Buradasınız
Ben de Varım!
Kocaeli’nden bir UİD-DER’li
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Bağcılar’dan bir kadın işçiden mektup var. Bizleri daha aydınlık günler için hayır demeye davet ediyor. “Siz de var mısınız diyor” mektubunda.
Evet, ben de varım!
Olağanüstü bir süreçten geçiyoruz ve bu süreç hızla ilerliyor. Egemenlerin hırsları dinmek bilmiyor, katmerleşerek artıyor. Bir savaş atmosferinde ve OHAL altında “partili cumhurbaşkanlığı” referandumuna gidiyoruz. Şartların hiç adil olmadığını anlamak için çok düşünmeye gerek yok. “Hayır” diyenler gözaltına alınıyor, işinden atılıyor ve dahası “terörist” damgası yiyor.
Bu süreç bana küçükken oynadığım “Evet-Hayır” oyununu hatırlatıyor. “Evet-Hayır” oyununda bir kişi ne yapıp edip diğer oyuncuya “Evet” ya da “Hayır” dedirtmek için dil döküyordu. Bu yeni girdiğimiz referandum sürecinde ise hükümet bu oyunu almış “EVET-EVET” yapmış. Ne yapıp edip işçi ve emekçilere “Evet” ya da “Evet” dedirtmek istiyor.
Hayır diyenler adeta vatan hainliği ile suçlanıyor. “Bakın HAYIR diyenler bunlar” diyerek kirli bir propaganda güdülüyor. “Hayır” bildirileri dağıtanları gözaltına alırken, tehditkâr tutumundan taviz vermiyor. “Evet” propagandası rahatlıkla sürdürülebilirken “HAYIR” diyenler bir ateş çemberine alınmak isteniyor. Aslında söyledikleri sözlerden, uyguladıkları politikalardan bir mirası devraldıkları görülüyor. Bu miras İtalya ve Almanya’da işçi ve emekçilere ağır bedeller ödeten faşizmden kalmadır. “Büyük Almanya” diye şişinen Nazilerden geriye milyonlarca ölü, anaların gözyaşı, merhemi olmayan acılar kalmıştı.
Ülkemizde ise aynı merdivenleri tırmanan egemenler, iktidarlarını sağlama almak için kurumsallaşmak istiyorlar. Bu istekler bizleri karanlık bir döneme sürüklese de bilmeliyiz ki üzerimize çöken bu kör karanlık aynı zamanda şafağın yakın olduğunun göstergesidir. Yeter ki sınıfımızı, gücümüzü, safımızı bilelim.
Bu yüzden ben de Bağcılar’dan gelen mektuba “varım” diyorum. TEK adam rejimine HAYIR diyorum. Mektubumu bir şiirle bitirmek istiyorum.
Referandum geliyor işçi kardeş
Bu nasıl iş?
İş cinayetleri artıyor
Krizin faturası eve yansıyor
Sömürü, talan artıyor
Tek adam resmileşmek istiyor
Bakkal, manav, ev para bekliyor
Hal böyleyken mesailer artıyor
Kıdem tazminatı gitti gidecek
Tek adam resmileşmek istiyor
Bu gidişe karşı işçi kardeş
Gel omuz omuza verelim
“Bu kavga hürriyet kavgası”
Hep beraber HAYIR diyelim
Son Eklenenler
- Bugün milyarlarca insan kapitalizmin yarattığı pek çok sorunla cebelleşiyor. İşsizlik, yoksulluk, iklim krizi, göç krizi, emperyalist savaşlar… Dünya üzerinde yaklaşık 300 milyon göçmen var. Türkiye’de Amerika’da, İspanya’da İngiltere’de ve daha...
- Geçtiğimiz günlerde Asya’nın en zengin ailesi olan Ambaniler’in Martta başlayan 4 aylık düğün maratonunda 250 milyon dolar harcadıklarına dair bir haber okudum. Mukesh Ambani’nin oğlu Anant’ın evlendirildiği şatafatlı düğüne dünyanın her yerinden...
- İstanbul 112 Ambulans çalışanları ve SES İstanbul Şubeleri, 26 Temmuz Cuma günü Avrupa İl Ambulans Servisi Başhekimliği binası önünde, yaşanan sorunlara çözüm bulunması talebiyle basın açıklaması gerçekleştirdi. Yapılan basın açıklamasına 112...
- Otoriter, faşist rejimlerin iktidarda olduğu dönemlerde toplumsal değerler aşındırılır, insanlar yalnızlaştırılır, bencillik ve bireycilik daha fazla öne çıkar. Zulme ve haksızlığa karşı çıkmak aptalca, kişisel çıkarları ön planda tutmak, bunun için...
- Kemal Türkler anılırken yaşadığı dönemle ve mücadele arkadaşlarıyla, sınıf mücadelesinde elde ettikleri kazanımlarla anılıyor. Bize öyle önemli bir miras bırakmış ki katledilişinin 44. senesinde bizler onu hâlâ aramızda ve kavgamızda hissediyoruz....
- İstanbul Çatalca’da bulunan, sucuk, salam, sosis gibi işlenmiş et ürünleri üretimi yapılan Polonez’de baskılar ve hukuksuzluklar artıyor, işçiler de sendikal haklarına sahip çıkmaya devam ediyor. Tekgıda-İş Sendikasının yeterli çoğunluğu sağlayarak...
- Siyasi iktidar Türkiye’nin dört bir yanını maden şirketlerine peşkeş çekmeye devam ediyor. Son olarak Emsa Enerji ve Madencilik şirketi Tokat’ta 30’dan fazla köyün yaylası ve su havzası olan Sorhun Obasında altın aramak için sondaj çalışmalarına...
- Sermaye sınıfının sendika düşmanlığına ve ücret gasplarına karşı işçilerin ve emekçilerin mücadeleleri sürüyor. İstanbul Çatalca’da Polonez işçileri patronun sendika düşmanlığına karşı direnişe geçti. Şişli Belediyesi işçileri ücretlerinin eksiksiz...
- “Fabrikadaki çoğu kadın 600-700 işçiye haklarının ellerinden gideceğini anlattığımızda protestoya katılmayı tereddütsüz kabul ettiler. Fabrikada sendikasız işçi yoktu. Kadınlar erkeklerden daha bilinçliydi. Sınıfsal olarak da meseleyi biliyorlardı....
- Başka dilde bir şarkı söylendiğinde sözlerini anlamayız. Yine de şarkıda akan hisler yüreğimize kolaylıkla işler. Elbette müziğin gücü ve evrenselliğidir bu. Ancak esas güç, egemenlerin ne yaparlarsa yapsınlar önüne geçemeyecekleri duygudaşlık...
- DİSK’in kurucusu, Maden-İş’in Genel Başkanı, Türkiye işçi sınıfının unutulmaz önderi Kemal Türkler, katledilişinin 44’üncü yılında Topkapı Mezarlığındaki mezarı başında anıldı. 22 Temmuzda gerçekleştirilen anmaya DİSK’e bağlı sendikaların üye ve...
- Türkiye işçi hareketinin yükselişe geçtiği 1960-1980 arası dönemi düşündüğümüzde bu yükselişe büyük katkısı olan Maden-İş geleneğini ve Maden-İş Genel Başkanı Kemal Türkler’i anmamak olmaz. Kemal Türkler, bu dönemin sembolü haline gelmiş isimlerden...
- Kemal Türkler… DİSK’in kurucusu, Maden-İş’in unutulmaz önderi… Dürüst, namuslu ve yüreği işçi sınıfından yana atan bir sendikacı… Katledilişinin 44. yıldönümünde büyük işçi önderi Kemal Türkler'i saygıyla anıyoruz.