Dünya İşçi Sınıfı İşyerlerinde, Meydanlarda Mücadeleyi Büyütüyor!

Filistin Halkıyla Uluslararası Dayanışma Gününde eylemler

Emperyalist savaşın alevleri yayılırken dünya işçi sınıfı savaş karşıtı talepleriyle meydanları doldurmaya devam ediyor. Filistin Halkıyla Uluslararası Dayanışma Günü olan 29 Kasımda dünyanın birçok şehri Filistin halkıyla dayanışma gösterilerine sahne oldu. ABD’den İngiltere’ye işçiler ve öğrenciler, savaşın suç ortağı olan kendi hükümetlerini ve katil İsrail devletini protesto etmek için alanlara çıktı; İsrail’e derhal silah ambargosu talebiyle yürüyüşler gerçekleştirdi.

Uluslararası dayanışma eylemlerinin kitlesel şekilde gerçekleştirildiği ABD’de binlerce kişi savaş karşıtı taleplerini haykırmak için meydanlara çıktı. Boston veDallas’ta, alışverişin en yoğun olduğu Kara Cuma gününde, büyük alışveriş merkezlerinde savaşın sona ermesi talebiyle gösteriler yapıldı. New York’ta emekçiler Manhattan sokaklarını doldurarak Filistin halkıyla dayanışma yürüyüşü gerçekleştirdi. Chicago veLos Angeles sokaklarında ise ABD hükümetinin İsrail ile tüm ticari ve askeri ilişkilerin derhal durdurması talepleri yükseldi.

Avrupa’nın birçok şehrinde de işçi ve emekçiler yeniden meydanlara çıktı. Norveç’in başkenti Oslo’da, Finlandiya’nın başkenti Helsinki’de, Hollanda’nın başkenti Amsterdam’da sokaklar “Özgür Filistin” sloganlarıyla yankılandı. İngiltere’deise 28 Kasım İşyeri Eylem Gününde ülke genelinde işyerlerinde ve okullarda düzenlenen savaş karşıtı eylemlerin ardından işçi ve öğrenciler 30 Kasımda ülkenin dört bir yanından başkent Londra’da meydanlara aktı. 150 bine yakın işçi, emekçi ve öğrenci Filistin halkıyla uluslararası dayanışmasını bir kez daha gösterdi. Bir kez daha İngiltere hükümetinin İsrail’e derhal silah ambargosu uygulamasını talep etti. Filistin halkının tek dostu dünya işçi sınıfı, dayanışma gösterilerine kararlılıkla devam edeceklerini dünya meydanlarından yükselttikleri coşkulu sloganlarıyla, savaş karşıtı talepleriyle dile getirdi.

Şili’de kamu emekçileri grevde

sili_grev.webp

Şili’de kamu emekçileri 28 Kasım günü greve gitti. İşçi Sendikaları Konfederasyonu CUT ve Maliye Çalışanları Birliği ANEF sendikalarının çağrısıyla başkent Santiago dâhil olmak üzere ülkenin 15 kentinde işçiler iş bırakma eyleminde bulundu. İşçilerin temel talepleri arasında ücretlerde iyileştirme, iş güvencesi, haftalık çalışma saati sınırının derhal düzenlenmesi yer alıyor. Santiago’da iş bırakan ve kitlesel bir eylem düzenleyen emekçiler, sloganlarla Zafer Meydanından Kongre binasına kadar yürüdü.

Dünyadaki en uzun haftalık çalışma saatine sahip ülkelerden biri olan Şili’de haftalık çalışma saatini 45 saatten 40 saate düşüren yasa değişikliği geçtiğimiz Nisan ayında yürürlüğe girmişti. Ama 2028 yılına kadar kademeli olarak düşürülmesi kararlaştırılmıştı. İşçiler, en fazla 40 saatlik çalışma süresinin derhal yürürlüğe girmesini istiyor, uzun çalışma süresine karşı çıkıyor. Kamu işçileri, ücretlerinin enflasyon oranında yeniden düzenlenmesi için de mücadele ediyorlar. İşçiler talepleri karşılanıncaya kadar eylemlerine devam edeceklerini ifade ediyorlar.

İtalya’da genel grev

italya.webp

İtalya’da yarım milyon işçi 29 Ekimde ülke çapında bir günlük genel grev gerçekleştirdi. Faşist Meloni liderliğindeki hükümetin 2025 yılı bütçe tasarısını protesto etmek için birçok sektörde yüz binlerce işçi iş durdurdu. Ülkenin en büyük işçi sendikalarından CGIL ve İtalya İşçi Birliği UIL’in çağrısına kulak veren İtalya işçi sınıfı işyerlerinden meydanlara aktı. Derinleşen toplumsal eşitsizliğe, kemer sıkma politikalarına ve baskıcı rejime karşı çıkan işçi ve emekçiler başta Roma, Milano ve Napoli olmak üzere onlarca şehirde protesto gösterileri gerçekleştirdi.

Greve verilen desteğin yüzde 70’in üzerinde olduğunu belirten sendikalar, ülke genelinde 43’ün üzerinde gösteri düzenlendiğini ve bu gösterilere yarım milyon işçi ve emekçinin katıldığını ifade etti. İşçi sınıfı, faşist hükümetin açıkladığı bütçeye tepkilerini meydanlarda gösterirken, grevler metalden tekstile demiryolundan hizmet sektörüne birçok işkolunda etkili oldu. İşçiler kamu harcamalarında kesintiye gidilirken askeri harcamalara ayrılan bütçenin rekor seviyede yükseltilmesine karşı çıkıyorlar. İşçi sınıfına saldırılarla dolu 2025 bütçesini büyük bir öfkeyle karşılayan İtalya işçi sınıfı ve gençliği, hükümetin baskıcı uygulamalarına, emperyalist savaş politikalarına ve derinleşen yoksulluğa karşı mücadeleyi büyütüyorlar. 

Amazon işçileri 20 ülkede grev yaptı

amazon.webp

Dünyanın en büyük e-ticaret şirketi olan Amazon’da çalışan işçiler 2020’den beri gerçekleştirdikleri “Amazon Ödesin!” grevini bu sene de yoğun bir katılımla gerçekleştirdi. Kasım ayının son cuması “kara cuma” adıyla indirim kampanyaları düzenleniyor. Amazon işçileri alışverişin çok yoğun olduğu bu günleri grevlerle, protesto gösterileriyle geçiriyorlar. Bu yıl da 20 ülkede binlerce Amazon işçisi, talepleri doğrultusunda 29 Kasım ile 2 Aralık tarihleri arasında grevler organize etti.

Uluslararası bir sendikal birlik olan UNI Global’in organize ettiği greve çok sayıda sendika ve emek örgütü destek verdi. Amazon işçileri ücretlerinin yükseltilmesini, çalışma koşullarının iyileştirilmesini, iş güvenliği önlemlerinin alınmasını ve sendikal örgütlenme haklarına saygı duyulmasını talep ediyorlar. ABD’den Nepal’e, Hindistan’dan Avustralya’ya, Japonya’dan Almanya’ya aynı taleplerle greve çıkan Amazon işçileri beş yıldır sürdürdükleri mücadeleyi devam ettirmekte kararlı olduklarını ifade ediyorlar. UNI Global yaptığı açıklamada “Bezos’un şirketi işçilerin örgütlenmesini engellemek için milyonlarca dolar harcadı, ancak dünya çapında gerçekleşen grevler ve protestolar, işçilerin adalet ve sendikalaşma arzusunun durdurulamayacağını gösteriyor” diyerek işçilerin kararlılığını vurguladı.

Dünyanın en zenginleri arasında olan Jeff Bezos’a ait şirket işçilerin sendikalaşmasına engel oluyor. Amazon depolarında çalışan işçiler, aşırı sıcaklar, iş güvenliği önlemlerinin alınmaması gibi nedenlerle canını yitiriyor. İşçiler mobbing altında çok düşük ücretlere kölece çalıştırılıyor. İşçilerin emeğini hunharca sömüren Bezos ise servetine servet katıyor. Uluslararası birliğin ve dayanışmanın önemli bir örneğini gösteren Amazon işçileri bu duruma “artık yeter!” demek için örgütlülüğü büyütmeye çalışıyor.