Buradasınız
DİSK’ten “Sendikal Hak ve Özgürlükler Nöbeti”
Son dönemde işçi sınıfına ve sendikalara yönelik artan saldırıları protesto etmek üzere, DİSK’e bağlı sendikaların gerçekleştirdiği oturma eylemlerinin ikincisi 6 Ocakta yapıldı. DİSK’in kuruluş yıldönümü olan 13 Şubat tarihine kadar her Çarşamba bir saat süreyle devam edecek olan eylemler, “Sendikal Hak ve Özgürlükler Nöbeti” adıyla gerçekleştiriliyor. İstanbul’da Taksim Gezi Parkında yapılan eylem, DİSK temsilciliklerinin bulunduğu diğer illerde ise şehir meydanlarında yapılıyor.
Bu haftaki eyleme DİSK’e bağlı BMİS, Genel-İş, , Dev Sağlık-İş, Emekli-Sen ve Nakliyat-İş üye ve yöneticileri katıldılar. Eylem boyunca atılan sloganlarda, tutuklu bulunan Nakliyat-İş yöneticilerinin serbest bırakılması, sendikal haklara yönelen saldırıların durdurulması talep edildi.
Tayfun Görgün’ün yaptığı açılış konuşmasından sonra Süleyman Çelebi söz alarak basın açıklamasını okudu. Çelebi konuşmasında, yeni yıla, tekel ve itfaiye işçilerine yapıldığı gibi hak arayanlara karşı yapılan saldırılarla, sayıları 6 milyona yaklaşan işsizlerle ve 12 milyonu aşan yoksullarla, sendikalaştığı için işten çıkarılan işçiler ve devam eden direnişlerle girildiğini ifade etti. DİSK örgütlenme Daire Başkanı ve Nakliyat-İş Genel Başkanı Ali Rıza Küçükosmanoğlu ile Nakliyat-İş yöneticilerinin sendikal haklarını kullandıkları için yeni yılı cezaevinde karşıladıklarına dikkat çekti. 2009 yılı boyunca sendikal hak ihlallerinin artarak devam ettiğini, bu saldırıların kriz fırsatçılığı olduğunu belirtti ve şu talepleri sıraladı:
“Çalışma saatleri düşürülmeli, kayıt dışı istihdam azaltılmalı, çocuk istihdamı sınırlanmalı, iş kazaları ve meslek hastalıkları gerilemeli, sendikal örgütlenme ve toplu sözleşme hakkı genişletilmeli, grev yasakları kaldırılarak çağdaş uluslararası normlara uygun tedbirler vakit geçirilmeden gündeme alınmalı ve hayata geçirilmelidir.”
Çelebi son olarak, tutuklanan yönetici ve üyelerin serbest bırakılmasını ve hukuksuzluğun giderilmesini istedi ve ülkenin demokrasi güçlerini, aydınlarını, gençlerini, işçilerini ve işsizlerini, halka hayatı dar eden ve özgürlükleri talan eden siyasi iktidara karşı birlikte mücadeleye çağırdı.
Nakliyat-İş yöneticileri serbest bırakıldı
7 Aralıkta evlerine yapılan polis baskınıyla, “suç örgütü kurmak, birden fazla kişinin çalışma hürriyetini engellemek ve ruhsatsız silah bulundurmak” gerekçesiyle tutuklanan Nakliyat-İş yöneticileri, avukatlarının mahkemeye yaptığı itiraz üzerine 6 Ocakta serbest bırakıldılar. Sendika yöneticilerinin evlerinin yanı sıra Nakliyat-İş Genel Merkezi ve şubelerine de baskın yapılmıştı. Tutuklamanın ardından Nakliyat-İş üyesi işçiler, çalıştıkları işyerlerinde iş bırakarak tutuklamaları protesto etmişlerdi.
- SES: Sağlıkta Ticaret Ölüm Demektir!
- İşçiler, Kamu Emekçileri, Çiftçiler Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Tokat’tan Diyarbakır’a Maden Şirketlerine Karşı Köylüler Mücadele Ediyor
- Çiftçiler Düşük Fiyat Dayatmasına Karşı Çıkıyor
- 112 Acil Sağlık Çalışanlarından Eylem
- Tüm Emeklilerin Sendikası: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- Mersin Dizge Okulu Öğretmenleri Kazandı!
- Mersin Dizge Okulu Öğretmenleri Düşük Ücretlere Karşı Eylem Yaptı
- Manisa Gördes’te Madene Karşı Direniş Nöbeti Sürüyor
- Özel Sektör Öğretmenleri Hakları İçin Eylemde
- Bursa ve İzmir’de İşten Atma Saldırılarına Karşı Eylemler
- Hak Gasplarına Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- IFFCO Türkiye Fabrikasında Sendika Düşmanlığı
- Sendikalaşma Hakkı Engelleniyor, İşçiler Mücadele Ediyor
- Belediye ve Sağlık İşçileri Haklarını İstiyor
- Antep’ten Ankara’ya İşçilerin Mücadelesi Sürüyor
- Durak Tekstil’de Sendikalaşan İşçiler İşten Atıldı
- Düşük Zam Dayatmasına ve Sendika Düşmanlığına Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Tersane İşçileri Düşük Ücret Dayatmasına Karşı Eylemlerini Sürdürüyor
Son Eklenenler
- Vivident, Mentos gibi sakız ve şekerleme markalarının üreticisi olan Perfetti Van Melle’nin İstanbul/Kıraç’ta bulunan fabrikasında çalışan işçiler Tekgıda-İş Sendikasında örgütlenmiş, şirket yönetiminin sendika düşmanı tutum ve baskılarıyla...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Rus yazar Tolstoy “acı duyabiliyorsan canlısın, başkasının acısını duyuyorsan insansın” der. Tolstoy’un bu ifadeleri özü itibariyle insanlaşmayı anlatır. İşçi sınıfı olarak, sömürücü efendilerden insanlık için insanlaşma...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER, sözünü İşçi Dayanışması’yla söylüyor. Kapitalist sömürüye, zorbalığa, ayrımcılığa, haksız savaşlara karşı işçi sınıfına sesleniyor ve diyor ki kurtuluş ellerinizde, birliğinizdedir.
- İşçi ve emekçiler pek çok ülkede 2024 yılını mücadeleyle kapattı, 2025’i mücadeleyle karşıladı. Kapitalist sömürü düzeninin yol açtığı sorunlar büyürken, buna karşı işçilerin mücadelesi ve dayanışması da güçleniyor. Emperyalist savaşın yayıldığı,...
- Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Aralık ayı yıllık enflasyonunu yüzde 44,38, 12 aylık ortalama enflasyonu ise yüzde 58,51 olarak açıkladı. Kamu emekçilerinin ve emeklilerin maaş artışında önemli bir faktör olan altı aylık enflasyon ise yüzde 15,75...
- Harb-İş Sendikası Eskişehir Şubesi, 3 Ocakta basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasında kamu işçilerinin toplu iş sözleşmesi (TİS) sürecine, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına ve Harb-İş üyesi işçilerin yaşadıkları ekonomik...
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...