönüllülerin önünde zaman zaman kuyruklar oluşuyordu. Kampanyaya genç, yaşlı, yerli, yabancı ve öğrencisiyle birçok kişi destek verdi. Mağazada çalışan işçiler molalarında ya da bir şekilde fırsatını bulup imza atmaya geldiler. Destek olan işçilerin birçoğu kendilerinin yapabilecekleri bir şey olup olmadığını sordular. Kimi işçiler çalışmanın kapsamını ve amacını tam olarak anlayamayıp başta imza atmaktan çekinirken daha sonra standı, kitlesel ve örgütlü çalışmamızı görüp destek verdiler. Bazı işçiler kendileri imza attıktan sonra anne, arkadaş ya da eşlerini de imza vermek için standımıza getirdiler.
Kampanyaya destek veren işçilerin birçoğu kendi işyerlerinde de benzer problemler yaşadıklarından bahsettiler. Bir kapıcı imza atmak istemezken eşi “benim başıma gelmez deme, sen de imza vermelisin” diyerek eşini teşvik etti. İşyerlerinde iş güvenliği uzmanı olarak çalışan işçiler ise patronlardan maaş aldıklarını ve bu yüzden riskli işleri durduramadıklarını söylediler. İşyerlerinde her şeyin formalite ve evrak işlerinin ötesine geçemediğini belirttiler. Biz de taleplerimizden birinin iş güvenliği uzmanının ücretini patrondan değil de sendikaların denetlediği bir fondan alması olduğunu söylediğimizde sonuna kadar desteklediklerini belirttiler.
İş güvenliği ile ilgili çıkartılan yasalar kâğıt üstünde kalıp gerçekte bir şey değişmediği müddetçe işçi ölümleri azalmak yerine artacaktır. 2012 yılında çıkarılan İş Güvenliği Yasasının üzerinden 1 yıl geçmesine rağmen Ağustos ayında en az 147 iş cinayetinin gerçekleşmesi bunun en somut göstergesidir. Buna dur diyebilmek için işçi eşinin de söylediği gibi “benim başıma gelmez” demeden hakkımıza, yaşamımıza sahip çıkmalı, bir araya gelerek gerekli tedbirlerin alınmasını için mücadele etmeliyiz.
Son Eklenenler
- Ekim 2023’ten bu yana Filistin halkına yönelik katliamını sürdüren İsrail devleti, şimdi de İran’a saldırarak savaşı yeni cephelerle büyütüyor. Batılı egemenlerin desteğiyle yürütülen bu savaş şimdiye kadar on binlerce masum insanın canını aldı,...
- Engellilerin Haklarına Erişim Platformu ve Türkiye Körler Federasyonu, 14 Haziranda Ankara’da “Büyük Engelli Buluşması” düzenledi. Platform ve federasyon üyesi yüzlerce engelli emekçinin bir araya geldiği eylemde engelliler, haklarının ellerinden...
- Sabahın ilk anlarına değin usulünce bekledikleri güneşin, en uzun huzmeleri mahallerinden içeri girdiğinde onlar çoktan bulut gibi yüklenmişlerdi. Öyle üstünkörü değil, öyle aniden değil, yarım yamalak değil; biriktirmiş de planlamış da gelmişlerdi...
- Geçtiğimiz günlerde ana-baba-oğul UİD-DER’li iki dostumu konuk ettim, içten bir sohbet eşliğinde zaman su gibi aktı. Bu vesileyle hem eskiye hem bugüne dair düşündük, konuştuk. Onlar gittikten sonra aklımda şu soru yankılandı: Nasıl oldu da aynı...
- İzmir Kemalpaşa’da grevde olan Petrol-İş üyesi Temel Conta işçileri, patronun grev kırıcılığını tespit ettirmek için açtıkları davanın duruşması öncesi Bayraklı Adliyesi Ek Binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdiler. İstanbul Şişli Belediyesi...
- İnsanların kardeşçe yaşayacağı bir dünya özleyen, böyle bir dünyayı kurabilecek tek güç olan örgütlü işçi sınıfının mücadelesine inanan, o mücadelede yer alan nice şair, yazar, sanatçı var. Nâzım Hikmet ve Orhan Kemal bu sanatçılardan ikisidir....
- Tuzla’da bulunan Reckitt Benckiser’de Petrol-İş Sendikasında örgütlü işçiler 27 Mayısta greve çıktılar. Bizler de UİD-DER’li işçiler olarak grevci işçileri mücadelelerinde yalnız bırakmıyoruz. Grevlerinin 17. gününde işçi kardeşlerimizi tekrar...
- İsrail devleti Ekim 2023’ten bu yana Filistin halkına yönelik bir soykırım gerçekleştiriyor. Egemenler kimi zaman bu katliamı sözde kınadıklarını belirtseler de İsrail’le her türlü ekonomik ve politik ilişkiyi sürdürmeye devam ediyorlar. Egemenlerin...
- ABD Başkanı Trump, göçmen karşıtı politikalarını sürdüyor. Göçmenleri hedef alarak açık bir savaş ilan eden Trump’ın ABD’sinde, göçmen işçi ve öğrencilerin vizeleri iptal ediliyor, göçmen işçiler tutuklanıyor ve sınır dışı ediliyorlar. ABD’li...
- 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi bundan tam 55 yıl önce bu topraklardaki işçi sınıfının tarihine altın harflerle yazıldı. O tarihten bu yana örgütlü işçi sınıfı bu iki günü anarak yaşattı ve yaşatmaya devam ediyor. 15-16 Haziran, örgütlü işçi...
- 12 Haziran, Birleşmiş Milletler tarafından 2002 yılında Dünya Çocuk İşçiliği ile Mücadele Günü ilan edildi. Ne yazık ki o zamandan bu zamana çocuk işçiliğin azalması bir yana, 1800’lü yıllara benzer koşullar yaratıldı. Patronlar için tatlı kârlar...
- KESK Ankara Şubeler Platformu ve emekten yana siyasi partiler 11 Haziranda, ABD Büyükelçiliği önünde siyonist İsrail devletinin Filistin halkına uyguladığı soykırımı, Türkiye limanlarından İsrail’e askeri malzeme taşınmasını, Gazze’ye insani malzeme...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir şirketlerinde çalışan yaklaşık 23 bin işçi, 29 Mayısta greve çıkmıştı. DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası üyesi işçiler, Türk-İş’e bağlı Belediye-İş sendikası üyeleriyle aynı işi...