Buradasınız
1 Mayıs Karanfilleri
Aydınlı’dan bir öğrenci
1 Mayıs, 1886’da Amerikalı işçilerin “8 saatlik işgünü” talebiyle mücadeleyi yükseltmelerinin sonucunda ortaya çıkmış. O günden bugüne birlik, dayanışma ve mücadele günü olarak 1 Mayıs geleneği yaşatılıyor. Derneğimiz UİD-DER tarihsel hafızayı tazelemek için uluslararası mücadele günü olan 1 Mayıs’ın tarihini anlatan bir oyun sahneye koydu. Oyun, 14-16 saat çalışmaya karşı Amerika’da yükseltilen 8 saatlik işgünü mücadelesini, o dönemin işçi önderlerinin tutumlarını ve buna karşı patronlar sınıfının işçi hareketini dağıtmak ve işçi önderlerini katletmek için düzenledikleri türlü dolapları anlatıyordu. Oyunun adı “1 Mayıs Karanfilleri” idi.
UİD-DER bünyesinde hazırlanan bu tiyatro oyununu, çeşitli fabrikalarda çalışan işçi arkadaşlarımız sergiledi ve hiçbirinin profesyonal oyuncu olmadığı oyundan önce vurgulandı. İşçi arkadaşlarımız gündüz gece demeden, işten arta kalan vakitlerinde provalar alıp, çok çalışıp, sabah erkenden işe gittiler. Yoğun bir emek sonucu mükemmel bir oyun sundular bizlere.
Derneğimizin Aydınlı, Bostancı ve Gebze temsilciliklerinden gelen işçilerle tiyatro salonu doldu ve hatta ayakta duracak yer dahi kalmadı. Misafirler yerlerini aldıktan sonra dernek temsilcimiz derneğimizin faaliyetlerini anlatan bir konuşma yaptı ve sonra da derneğimizi tanıtan bir fragman izledik. Ardından oyun başladı. Oyun bitene kadar seyirciler oyunu dikkatle izlediler. İşçi önderlerinin ne yapılması gerektiğini tartıştıkları ilk sahnede şu karar çıktı: İşçilerin birliği sağlanmalı! Bu karara varıldıktan sonra oyuncular kararı seyircilere de sordular ve salonda alkış fırtınası koptu. Patronların, mücadeleyi ve işçilerin birliğini dağıtmak için planladıkları türlü oyunların anlatıldığı sahnede ise patronlara öfke vardı. Hatta işçi önderlerinin idamla yargılandığı sahnede yapılan haksızlıklara karşı salonda öfkesini sesli olarak dile getirenler, savcıya, yargıca kızanlar da vardı.
Oyun bittiğinde seyircilerin gözlerindeki parıltı görülmeye değerdi. Bir taraftan oyunu çok beğendiklerini, bu kadar profesyonel bir oyun beklemediklerini belirtirlerken, diğer taraftan 1 Mayıs’a katılacaklarını dile getiriyorlardı. Etkinliğe katılanlar henüz iki senesi dahi dolmamış bir derneğin böyle güzel bir organizasyonu düzenlemesinin şaşkınlığındaydılar.
Bizler şimdi de UİD-DER’li işçiler olarak aynı disiplinle 1 Mayıs’a hazırlanıyoruz. Bizler 1 Mayıs’ta burjuvazinin işçi sınıfına karşı yürütmüş olduğu tüm sadırılara, hak gasplarına, işsizliğe, açlığa, yoksulluğa ve emperyalist savaşlara karşı alanda taleplerimizi haykırmaya hazırlanıyoruz. Tüm dostları sesimize ses katmaya, “1 Mayıs Karanfilleri”nin yakmış olduğu ateşin birer kıvılcımı olmaya çağırıyoruz.
Yaşasın 1 Mayıs, Biji Yek Gulan!
Mücadeleye Devam!
Son Eklenenler
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/