Buradasınız
Ankara’da “Sefalet Ücretine Hayır” Dedik
Ankara’dan bir grup işçi-öğrenci

26 Aralıkta Sakarya Caddesi’nde “Asgari Ücret Adı Altında Sefalet Ücretine Hayır!” sloganıyla bir etkinlik düzenledik. Karşılaştığımız işçilere bildirilerimizi, bültenlerimizi uzattık, sohbetler ettik. AKP hükümeti 7 Haziran seçimlerinde asgari ücretin arttırılması için kaynak olmadığını söylüyordu. Ancak tek başına iktidar olamayınca 1 Kasım seçimlerinde asgari ücreti 1300 lira yapmayı vaat etti. Bunu işçilere bir lütuf gibi sundu. Oysa 4 kişilik bir ailenin açlık sınırının 1400 lirayı aştığı, asgari ücretin yıllardır sıfıra yakın oranlarda zamlandığı, hayat pahalılığının işçilerin ceplerine ateş düşürdüğü günümüzde bu zam yeterli bir zam değildir. İşçilerin ihtiyaçlarını gerçekten asgari düzeyde karşılayacak bir ücret için mücadele etmemiz gerektiği açıktır.
Caddeye “Asgari Ücret Vergi Dışı Bırakılsın, Vergiler Patronlardan Kesilsin”, “Asgari Ücreti İşçi Kurulları Belirlesin” dövizlerimizi sıraladık. Yanımızdan geçen herkesin dikkatini çeken dövizlerimiz ve bildirilerimizdeki talepler üzerine sohbetler açıldı. Karşılaştığımız inşaat işçileri de, güvenlik işçileri de, öğretmenler ve öğrenciler de asgari ücretin yetersiz olduğunu sohbetlerimizde dile getirdiler. Yoksulluk sınırının 4500 lira olduğu koşullarda asgari ücretin 1300 lira olmasının yeterli olmadığını vurguladılar.
İnşaat işçileri “kiralar çok yüksek. Asgari ücret kesilen vergiyle birlikte kiraya, faturaya gidiyor. Yetmesi mümkün değil” dediler. Genç öğrenci arkadaşlarımız da ancak örgütlü ve bilinçli olduğumuz zaman koşullarımızı değiştirebileceğimizi söylediler. Konuştuğumuz bir işçi “beni büyütenler asgari ücretle geçindiği için okul okuyamadım ben. O yüzden yaptığınız çalışma çok önemli” dedi. Havaalanında çalışan bir kadın işçi: “1300 lira alıyorum, buna yol parası da dâhil. Zaten bir bölümü oraya gidiyor. Bu ücretler kesinlikle değişmeli, birlik olarak biz değiştirebiliriz” dedi. Bir ablamız “Ne güzel yapıyorsunuz, iyi ki bunun için çalışıyorsunuz, devam edin” diyerek mutluluğunu dile getirdi. Bizlere teşekkür etti. Bizler de düşük ücretlerin sadece bizim sorunumuz olmadığını, doğru yaptığımızı düşünen tüm emekçilerin mücadelemize omuz vermesi gerektiğini vurgulayarak etkinlik ve çalışmalarımıza davet ettik.
Sohbetlerimizde konuştuğumuz gibi asgari ücreti patronların temsilcilerinin oluşturduğu bir kurulun insafına bırakmamalıyız. Sefalet ücreti almak istemiyoruz, ihtiyaçlarımızı gerçekten karşılayabileceğimiz bir ücret için mücadele etmeliyiz.
Son Eklenenler
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...