Buradasınız
1 Mayıs’a Doğru
Esenler’den 11 yaşında bir kız öğrenci
İşçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs’ı bu yıl kapımıza dayanan emperyalist savaş ile karşılıyoruz. İlk olarak Amerikalı işçilerin sekiz saatlik işgünü talebi sonucu oluşan 1 Mayıs, işçi sınıfının “insan gibi yaşama, sekiz saat çalışma, sekiz saat uyuma, sekiz saat canı ne isterse onu yapma” gibi taleplerini haykırdığı bir gün. 1886 yılında Amerikalı işçi önderleri bu amaç uğruna, işçi sınıfının mücadelesi uğruna canlarını vermişlerdir. Bizim bu mücadeleye sahip çıkmamız gerekiyor. 1 Mayıs gibi mücadele günlerinde alanlarda taleplerimizi gür bir sesle haykırmamız gerekiyor. Çünkü ağlamayan bebeğe süt vermezler. İşte patronlar sınıfı da işçi sınıfı taleplerini dile getirmediği sürece işçilere hiçbir zaman hak vermeyecektir. Biz de haklarımızı almak için, 1886 yılındaki Amerikalı işçi kardeşlerimizin yolunu izlemeliyiz. Onların başlattığı mücadele ile elde edilen sekiz saatlik işgününe sahip çıkabilmek ve elimizden bir bir alınan tüm haklarımızı geri almak için bu gibi mitinglerde burjuvaziye gücümüzü göstermeliyiz.
Patronlar işçileri bir paçavra, küçücük bir böcek gibi görüyor. Bizler de alanlara çıkarak bir böcek olmadığımızı var gücümüzle haykırmalıyız. Ancak bu şekilde haklarımızı alabiliriz. 1 Mayıslarda, 8 Martlarda, 15-16 Haziranlarda alanlarda olmalı, sloganlarımızı gür bir sesle haykırmalıyız. O zaman burjuvazi biz işçi sınıfının bir böcek olmadığını görecektir.
İşçi emekçi kardeşlerim! 1 Mayıs’ta sınıfımızı bilip safımıza gelelim, işçi sınıfının yanında olalım. Haydi, işçi arkadaş, sen de 1 Mayıs’ta yüreğini yüreklerimizin yanına kat. Birlikte örgütlenelim ve mücadele edelim.
Yaşasın 1 Mayıs! Biji Yek Gulan!
Örgütlüysek Her Şeyiz, Örgütsüzsek Hiçbir Şey!
Emek Verilince Olmayacak Şey Yok!
SSGSS Yasası Hepimizi Etkiliyor
Son Eklenenler
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...