Buradasınız
Belediye İşçilerine Polis Terörü
Toplusözleşme görüşmelerinin tıkanması üzerine, İstanbul’da belediyeler tek tek grev kararı almaya başladılar. İlçe belediyelerinin ardından şimdi de Büyükşehir Belediyesi işçileri grev kararı aldı. 17 Temmuz günü Edirnekapı Suriçi Otobüs duraklarında toplanan işçiler, pankart ve dövizleriyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne kadar yürüyerek taleplerini dile getirmek, grev kararını işyerine asmak ve bir basın açıklaması yapmak istiyorlardı. Fakat daha toplanma yerinde işçiler polisin coplu, biber gazlı, tazyikli sulu saldırısıyla karşı karşıya geldiler.
İşçiler sabah saat 9.30’dan itibaren toplanmaya başladılar. Hem kendi seslerini duyurmak hem de belediye işçilerinin sesine ses katmak için gelen Tek Gıda-İş, Tez-Koop-İş, Genel-İş, Tes-İş, Tekstil-Sen, Deri-İş, Tümtis sendikalarının yanı sıra, UİD-DER, BDSP, İşçi Gazetesi ve ESP de eyleme destek için oradaydı.
Yaklaşık 5000 kişinin katıldığı eylemde “Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz!”, “Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!”, “Direne Direne Kazanacağız!” sloganlarını atan işçilerin ellerinde “İnsanca Yaşanacak Ücret İstiyoruz” dövizleri vardı.İşçiler çocuklarıyla gelmişlerdi eyleme. Taleplerini yükseltirken hem coşku hem de öfke okunuyordu gözlerinden. İki çocuğuyla eyleme gelen bir işçiye neden grev kararı aldıklarını soruyoruz ve şu yanıtı alıyoruz: “Elektrik, su, doğalgaz, ekmek ve ulaşım için yapılan zamlara bakın. Oran olarak %25’ten fazla... Peki, belediye bize ne öneriyor? %8. Biz bunu nasıl kabul edelim? Çocuklarımız aç mı kalsın?” Çocuklarını babalarının ekmek parası için nasıl mücadele ettiğini görmeleri için getirmiş!
Fakat yürüyüşe geçilmesi gerektiği halde bekleyiş uzuyor. Polisin yürüyüşe izin vermediğini öğreniyoruz. Sendika yöneticileriyle Emniyet Müdürlüğü arasında görüşme uzadıkça işçilerin öfkeli sesleri yükseliyor. Ardından alkışlarla, yuhalamalarla, şapka sallayarak ve sloganlarla protesto ediyorlar polisi. Polis yürüyüşe izin vermemekte ısrar ediyor. Bunun üzerine polis barikatını yarıp geçiyorlar işçiler. Ama arkada kalan işçilerin önde olup bitenlerden haberi olmadığı için barikatı yaranlar ve barikatın arkasında kalanlarla kitle ikiye bölünüyor. Fakat işçiler yine de yürümekte kararlılar. Bu sefer polis tazyikli su ve biber gazı kullanıyor. Ön saflarda olan işçilerden coplanan ve tekmelenenler oluyor. Bu müdahaleler işçilere kısmen geri adım attırsa da yeniden toparlanıyorlar ve ikinci kez barikata yükleniyorlar. Yeniden tazyikli su sıkıyor polis. İşçiler bunun üzerine oturma eylemine geçiyorlar. Belediye-İş 1 nolu şube başkanı, işçileri dağılıp Eminönü Belediyesi önünde yeniden toplanmaya çağırıyor. Bunun üzerine kimi otobüslerle kimi de yürüyerek gitmek üzere alandan ayrılıyor. Tabii polis de işçilerden önce Eminönü Belediyesi’ne varmak üzere yola çıkıyor. Eminönü Belediyesi’ne yürürken bir başka belediye işçisiyle sohbet ediyoruz. “Büyükşehir Belediyesinin mezarlıklara 3 trilyonluk çiçek diktirdiğini, sonra bu çiçeklerin hepsinin kuruduğunu” söylüyor. “Çiçek için bu kadar para harcarken güzel de, işçilere insanca yaşayabilecekleri bir ücret vermek çok mu zor geliyor” diye soruyor.Saraçhane Parkında işçiler yeniden bir araya geliyorlar. Polis burada da barikat kuruyor. İşçiler ise belediyeye yürümekte kararlılar. “Grev hakkımız engellenemez!”, “İşçilere değil çetelere barikat”, “Sözleşme hakkımız, grev silahımız!” sloganları atılıyor ve polisi protesto etmek için oturma eylemi yapılıyor. Yeniden yapılan görüşmelerin ardından bu kez polis geri çekiliyor ve hep beraber Büyükşehir Belediyesi’ne yürünüyor.
Belediyenin önüne gelindiğinde Belediye-İş 2 nolu şube başkanı Hasan Gülüm basın açıklaması metnini okuyor. Belediye işçilerinin yanı sıra DESA’da, Cerrahpaşa ve Çapa’daki direnişlerin, E-Kart ve Unilever grevlerinin de görmezden gelindiğini dile getiren Gülüm, son üç ayda suya, ekmeğe, ulaşıma %30-35 oranında zamlar yapılmışken, %8 zammı kesinlikle kabul etmeyeceklerini, çocuklarının iyi yerlerde okumasını, iyi beslenmesini, iyi yerlerde tedavi edilmesini hak ettiklerini belirtiyor. Talepleri yerine getirilmediği takdirde greve çıkmaktan kaçınmayacaklarını da ifade ediyor. Gülüm, aynı dönemde toplu iş sözleşmesi yürüten sendikalara ortak tavır ve mücadele çağrısı yaparak bitiriyor basın açıklamasını.
Hasan Gülüm’ün ardından söz alan Belediye-İş sendikası genel sekreteri Nihat Ayçiçeği, “Baskılarla bir yere varamazsınız! Biz isteyeceğiz onlar vermeyecek, biz yine isteyeceğiz onlar yine vermeyecek, ama biz direne direne kazanacağız” diyor.Alkış ve sloganların ardından davullu zurnalı halaya duruyor işçiler. Kararlılıklarının sonucu grev kararını kapıya asıp dağılıyorlar.
Polisin bu müdahalesi sadece belediye işçilerine yapılan bir müdahale olarak düşünülmemeli. Bu müdahale aslında örgütlü, haklarına sahip çıkan tüm işçilere yapılmış bir müdahaledir. Onların panzerleri, silahları olabilir. Ama işçilerin elinde çok daha güçlü bir silah var: Örgütlülük. Engelleri ancak örgütlü işçilerin mücadelesi aşabilir.
- Eti Krom İşçilerinin Mücadelesi Kazanımla Sonuçlandı
- Grevci Yolbulan İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- Bursa’dan Antep’e Hak Gasplarına Karşı İşçi Mücadeleleri Sürüyor
- Hak Gasplarına Karşı Mücadele Edenler Kazanıyor
- Grevdeki Yolbulan Metal İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- KLS Klima ve ABP’de Sendika Düşmanlığı
- Novares İşçileri Greve Çıktı
- Şehir Hastanelerinde Hak Gasplarına Karşı Eylemler
- Yolbulan Metal İşçileri Greve Çıktı
- UİD-DER’den Sumitomo İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- İşçiler Düşük Ücrete, İşten Atma Saldırısına, Ücret Gaspına Karşı Mücadele Ediyor
- Özel Sektörden Kamuya Hak Arama Mücadeleleri Sürüyor
- Gürdesan İşçileri İş Durdurdu!
- Mersen İşçileri Fransa Konsolosluğu Önünde Eylem Yaptı
- ODAŞ Yel Enerji İşçilerinin Direnişi Sona Erdi
- Bir Ağacın Gölgesi, Patronların Korkusu, İşçilerin Birliği
- Çorum’da Yel Enerji İşçileri Sendika Düşmanlığına Karşı Direnişte
- Durak Tekstil Direnişinin 83. Gününde Dayanışma Eylemi
- Durak Tekstil İşçileriyle Söyleşi
- Hak Gasplarına Karşı Mücadele Sürüyor
Son Eklenenler
- İşçi ve emekçi kardeşlerim, bu satırları yazarken bile gözlerim doluyor, boğazım düğümleniyor. Daha birkaç gün öncesi çalıştığım fabrikada korkunç bir iş kazası oldu. Aynı bölümde çalıştığım bir arkadaşım ne yazık ki enjeksiyon kalıbının mapasının...
- Bu düzende tüm gerçekler baş aşağı edilip çarpıtılıyor, adeta gözümüze perde iniyor. Gerçekler bir sis perdesinin arkasına itiliyor, biz de olanı göremez hale geliyoruz. Kapitalist sistemin yarattığı sorunlara karşı durabilmemiz ancak gözümüzdeki...
- Fabrikalarda, işyerlerinde şans ve bahis oyunları oynayarak “kolay yoldan para kazanma” hayaline kapılan işçilerin sayısı giderek artıyor. “Bahis oyunlarıyla çok para kazananların” hikâyeleri kulaktan kulağa yayılsa da etrafımızda böyle işçileri...
- Elazığ/Alacakaya’da bulunan ve Yıldırımlar Holding bünyesinde faaliyet gösteren Eti Krom AŞ’de çalışan maden işçilerinin 1 Temmuzda başlattığı iş bırakma eylemi şirketle yapılan anlaşma üzerine 16 Temmuzda sonlandırıldı.
- 31 Mart seçimleri sonrası onlarca belediye “tasarruf tedbirleri”, “borcumuz çok”, “işçilerin maaşını ödeyemiyoruz”, “seçim öncesi işe alınan işçiler” gibi bahanelerle işten atma saldırısına başladı. Belediye işçileri bu saldırılara boyun eğmeyerek...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) ve emekli örgütlerinin çağrısıyla 16 Temmuzda Ankara, İstanbul, Eskişehir, Antalya, Bursa, Diyarbakır gibi büyükşehirler başta olmak üzere pek çok kentte eylemler yapıldı.
- İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesinde çalışan sağlık emekçisi Merve Kınar, geçtiğimiz günlerde erkek kardeşi tarafından defalarca bıçaklanarak vahşice katledildi. Bunun üzerine 16 Temmuz Salı günü hastanenin başhekimliği...
- İran’da 1979’dan beri hüküm süren zalim molla rejimi can almaya devam ediyor. Molla rejimi son olarak 45 yaşında bir kadına, Şerife Muhammedi’ye (Sharifeh Mohammadi) idam cezası verdi. Şerife’nin 10 sene önce yasal bir sendikaya üye olması, sendikal...
Bizler çeşitli fabrikalarda çalışan sendikalı kadın işçileriz. Çalıştığımız işyerlerinde birbirine benzeyen birçok sorunla mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Bunlardan bir tanesi yıllık izinlerimiz. Bazı fabrikalarda işveren...
- Sokak ortasında yürürken elektrik kaçağından ölmek kaza olarak görülemez. Gencecik insanların ölmesinin nedeni kamu hizmetlerine insan, toplum odaklı değil kâr odaklı bakan, parayı insan canının önüne koyan kapitalist zihniyettir. Bu zihniyet...
- Güney Kore merkezli Samsung Electronics’te toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması üzerine 8 Temmuzda 3 günlük greve çıkan binlerce işçinin mücadelesi sürüyor.
- Özellikle işçi sınıfının genel örgütlülük ve bilinç düzeyinin gerilediği, siyasi iktidarın her türlü kanunsuzluğu yapan patronların arkasında durduğu günümüzde, Eti Krom patronunun tutumu patronların ortak tutumu haline gelmiştir. İktidarın gücünü...
- UİD-DER Web TV, filmleriyle işçi sınıfını anlatan Ken Loach’u Türkiyeli işçilere anlatmak üzere “İşçi Sınıfının Yönetmeni Ken Loach: HANGİ TARAFTASINIZ?” adlı mini bir belgesel hazırladı. İşçi sınıfının bu büyük yönetmenini anlatan belgeselimizi...