Buradasınız
Zamlara, Açlığa, Yoksulluğa Karşı UİD-DER Saflarında Mücadeleye
Esenler’den bir ilköğretim öğrencisi
29 ve 30 Kasımda Ankara ve Gebze’de olmak üzere, elektriğe, suya, doğalgaza yapılan zamları protesto etmek için iki mitinge katıldık. Mitinglerde sloganlarımızı hep beraber haykırdık. Gerek mitinge gitmeden önce olsun, gerekse mitingde ve miting sonrasında olsun çok coşkuluyduk. İlk miting Ankara’da yapıldı. Arabada marşlarımızı söyledik, şiirler okuduk. Ardından Gebze’ye gittik ve orada mola verdik. Gebze temsilciliğindeki arkadaşlarımızla, UİD-DER’li kardeşlerimizle sohbet ettik. Sonra Ankara’ya doğru yol aldık. Gene marşlarımızı söylemeye, şiirler okumaya devam ettik ve ardından da uyuduk. Molada Aydınlı, Bostancı, Gebze temsilciliklerimizdeki arkadaşlarımızla konuştuk.
Ankara’ya gittiğimizde Ankaralı dostlarımızı gördük. Sabahın erken saatlerinde derneği açıp bizim için kahvaltı hazırlamışlar. Ankara’da kahvaltıdan sonra marşlar, türküler söyledik. Gerçekten çok güzeldi. Saat 12’de mitinge gittik. Mitingde gerçekten çok insan vardı, çok kalabalıktı. Çok kalabalık olduğu için alana girmekte biraz zorlandık. Ama her ne olursa olsun çok güzel ve coşkulu geçti. Alandan çıkarken köprünün üzerinde ritim tutmamız ayrı bir güzellik kattı mitinge. Miting bittiğinde, Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsünde yemekhane işçileri direnişteydi, onlara kısa bir ziyaret yaptık. Onlar bize direnişlerini, niçin yaptıklarını ve bizlerin onların yanında olduğumuz için mutlu olduklarını söylediler. Daha sonra Ankara’daki derneğimizde halaylar çektik ve doğaçlamalar sahneye koyduk. En son serbest kürsüde bazı arkadaşlarımız duygu ve düşüncelerini aktardı. Arkadaşlarımızla selamlaşarak bir sonraki miting için Gebze’ye gitmek üzere oradan ayrıldık.
Gebze’deki mitingimiz öncesinde Gebzeli arkadaşların bizler için hazırlamış olduğu yemekleri yedik. Biraz konuştuktan sonra da mitinge gitmek için miting alanına yürüdük. Gebze’ye iş koşullarından dolayı Ankara’daki mitinge katılamayan arkadaşlarımız da geldi. Alana gittiğimizde sloganlarımızı hep bir ağızdan gür bir şekilde haykırdık. Alanda halaylar çektik, türküler söyledik. Sonra derneğimizde yemeğimizi yedik, birkaç şarkı söyledik ve geri dönmek üzere yola çıktık.
Şunu söylemek istiyorum: hiç kimse kimseye kendiliğinden hak vermez. Patronlar sınıfı da bize kendi keyiflerinden dolayı hak vermez. Çünkü biz, “Örgütlüysek her şeyiz örgütsüzsek hiçbir şey!”
Zamlardan, açlıktan, sömürüden ve savaşlardan kurtulmak için UİD-DER saflarında mücadeleye!
Ankara Mitingi
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!
Son Eklenenler
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.
- Herkesin dilinde olan basit, masum bir soru… Ama aynı zamanda soranın da cevaplayanın da belli düşünce kalıplarına hapsolduğunu gösteren bir soru: Senin memleket nere? Fabrikada yeni işe başlayan birine, sokakta, otobüste, parkta tanıştığımız birine...
- İki kız kardeş, 15 yaşındaki Esmanur Argun ve 18 yaşındaki ablası Elif Argun, Urfa Viranşehir’den tarım işçisi olarak Bursa’ya gelmişlerdi. İşe giderken onları taşıyan traktörün devrilmesi sonucu hayatlarını kaybettiler. Kısacık yaşamları gibi...
- Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan Polonez işçilerinin sendikalı çalışma hakkı ve işe iade talebiyle başlattıkları direniş sürerken 9 Ağustosta İstanbul Valiliği önüne giderek seslerini duyurmaya çalıştılar. Türk Harb-İş...
- Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve...
- UİD-DER’e gelmeden önce de bu dünyada olup bitenlere karşı öfkeliydim. Bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Yani öfkemi doğru yerekanalize edebilmiş değildim. UİD-DER sayesinde kapitalist bir sistemde yaşadığımızı ve tüm...
- 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak...
- Sokak köpeklerinin katledilmesinin önünü açan yasa geçtiğimiz günlerde AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla Meclisten geçti. Yasa hazırlanırken ve oylanırken yaşananlara baktığımızda nasıl bir düzende yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz. Yasa gündeme...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden bir buçuk yıl geçmesine rağmen deprem bölgelerinde barınma sorunu bile çözülmüş değil. Depremden sonra TOKİ, 18 ilde 674 bin 238 konut yapılmasını hedeflediğini açıklamıştı. Şimdiye kadar teslim edilen konut sayısı...
- İkinci Dünya Savaşının son aylarında ABD’nin Hiroşima’ya atom bombası atması ve yüzbinlerce insanın ölümüne neden olması insanlık tarihinin en büyük katliamlarından biri olarak acıyla hatırlanmaya devam ediyor. Bu büyük katliamın 79. yıldönümü olan...
- 28 Temmuz 1914’te dünyanın o güne kadar gördüğü en kanlı savaş başladı. Tam dört yıl süren ve 20 milyon insanın ölümüne, milyonlarcasının yaralanmasına ve sakatlanmasına, kentlerin yakılıp yıkılmasına yol açan bu savaş tarihe Birinci Dünya Savaşı...
- İspanya’da bir duvarda şöyle yazıyor: “El que nos roba es de aqui y rico no inmigrante y pobre.” Yani “Bizi soyanlar göçmen ve yoksul değil, buralı ve zengin.” Bu kısacık bir duvar yazısı içinde bulunduğumuz durumu çok çarpıcı bir şekilde anlatıyor...