Buradasınız
Yasaklar İşçi Sınıfının Örgütlü Mücadelesiyle Aşılır!
Kartal’dan UİD-DER’li bir kadın işçi

“1 Mayıs’ın bu kadar güzel geçeceğini bilsem ben de işçi arkadaşlarımı çağırırdım” diyor bir işçi ablamız, 1 Mayıs’ı kutlayıp derneğe döndüğümüzde. Hâlâ gözleri ışıl ışıl, sanki bir düğünden dönmüş gibi. Miting boyunca çoğu işçi kardeşimizin yaşadığı bu güzel 1 Mayıs’ı diğer işçilerin de yaşaması için kafa yorduğuna şahit olduk. Bunlar, işçilerin birlik olmaya duyduğu özlemin, birbirine güvenin pekiştirilmesine duyduğu hasretin ifadesiydi.
Mücadele örgütümüz UİD-DER geçen sene Gebze’de anlamına uygun bir 1 Mayıs mitingi düzenlemişti. UİD-DER’in açtığı yoldan yürüyen Gebze Sendikalar Birliği’nin Gebze’de 1 Mayıs mitingi organize etmesi bizi gururlandırdı. Sınıf kardeşlerimizle buluşmak, sendikalarıyla gelen işçi dostlarımızı selamlamak, onlara örgütlü olmanın nasıl olduğunu göstermek açısından anlamlı oldu. Sendikalı bir işyerinden aramıza katılan bir işçi kardeşimiz, “sendikamız yeterince örgütlü katılmıyor. Doğru düzgün slogan atılmıyor, kortejler çok düzensiz, mücadele havası yok. Bu yüzden daha örgütlü bir yerde katılmam anlamlı olur” diyerek derneğimizle katılmayı tercih etti. Çeşitli sendikalardan birçok arkadaşımız işçi örgütümüzün disiplini altında, işçi kardeşlerimizin coşkusunu paylaşarak 1 Mayıs’ı kutlamış oldu. Biz UİD-DER’de örgütlenmiş işçiler, yıllardır işçilerin birliğini sağlamak, örgütlülüğünü büyütmek için uğraşıyoruz. Her 1 Mayıs’ta da çalışma yürüttüğümüz alanlardaki işçileri mücadele örgütümüz UİD-DER’in kortejinde buluşturuyoruz.
1 Mayıs alanına doğru yürüyen çeşitli sendikalardan işçilerin heyecanı gözlerinden okunuyordu. UİD-DER kortejimiz yürüyüş alanının solunda yanımızdan akıp giden sendikalardaki işçi kardeşlerimizi coşkuyla selamlarken sloganlarımızı hep birlikte haykırıyorduk. Kortejimiz miting alanına akarken yol boyunca işçiler bizi seyrettiler. Balkonlara çıkıp bizi coşkuyla selamlayan işçi aileleri alkışlarla ve sloganlarımıza katılarak kortejimize destek oldular. Sahneye çıkan UİD-DER müzik grubu Gebze 1 Mayısı’na katılanlara unutulmaz dakikalar yaşattı. Bizler 1 Mayıs alanından daha güçlü 1 Mayıslar yaratma, örgütlülüğümüzü daha da büyütme mücadelesinin ruhuyla döndük.
1 Mayıs dönüşümüzde uzun yıllardır sendikalı çalışan bir işçi kardeşimizin söyledikleri anlamlıydı: “Bugün UİD-DER’le çok güzel bir 1 Mayıs geçirdim. Zaten başka türlüsü olamazdı, her çalışmasını özenle yapan UİD-DER, 1 Mayıs’ı da yaptığı işlere yakışır bir şekilde kutlar zaten. Sizin çalıştığınız gibi sendikalarımız çalışabilse işçi sınıfına dönük hiçbir yasaklama sökmezdi.”
Bizler bugüne kadar yürüttüğümüz birçok kampanyada olduğu gibi, taşeronlaştırmaya, uzayan iş saatlerine ve düşük ücretlere karşı yürüttüğümüz kampanyayla da işçileri birlik olmaya ve mücadele etmeye çağırıyoruz. 1 Mayıslarda işçi sınıfının birliğini sağlamaya çalışıyor, örgütlenmesi ve mücadele etmesi için ter akıtıyoruz. Bu yıl da 1 Mayıs için yaptığımız çalışmalarda korktuğu için 1 Mayıs’a katılamadığını söyleyen işçilerle karşılaştık. Patronlar sınıfının istediği şey tam da bu! İşçiler miting alanlarına gitmekten korksun, işçiler grev yasaklarına karşı tepki göstermesin, işçiler hakkını aramaktan, otoriterleşen, baskıdan başka bir şey vaat etmeyen iktidarlara karşı ses çıkarmaktan korksun! Peki, bu durum ebediyen böyle mi devam edecek?
İşçiler korkuyor korkmasına ama iktidarlar da korkuyor! İşçilerin bir araya gelip kendi güçlerinin farkına varmasından korkuyorlar. AKP hükümeti bu niyetlerle grevleri yasakladığı gibi işçilerin 1 Mayısları birlikte kutlamasının önüne yasaklarla geçmek istiyor. İşçilerin bir araya gelip nasıl büyük ve güçlü bir sınıf olduklarını görmelerini istemiyor. Ne yazık ki bugünkü örgütsüzlük koşullarında işçi sınıfı bu yasaklara karşı anlamlı tepkiler veremiyor. Sendikal bürokrasi de işçi sınıfının örgütlülüğünü güçlendirmekten korkuyor, yasaklara karşı ucuz kahramanlıklarla günü savuşturuyor.
Bizler sınıf içinde çalışmalarımızı daha da büyüterek yolumuza devam ediyoruz. İşçi sınıfının morale ve güvene ihtiyacı var. Şurası bir gerçek ki işçi sınıfı örgütlü bir güce ulaştığında sadece yasakları yıkmayacak, kapitalist düzeni de yıkacak.
Son Eklenenler
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/