Buradasınız
Düşük Ücretlere ve Hak Gasplarına Karşı Mücadele Sürüyor!

Özel sektör öğretmenleri: “Taban maaş hakkını geri alacağız”
Haklarını almakta kararlı özel sektör öğretmenleri 21 Ocakta Ankara’da bir kez daha taleplerini haykırdılar. Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası üyesi öğretmenler, Eğitim-Sen Ankara 1 No’lu Şube önünde basın açıklaması gerçekleştirdiler. Basın açıklamasını Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Ankara Temsilcisi İnci Gürkan yaptı. Gürkan sendika olarak patronların dayattığı asgari ücret ve altındaki sefalet ücretlerini kabul etmeyeceklerini ifade ederek şunları söyledi: “Ülkenin içinde bulunduğu krizin faturasını, derin bir yoksulluğa mahkûm ettiğiniz öğretmene ödetemezsiniz. İtibarını zedelediğiniz öğretmenin emeği üzerinden kâr edip zararınızın acısını öğretmenden çıkaramazsınız. Yüksek kâr ederken bunu öğretmenle mi paylaştınız ki şimdi şikâyet ediyorsunuz?” 2014 yılında kaldırılan taban maaş haklarına değinen Gürkan, “Güvencesizlik, artan gıda ve konut fiyatları, asgari ücrete mahkûm edilmek bugün taban maaşın önemini daha da açığa çıkardı. Eşit işe eşit ücret istiyoruz, kamudaki meslektaşlarımızla aynı haklara sahip olmak istiyoruz” dedi. Yaz tatillerinde öğretmenleri açlığa mahkûm eden 10 aylık sözleşmelerin kaldırılması gerektiğini söyleyen Gürkan, “İhbar ve kıdem tazminatı, ek ders ücretleri, doğum izni gibi yaşamsal haklarımızı alacağız ve öğretmenin onurunu zedeleyen, öğretmeni ayrıştıran her türlü ayrımcılığın karşısında duracağız” sözleriyle kararlılıklarını ifade etti. Öğretmenler basın açıklamasında “Yaşasın Öğretmen Dayanışmamız”, “Taban Maaş Hakkını Geri Alacağız”, “Asgari Ücretle Yaşamaya Son” sloganlarını attılar.
Bingöl’de fırın işçileri: “Ekmek ucuz olabilir ama emek ucuz olamaz”
Bingöl’de fırın işçileri kötü çalışma koşullarına artık yeter diyerek, 23 Ocakta DİSK/Gıda-İş Sendikası öncülüğünde Dörtyol Saat Kulesi önünde basın açıklaması yaptılar. “Ekmek Ucuz Olabilir Ama Emek Ucuz Olamaz” yazılı pankartın taşındığı basın açıklamasında Gıda-İş Sendikasının Bingöl temsilcisi Murat Bulut konuştu. Fırın patronlarının fiyat rekabetinin faturasını işçilere çıkardığını söyleyen Bulut, fırın işçilerinin güvencesiz çalıştırılmasına tepki gösterdi. Bulut şunları söyledi: “Yasalarda yazan 8 saat çalışmamız gerekirken 14 saat çalışıyoruz. Haftalık dinlenme hakkımız yok denecek kadar az. Sigortamız yok, çünkü işverenler bizim yerimize eşini, dostunu, çocukları ve yakınlarını sigortalı gösteriyorlar, onlar emekli oluyor, biz mezarda emekli oluyoruz.” Bingöl Valisi ve Belediye Başkanına seslenen Bulut, “Ekmek ucuza satılsın buna itirazımız yok, ama bizim emeğimiz üzerinden ekmeğin ucuza satılmasına razı değiliz. Haklarımızı ve emeğimizin karşılığını istiyoruz” dedi. Basın açıklamasında fırın işçilerinin talepleri şu şekilde sıralandı:
- İşverenlerin arasındaki rekabetin sorumlusu biz değiliz, ücretlerimizin artırılmasını istiyoruz.
- Haftada bir gün dinlenme hakkı istiyoruz.
- Tüm işçilerin amasız fakatsız sigortalarının yapılmasını, kayıt dışı ve güvencesiz çalıştırmaya son verilmesini istiyoruz.
- Haftada 45 saat çalışma hakkı istiyoruz. Günde 14 saat çalışma son bulsun istiyoruz.
- Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Valilik ve Belediyenin denetim görevini eksiksiz yaparak işverenler arasındaki rekabete son verilmesini talep ediyoruz.
İşçiler “Direne Direne Kazanacağız” sloganını haykırarak basın açıklamasını bitirdiler.
Diyarbakır’da inşaat işçileri: “Taban fiyat 600 lira olsun”
Geçtiğimiz hafta fırın işçilerinin eylemlerini gerçekleştirdiği Diyarbakır Dağkapı Meydanı, 22 Ocakta çalışma koşullarını protesto eden inşaat işçilerinin eylemine ev sahipliği yaptı. İnşaat işçileri kötü çalışma koşullarına dikkat çekmek amacıyla bir basın açıklaması gerçekleştirdiler. “İşçilerin Birliği Sermayeyi Yenecek”, “Emeğim Hakkımdır” yazılı pankartların açıldığı basın açıklamasında, Amed Emek ve Demokrasi Platformu, DİSK ve siyasi parti temsilcileri de bulundu. Basın açıklamasında konuşan inşaat işçisi Ramazan Kurt, “Bırakın açlık sınırını, açlık sınırının altında ücretler ile çalışmaktayız, sömürülüyoruz. Asgari ücret 8500 TL olmuşken biz asgari ücretin altında bir ücret ile çalışıyoruz” diyerek sefalet ücretine tepkilerini dile getirdi. Kurt, maden işçilerine sağlanan hakların kendilerine de sağlanması gerektiğini söyleyerek, “Dünya verilerine göre her 15 saniyede bir arkadaşımız iş kazasında veya meslek hastalığına bağlı olarak hayatını kaybediyor. Türkiye’de iş kazaları verilerine göre 280 kazada 1 ölümcül kaza meydana geliyor. Bu veriler her gün 4 işçi arkadaşımızın hayatını kaybettiğini gösteriyor. Ölüm ile burun buruna çalışıyoruz” dedi.
Aldıkları ücretin temel gıdaya bile yetmediğini söyleyen Kurt, “Temel haklarımızdan mahrum bırakılıyoruz. Bu yüzden şu anki yevmiyelerimizin taban fiyat olarak 600 TL olmasını talep ediyoruz. Ve bundan sonra her asgari ücret açıklamasında yevmiyelerimizi asgari ücretin iki katı olarak belirleyeceğiz” dedi. “Emekçilerin ücreti kesilmeyecek ve emekçilere mobbing uygulanmayacak. Öncelik işçi ve emekçinin olacak. Baskılara ve emek sömürüsüne karşı hep direneceğiz. Tüm bunlar hakkımızdır, hakkımızı alacağız” sözleriyle, talepleri karşılanıncaya kadar eylemlerini sürdüreceklerini duyurdu.
Trendyol Go kuryelerinin mücadelesi kazanım getirdi
Şirket yönetimi tarafından açıklanan sefalet zammına ve kötü çalışma koşullarına karşı iş durduran Trendyol Go kuryelerinin mücadelesi kazanım getirdi. Kuryeler, 16 Ocakta önce Alibeyköy ofisi önünde daha sonra da diğer bölgelerin de katılımıyla Maslak’ta bulunan şirket merkezi önünde toplanmış, 17 Ocakta ise İzmir ve Bursa’da çalışan kuryelerin de kontak kapatmasıyla iş durdurma eylemleri yayılmıştı. İşçi temsilcileri 18 Ocakta şirket yöneticileriyle görüşme gerçekleştirmiş ve talep listelerini açıklamışlardı. Yapılan görüşmeler sonrası Trendyol şirketi 24 Ocakta yazılı açıklama yaptı. Yapılan açıklamada “Yeni faaliyet döneminde, Trendyol Go taşıyıcı iş ortaklarımızın hak edişleri, bir önceki yıla göre yüzde 120 artmıştır. Ocak 2022 döneminde bir saat taşıma faaliyeti gösteren bir iş ortağının hak edişi 45 TL iken, Ocak 2023 döneminde bir saat taşıma faaliyeti gösteren bir iş ortağının hak edişi yapılan yüzde 120 senelik artış oranı ile birlikte 100 TL seviyesine gelmiştir. Bir önceki artış dönemi olan Temmuz 2022 ile kıyasladığımızda ise, hak edişlerde yüzde 60 oranında artış gerçekleşmiştir. Ayrıca dün akşam gerçekleşen görüşmeler sonrasında yapılan artışla birlikte günde ortalama 8 saat faaliyet gösteren bir taşıyıcı iş ortağımızın aylık net kazancı 11400 TL’ye yükselmiştir. Ayrıca, iş ortaklarımızın açıklanan faaliyet modeline ilişkin görüşleri ve talepleri de kendileriyle bir araya gelerek hassasiyetle değerlendirilmiş ve gereken tüm aksiyonlar alınmıştır” ifadelerine yer verildi.
Trendyol Go kuryeleri yola çıkarken dile getirdikleri taleplerinin hepsini kabul ettirebilmiş değiller. Ancak şirket yönetiminin ağır çalışma koşulları ve düşük ücret dayatmasına karşı verdikleri etkili ve anlamlı mücadele sayesinde kazanımlar elde ettiler. Geçtiğimiz yıl da anlamlı bir mücadele örneği sergileyen kuryeler, patronların kendiliğinden hiçbir hak vermediğini, birlik ve mücadele sayesinde kazanım sağlayabildiklerini, bundan sonra da birliklerini güçlendirmeye devam edeceklerini belirtiyorlar.
Market Raflarından Sınıf Siyasetine
İşçi Dayanışması 178. Sayı Çıktı!
- UNO ve Ahenk Halı İşçilerinden Eylem!
- LCW İşçileri Kazandı, BAT, As Plastik ve SEDAŞ’ta İşçiler Eylem Yaptı
- TÜPRAŞ İşçileri Ek Zam Talep Ediyorlar
- Özel Sektör Öğretmenlerinden İstanbul ve Adana’da Eylem
- Düşük Ücretlere ve Hak Gasplarına Karşı Mücadele Sürüyor!
- Kamu Emekçileri, Fırın ve Belediye İşçileri Hakları İçin Eylemdeydi!
- Düşük Ücret Zammına Karşı İşçi Eylemleri Yayılıyor
- Adana ve Antep’te Düşük Zam Dayatmasına Karşı İşçiler İş Bıraktı
- LC Waikiki Taşeron İşçileri İş Bıraktı
- Adana, Eskişehir, Bursa ve Erzincan’da İşçi Eylemleri
- Emekçi Kadınlardan Gebze’de Basın Açıklaması
- Mersin, Bursa ve Eskişehir’de İşçi Eylemleri
- Öğretmenlik Meslek Kanununa Karşı Öğretmenler Ankara’daydı
- OPET İşçileri Çalışma Koşullarının Düzeltilmesi İçin Eylem Yaptı
- Tozkoparan Halkı Rantsal Dönüşüme Karşı Sokakta
- Sütaş İşçileri Sendika Düşmanlığını Protesto Etti
- Sendikal Baskılara ve Haksızlıklara Karşı Mücadele Sürüyor
- TTB Sağlıkta Şiddete Karşı Eylemdeydi
- Patronlar Saldırılara İşçiler Mücadeleye Devam Ediyor
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Eylem ve Etkinlikler Yapıldı
Son Eklenenler
- Birleşik Metal-İş Sendikası İstanbul 1 No’lu Şube, 19 Martta 8. Olağan Genel Kurulunu gerçekleştirdi. Classes Butik Otel’de yapılan kurulda söz alan Şube Başkanı Özcan Atmaca, Mata işçilerinin direnişini selamlayarak konuşmasına başladı. “Mata bizim...
- Her yıl 21 Martta Ortadoğu ve Kafkasya halklarının “yeni günün”, özgürlüğün, isyanın, direnişin simgesi olarak kutladıkları Newroz, 2023 yılında “Her yer Newroz her daim Özgürlük/Her der Newroz, Her dem Azadi” şiarıyla karşılandı. 19 Mart Pazar günü...
- Türk-İş’e bağlı Tüm Taşıma İşçileri Sendikası (TÜMTİS) 31. Olağan Genel Kurulunu gerçekleştirdi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ali Emiri Kültür Merkezi konferans salonunda yapılan Genel Kurulun ilk gününde, 6 Şubat depremlerinin felakete...
- Deprem, tsunami, sel, kasırga… Bunlar dünya var olalı beri meydana gelen doğa olaylarından bazıları. Tarihte insanlar bu tür doğa olaylarıyla nasıl baş edeceklerini bilmedikleri için türlü felaketlerle karşılaştılar, nice acılar çektiler. Kimi...
- Yoksullaşma, artan hayat pahalılığı, düşük ücretler ve kötü çalışma koşulları nedeniyle pek çok sektörde sendikalaşan işçilerin sayısı artıyor. Siyasi iktidarın işçi düşmanı politikalarından güç alan patronlar sınıfı, işçilerin sendikalaşma hakkına...
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri “Depremin 40. gününde kaybettiğimiz canları yaktığımız mumlarla anıyoruz” diyerek 16 Mart günü anma eylemleri gerçekleştirdi. İstanbul Bakırköy Özgürlük Meydanı ve Kadıköy İskele Meydanında bir araya gelen...
- Maraş merkezli depremlerde on binlerce insan yaşamdan kopartıldı, milyonlarcası perişan ve evsiz bırakıldı. Fakat sermaye sınıfının kâr hırsı sınır tanımıyor; yakınlarını kaybetmiş, acı ve kedere boğulmuş, evsiz kalmış işçileri işten atmakla tehdit...
- 6 Şubat depremleriyle büyük yıkım yaşayan Adıyaman, Malatya, Diyarbakır ve Urfa’da halk şimdi de sel ve su baskınlarıyla boğuşuyor. Yağmur Adıyaman, Malatya ve Urfa’da sele neden olurken Urfa ve Adıyaman’da 15 kişi hayatını kaybetti. 5 kişi de kayıp...
- AKP iktidarında can bulan dünya görüşü için gelişme ve kalkınma demek; büyük kâr getirisi olan yollar, köprüler, havaalanları, bin odalı saraylardır. İktidar ve zengin olma hırsından körleşmiş zihinsel ve düşünsel bir yapıdan söz ediyoruz. Bu...
- Merhaba arkadaşlar, benim adım Gizem. Ben 17 yaşındayım ve okuyorum. 11. sınıftayım ama okula gidemiyorum. Çünkü burada 6 Şubatta deprem oldu. Ben bu mektubu niye size yazıyorum biliyor musunuz? Ayakta dimdik durun ki çabuk iyileşelim. Deprem...
- İstanbul/Tuzla’da bulunan Mata Otomotiv’de çalışan 1000’den fazla işçi 27 Şubattan bu yana mücadele ediyor. İşçi sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınması, mobbing ve baskılara son verilmesi, ücretlerine yüzde 25 ek zam yapılması talebiyle başlayan...
- 6 Şubat sabahına korkunç bir haberle gözlerimizi açtık. Felaketin korkunç boyutları her geçen saat daha da açığa çıkıyordu. Saatler, günler geçerken insanların “devlet nerede?” feryatları göğe yükseliyordu. Televizyondan, sosyal medyadan çaresizce...
- Sömürücü egemenler, geçmişten bugüne hep aynı taktikleri izledikleri halde başarılı oluyorlar. Çünkü emekçiler, ezilen ve sömürülen kitleler örgütsüzler! Örgütsüz ve gideceği yolu bilmeyen insanlar kolayca yönlendirilirler. Böylece egemenler mağduru...