Buradasınız
Başkasının Parasıyla Zengin Olan Kim?
Avcılardan bir petrokimya işçisi
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
“Başkasının parasıyla, krediyle, kartla zenginlik olmaz.” İlk duyulduğunda doğru bir şey öğütlermiş gibi görünen bu sözler Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e ait. Yıllık kredi kartı harcamalarının yüzde 140 artması üzerine kredi kartlarına ve kredilere getirecekleri sınırlamanın gerekçesi olarak ifade ediyor bu sözleri. Ama burada önemli olan şu: Krediyle, kartla, başkasının parasıyla zenginleştiğini iddia ettiği kişiler biz işçi ve emekçileriz!
AKP iktidarının ilk döneminde bankalar yakamıza yapıştı. Kredi kartı olmayana, kullanmayana deli muamelesi yaptılar. Birkaç ayda bir arayıp zorla limit arttırdılar. Evlilik kredisi, ihtiyaç kredisi, okul kredisi derken telefon almanın bile kredisi çıktı. Bizim borç yükümüz artarken ve bu borçları kapatmak için mesailerin yolunu tutarken onlar zenginleşti. Ama gelgelelim işler tersine dönüp de ekonomik yıkım derinleşince bunun faturası bize kesildi. Enflasyonun yükselmesinin sebebi bizmişiz gibi ve sanki biz çok tüketiyormuşuz gibi tüketimi kısmak için kredilere sınırlama getiriliyor. Alım gücümüz öylesine düştü ki artık her şeyden kısıyoruz, market alışverişlerini bile kartla, taksitle yapmak zorunda kalıyoruz. Her şeyin fiyatı artarken ücretlerimizi baskılayıp bizi borçla hayatta kalmaya mahkûm ettiler. Şimdi de bizi bu hallere kendileri düşürmemiş, borç batağında debelenmemizin sebebi kendileri değilmiş gibi artan kredi harcamalarından şikâyet ediyor, bizi başkalarının parasıyla zengin olmakla suçluyorlar. Ama sıra patronlara gelince onlara daha da çok ve ucuz kredi vermek istiyorlar. Buna da “seçmeli kredi” diyorlar.
Ne garip değil mi? Kene gibi kanımızı emen, iliğimizi sömüren, bizden çaldıklarıyla zevkusefa içinde yaşayanlar ve onların temsilcileri bizleri başkasının parasıyla zengin olmakla suçluyor. Şimdi kredi kartı limitleri düşürülecek, kredi kullanımlarına sınırlama gelecek, faizler artacak. Yani bizi açlığa mahkûm edecekler. Öte yandan patronlara bol bol ucuz kredi verilecek, vergi indirimleri, teşvikler yapılacak. Bizden çaldıklarıyla patronlar sınıfının cebini dolduracaklar. Yarattıkları krizin bedelini sırtımıza yükledikçe yüklüyorlar. Başkasının parasıyla, yani bizim karşılığı ödenmeyen emeğimizle zengin olanlar asıl onlardır ve biz bunun hesabını sormak zorundayız. Bizi sefalete mahkûm edenlerin yalanlarına, saldırılarına birlikte karşı duralım.
- Türkiye’de Asgari Ücret Düşük Değilmiş!
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- Yine, Tekrar, Bir Daha Şahlanıyoruz!
- Ucuz Bir Hayatı Neden Bu Kadar Pahalıya Yaşıyoruz?
- “Hiçbir Faydası Yoksa Neden Vergi Ödüyorum?”
- “Başımıza Ne Geliyorsa Nüfus Artışından” mı?
- Aman Bize Müjde Vermesinler!
- Onca Şeye Rağmen Gündemlerinde Yer Alamıyoruz
- Patronun Havucu İşçinin Onuru
- Asgari Ücret: Geçinmek mi Açlıktan Ölmemek mi?
- “Fedakârlık” Neden Hep Bize Düşer?
- Bir Değil, İki Değil, Üç Değil!
- Sorunlarımız Ortak, Peki Ya Mücadelemiz?
- Derinleşen Yoksulluk ve Artan Eğitim Maliyetleri
- “Türkiye Yüzyılı” Yalanı
- Ödediğimiz Primlerden Payımıza Düşen Ne?
- Sağlık Sorunlarımız Kader Değil, Sınıfsal!
- Karıncalar ve Filin Hikâyesi
- “Ne Yapsam Mutlu Olamıyorum!”
- Yalnız Taştan Duvar Olmaz
Son Eklenenler
- İstanbul 112 Ambulans çalışanları ve SES İstanbul Şubeleri, 26 Temmuz Cuma günü Avrupa İl Ambulans Servisi Başhekimliği binası önünde, yaşanan sorunlara çözüm bulunması talebiyle basın açıklaması gerçekleştirdi. Yapılan basın açıklamasına 112...
- Otoriter, faşist rejimlerin iktidarda olduğu dönemlerde toplumsal değerler aşındırılır, insanlar yalnızlaştırılır, bencillik ve bireycilik daha fazla öne çıkar. Zulme ve haksızlığa karşı çıkmak aptalca, kişisel çıkarları ön planda tutmak, bunun için...
- Kemal Türkler anılırken yaşadığı dönemle ve mücadele arkadaşlarıyla, sınıf mücadelesinde elde ettikleri kazanımlarla anılıyor. Bize öyle önemli bir miras bırakmış ki katledilişinin 44. senesinde bizler onu hâlâ aramızda ve kavgamızda hissediyoruz....
- İstanbul Çatalca’da bulunan, sucuk, salam, sosis gibi işlenmiş et ürünleri üretimi yapılan Polonez’de baskılar ve hukuksuzluklar artıyor, işçiler de sendikal haklarına sahip çıkmaya devam ediyor. Tekgıda-İş Sendikasının yeterli çoğunluğu sağlayarak...
- Siyasi iktidar Türkiye’nin dört bir yanını maden şirketlerine peşkeş çekmeye devam ediyor. Son olarak Emsa Enerji ve Madencilik şirketi Tokat’ta 30’dan fazla köyün yaylası ve su havzası olan Sorhun Obasında altın aramak için sondaj çalışmalarına...
- Sermaye sınıfının sendika düşmanlığına ve ücret gasplarına karşı işçilerin ve emekçilerin mücadeleleri sürüyor. İstanbul Çatalca’da Polonez işçileri patronun sendika düşmanlığına karşı direnişe geçti. Şişli Belediyesi işçileri ücretlerinin eksiksiz...
- “Fabrikadaki çoğu kadın 600-700 işçiye haklarının ellerinden gideceğini anlattığımızda protestoya katılmayı tereddütsüz kabul ettiler. Fabrikada sendikasız işçi yoktu. Kadınlar erkeklerden daha bilinçliydi. Sınıfsal olarak da meseleyi biliyorlardı....
- Başka dilde bir şarkı söylendiğinde sözlerini anlamayız. Yine de şarkıda akan hisler yüreğimize kolaylıkla işler. Elbette müziğin gücü ve evrenselliğidir bu. Ancak esas güç, egemenlerin ne yaparlarsa yapsınlar önüne geçemeyecekleri duygudaşlık...
- DİSK’in kurucusu, Maden-İş’in Genel Başkanı, Türkiye işçi sınıfının unutulmaz önderi Kemal Türkler, katledilişinin 44’üncü yılında Topkapı Mezarlığındaki mezarı başında anıldı. 22 Temmuzda gerçekleştirilen anmaya DİSK’e bağlı sendikaların üye ve...
- Türkiye işçi hareketinin yükselişe geçtiği 1960-1980 arası dönemi düşündüğümüzde bu yükselişe büyük katkısı olan Maden-İş geleneğini ve Maden-İş Genel Başkanı Kemal Türkler’i anmamak olmaz. Kemal Türkler, bu dönemin sembolü haline gelmiş isimlerden...
- Kemal Türkler… DİSK’in kurucusu, Maden-İş’in unutulmaz önderi… Dürüst, namuslu ve yüreği işçi sınıfından yana atan bir sendikacı… Katledilişinin 44. yıldönümünde büyük işçi önderi Kemal Türkler'i saygıyla anıyoruz.
- Özçelik-İş’in örgütlü olduğu Yolbulan Metal fabrikasında TİS görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine işçiler 20 Haziranda greve başladı. Sakarya Şehir Hastanesi şantiyesinde çalışan İYİ-SEN üyesi taşeron işçilerinin ücret gaspına karşı 22...
- Bangladeş’te kamu sektöründe istihdam kotasına karşı öğrencilerin başlattığı protestolar büyüyerek devam ediyor. Kamu sektöründe kota sisteminin kaldırılmasını talep eden öğrenciler ve emekçiler kamuda işe alımda liyakata dayalı bir sistem...