Buradasınız
Emekçi Kadınlar Mücadelede Önde
4 Mart Pazar günü, derneğimizin Sarıgazi temsilciliğinde, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü etkinliği düzenledik: “Emekçi Kadınlar Mücadelede Önde!”
Derneğimizin, işçiler için düzenlediği etkinlikler sayesinde, tarihimizi doğru yerden, doğru şekilde öğreniyoruz. 8 Mart, işçi sınıfının mücadele tarihinde çok önemli ve anlamlı bir yere sahiptir. 1857’de Amerika’nın New York kentinde, bir tekstil fabrikasında çalışan işçi kadınlar, daha iyi çalışma ve yaşam koşulları, iş saatlerinin kısaltılması ve eşit işe eşit ücret talepleriyle grev başlattılar. Ancak patronlar ve polis işçileri fabrikaya kilitlediler. Çıkan yangında 129 kadın işçi yanarak can verdi. 1910 yılında toplanan Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı’nda, Clara Zetkin’in önerisiyle 129 kadın işçinin anısına 8 Mart, Dünya Emekçi Kadınlar Günü ilan edildi.
8 Mart, o günden sonra tüm dünyada kadınıyla, erkeğiyle işçi sınıfının sokaklara çıkarak taleplerini dile getirdiği bir gün oldu. Günümüzde burjuvazi bilinçli bir şekilde bu günün içini boşaltmaya çalışarak “hediye” ve “alış-veriş” gününe çevirmeye, isminden “emekçi” kelimesini çıkararak “Dünya Kadınlar Günü” diye belleklerimize kazımaya çalışmıştır. Oysa bizler biliyoruz ki, tüm gün çalışan, ev işlerinden kafasını kaldıramayan bir kadın işçi ile zamanının çoğunu kuaförlerde, alışverişte ya da işçilerini nasıl daha fazla sömürebileceğini düşünmekle geçiren bir burjuva kadının çıkarları, istekleri, hayattan beklentileri asla bir olamaz. Asgari ücretle 1 ay geçinenle, bir çift ayakkabıya asgari ücret kadar para ödeyen kadının, bu günü aynı duygularla kutlamasını istiyor burjuvazi. Bu saptırmalara karşı uyanıklığı elden bırakmamalıyız. Biz, daha iyi bir hayat için kadın-erkek, işçiler olarak birlikte mücadele etmeliyiz.
Etkinliğimize katılan kadın arkadaşlarımızla sohbetlerimiz çok anlamlıydı. Kadın işçi arkadaşlarımız, çektikleri çileleri, kadın olmanın getirdiği ezilmişliği, fabrikalarda yaşadıkları sorunları da anlattılar. Etkinliğimize katılanlar, özellikle de 8 Mart’ın anlamını öğrendikleri için mutluydular. Emekçi kadınlar, çifte ezilmişliği, sömürüyü, cinsel baskıyı hak etmediklerini dile getirdiler. Kadının mücadeledeki yerini alması gerektiğini ifade ettiler. Bizler de fabrikalarda, işyerlerinde baskılara karşı kadınların vereceği kavganın öneminden bahsettik onlara. Kadının kurtuluşunun ancak toplumsal mücadeleyle gerçekleşebileceğini anlattık.
Bizler, sınıf bilinciyle, kadın-erkek omuz omuza mücadeleyi yükseltmeliyiz. Patronlar sınıfının tüm bilinç çarpıtmalarına karşı, 8 Mart’ın tarihini bilelim. Bedenleri ateşe verilen kadınların bıraktıkları mücadele bayrağını devralalım. Onların umutları ve özlemleri bizim de umutlarımızdır. Savaşların, yoksulluğun olmadığı, sömürüsüz ve özgür bir dünya için yürüyelim!
Son Eklenenler
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...
- İngiltere’nin başkenti Londra’nın meydanlarında aylardır emekçilerin barış talebi yankılanıyor. 18 Ocak Cumartesi günü, Filistin halkıyla dayanışma kapsamında Londra’da düzenlenen 24. ulusal gösteriye on binlerce kişi katıldı. Sırbistan'da...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında 219 gündür grevde olan işçiler, 24 Ocakta Payas Belediyesi önünde eylem yaptılar. 20 Haziranda greve çıkan işçiler, grevlerinin 217. gününde de fabrikanın önünden yürüyüş yaparak yolu...
- İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve denetimsizlik sebebiyle iş kazaları yaşanmaya, işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Yakın tarihte yaşanan çeşitli iş kazaları ve bunlarla ilgili yayınlanan bilirkişi raporları patronların kâr hırsı...
- İşçi Dayanışması’nın ilk sayısı 2008 Nisan ayında yayın hayatına başlamıştı. Elbette çıkarken kardelenler gibi toprağında kök saldıktan sonra filiz vermişti. İşte o günden beridir 1 Mayıs meydanlarında kırmızı şapka ve önlüklerle gelincik tarlası...
- 24 Ocak 1980’de, sermaye sınıfının ortak talepleri doğrultusunda bir dizi ekonomik karar alınmıştı. Adına “yapısal dönüşüm programı” denilen bu kararların alınmasında IMF, Dünya Bankası gibi emperyalist güçler, bu süre zarfında kurulan hükümetler,...
- Sonradan görme bir burjuva olan Turkuaz Tekstilin sahibi Nihat Zeybekçi, asgari ücreti vatan-millet-Sakarya’ya bağlamak için cambazlık yapıyor. Asgari ücret 660 dolara karşılık geliyormuş. 2003’te asgari ücret 100 dolar ediyormuş. Bunlar yanıltıcı...
- Teksif Sendikasında örgütlenen İzmir/Gaziemir’de Digel Tekstil, İstanbul/Tuzla’da TKİS Blinds ve Kayseri’de Almer Tekstil işçileri, patronların sendika düşmanlığına ve işten atma saldırısına karşı mücadele ediyor. İBB’ye bağlı Beltur işçileri, 20...
- Bolu’da Kartalkaya Kayak Merkezinde bulunan Grand Kartal Otel’de 21 Ocakta gece saatlerinde meydana gelen yangında 79 kişi hayatını kaybederken onlarca kişi yaralandı. Yapılan açıklamalara göre yangın sırasında otelde kayıtlı 238 kişi bulunmaktaydı...
- Emekçi kadınlar olarak birçok sorunumuz var. Hayat pahalılığı, yoksulluk, çocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılayamamak gibi sorunlar yaşıyoruz. İzmir’de tek göz bir evde çıkan yangında hayatını kaybeden beş küçük çocuk hepimizi çok üzdü. Bu çocuklar...
- İşçi sınıfının emeklileri, abi ve ablalarımız, Erdoğan 2024 yılını “emekliler yılı ilan ediyoruz” demişti. Erdoğan’ın o konuşmasını belki de hepimiz dinledik, gazetelerden okuduk. Bazılarımız burjuva siyasetinin zokasını yutarak, “belki bu sefer iyi...
- Baskılara, yasaklara rağmen direnişlerini sürdüren Polonez işçilerinin mücadelesi kazanımla sonuçlandı. Metal işçilerinin kararlı duruşu kazanım getirdi. Hitachi Energy grevi 24 Aralıkta, Schneider Elektrik grevi 6 Ocakta, Arıtaş Krijojenik grevi 10...