Buradasınız
Emekçiler Sağlıkta Saldırı Politikalarına Karşı Alandaydı
Türk Tabipler Birliği, sağlık meslek odaları, SES ve Dev Sağlık-İş, AKP hükümetinin “sağlıkta dönüşüm” adı altında gerçekleştirmek istediği hak gasplarını protesto etmek için Kadıköy İskele Meydanında bir miting düzenledi. Mitinge, DİSK, KESK ve Türk-İş’e bağlı çeşitli sendikalar, UİD-DER, çeşitli siyasi parti ve çevreler, direnişlerini sürdüren Esenyurt belediyesi ve Sinter Metal işçileri de katıldı.
Tepe Nautilus önünde toplanan emekçiler, İskele Meydanına kadar, pankartlar, dövizler ve sloganlarla yürüdüler. Coşkulu geçen yürüyüş boyunca sık sık eğitim ve sağlık hizmetlerinin tüm emekçilere eşit ve parasız ulaştırılmasını, güvenceli iş koşullarının sağlanmasını talep eden sloganlar haykırıldı.
Kortejlerin alana ulaşmasıyla beraber İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Hüseyin Demirdizen, SES Genel Başkanı Bedriye Yorgun, Dev Sağlık-İş Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ve İstanbul Eczacı Odası Başkanı Erdoğan Çolak birer konuşma yaptılar. Konuşmalarında, sağlığın daha pahalı hale getirildiğine dikkat çektiler, sağlık emekçileriyle beraber tüm emekçilere yıkım getiren Sağlıkta Dönüşüm Programının ve SSGSS yasasının iptal edilmesi taleplerini dillendirdiler.
Miting alanını dolduran emekçiler, konuşmaları sloganlarıyla desteklediler. Konuşmaların ardından miting sona erdi.
Miting sırasında sohbet ettiğimiz emekçilere neden mitinge katıldıklarını ve taleplerini sorduk:
Bir matbaa işçisi: Sağlık hakkı için buradayım. Ücretsiz sağlık hakkı istiyorum. Göztepe SGK’dan bir randevu aldım. Bir tahlil için üç gün boyunca muayene oldum. Bu işlemler hızlandırılmalıdır.
Diyarbakır’dan gelen eczacılar: Bu mitinge katılım amacımız sağlıktaki kötü gidişi protesto etmektir. Diyarbakır’da örneğin bir caddedeki 19 eczanenin sadece 5 tanesi ayakta kaldı. Gerisi ekonomik kriz nedeniyle kapandı. Eczanelerde çalışan işçilerin çoğu işsiz kaldı.
Tek-Gıda-İş 8 No’lu şube yöneticisi: Parasız sağlık hakkı için buradayız. Bu hükümetin sağlıktaki 9 aylık bütçe açığı 40 milyar dolara ulaştı. Kuyrukları yok ettik diyerek, sağlıkta reform yaptıklarını ifade ediyorlar. Sendikalar olarak bizler de çok bir şey yapmıyoruz. Daha önceleri işçi haklarını yok eden yasalara karşı herhangi bir şey yapmadık. Sırada kıdem tazminatı hakkımızın yok edilmesi var. Konut edindirme ve işsizlik fonu paraları işçilere verilmedi. Bizler lokal eylemlerle başarı kazanamıyoruz. Örneğin bizler Taksim’de imza kampanyası düzenledik, fakat Tekel’de özelleştirmeler gerçekleşti. Sendikalar işçileri bir bütün halinde hareket geçirmelidir. Dünya nasıl küreselleştiyse emek de küreselleşmelidir. Türk işçisinin Yunan işçisinden bir farkı yoktur, her ikisi de birlikte hareket etmelidir. Sermaye sınırları aştı, işçi sınıfının da önüne konan sınırları aşması gerekiyor.
Direnişteki Sinter Metal işçisi: Sağlık hakkının paralı olmasına karşıyım. 2 lira ile başlayan yeni SGK katkı payı gün geçtikçe yükselmeye devam ediyor. Ben haksız yere Sinter Metal’den işten atıldım. Şu anda sağlık hakkından yararlanamıyorum. Bu miting vesilesiyle talebim sağlık hakkının tüm işsizlere ücretsiz verilmesidir. Bence sağlık hakkına en çok ihtiyacı olanlar işsiz insanlardır. Örneğin ben midemden bir rahatsızlık geçirdim. Bir tek ilaç için benden 24 lira istediler. Bu parayı ödeyecek durumda değilim. Bu durum karşısında ne yapmalıyız? Varoşlardan fabrikalara kadar halka sağlık hakkında ne olup bittiğini anlatmak gerekiyor. Bu sağlık sistemine karşı bir duruş sergilemeliyiz.
Bir taşeron sağlık işçisi: Çalıştığım hastanede iş güvencemiz yok. Her gün kaygı duyarak işe gidiyorum. Çok düşük ücret alıyoruz. Çalışma yerlerimiz bizlere danışılmadan değiştiriliyor. Rapor vermemek için her şey yapılıyor. Bu mitinge sesimi duyurmak için katıldım. Biz de insan yerine konmak istiyoruz. Örgütlenmeliyiz. Bizler bilinçli değiliz. Fakat mücadele ettikçe öğreniyoruz.
Banka işçisi: SGK uygulamalarını protesto için buradayız. Annem tansiyon hastası, ablam hasta. Muayeneden sonra ilaç almaya gittiğimizde eczanelerde ilaç parası dışında para isteniyor. Bir arkadaşımın hatalı dişi çekildi ve elimizden bir şey gelmedi. Sadece sağlık değil bu sistemin bütün temeli bozuk.
Bir eczacı: Bizler muayene ücretini hastalardan tahsil etmek istemiyoruz. Muayenelerin ücretsiz olmasını istiyoruz. Halk bu yasayı bilmiyor, SGK’nın ne olduğunu ilaç almaya geldiğinde öğreniyor. Bazen bizlerin bu parayı kendi hesabımıza istediğimizi sanıyorlar. Bizler sadece aracıyız.
İşçi Sınıfı Basını İle Güçlüdür!
Bitmeyen Kavga
- Öğretmenler, Belediye ve Üniversite İşçileri Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- ASM Çalışanları İş Bıraktı: “Eziyet Yönetmeliğine” Hayır!
- Belediye İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Patronların Elindeki Koz: Sendika Yetkisine İtiraz
- Sağlık Çalışanlarından Eylem: “Sağlıkta Ticaret Ölüm Demektir!”
- Türk-İş’ten Ankara Mitingi: “Zordayız, Geçinemiyoruz”
- Sağlık Emekçileri: Eziyet Yönetmeliği İstemiyoruz
- DİSK: “Sendikal Hakların Önündeki Engeller Kaldırılsın!”
- Fernas İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- DİSK Ankara’da İşçi Buluşması Gerçekleştirdi
- Madencilerin Ankara Yürüyüşü, Öğretmenlerin Hak Gasplarına Karşı Mücadelesi Sürüyor
- DİSK’li İşçiler İstanbul’dan Seslendi: “Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet İstiyoruz!”
- Türk-İş’ten Eş Zamanlı Eylemler
- DİSK’li İşçiler Mersin’de “Gelirde Adalet, Vergide Adalet” Dedi
- Polonez İşçileri Saldırılara Rağmen Mücadeleye Devam Ediyor
- Sendikaların Eylemleri Devam Ediyor
- Türk-İş’ten Türkiye Genelinde Eylemler
- İstanbul’dan Antep’e İşçiler Hakları İçin Mücadeleye Devam Ediyor
- Belediye İşçileri Saldırılara Karşı Mücadele Ediyor
- Sendika Düşmanlığına, Ücret Gaspına Karşı İşçi Mücadeleleri
Son Eklenenler
- İşyerinde, mahallede, parkta, sokakta, kahvede… Sohbetler döner dolaşır hep aynı soruya bağlanır: “Ne olacak bu memleketin hali?” Soru bakidir, cevabı ise yaşadığımız koşullara, ait olduğumuz sınıfa göre değişiklik gösterir. Çünkü işçi ve...
- Şair “Kuşların vurulduğu zamandır şimdi” demiş. Gerçekten de haksızın haklı, hırsızın namuslu, haydudun yiğit sayıldığı zamandır şimdi. Her gün yeni bir “bu kadarı nasıl olur?” sorusuyla başlıyoruz güne. Geçtiğimiz günlerde Bursa’da bir tekstil...
- Yaklaşık iki ay boyunca hakları için mücadele eden, bu süreçte polisin ve jandarmanın saldırısına maruz kalan, gözaltına alınan Fernas işçilerinden biri arkadaşlarından birinin çocuğunun ilk adımını direniş alanında attığını söylemişti. Bir başka...
- Bir an için hafızamızı kaybettiğimizi düşünelim. Annemizin, babamızın, kardeşlerimizin, evlatlarımızın kim olduğunu, nereli olduğumuzu, yaşadığımız evi, ne iş yaptığımızı hatırlamadığımızı hayal edelim. Bütün yüzlerin, sokakların yabancı olduğunu...
- Bugünlerde kiminle konuşsak, herkes sorunlardan bahsediyor. Tezgâh başında, sokakta, pazarda, toplu taşımada, markette, bir hastanenin ya da bir okulun bahçesinde… Eğitimden sağlığa, kira derdinden geçim sıkıntısına, işçi ve emekçilerin gündemleri...
- İstanbul’da Maltepe Belediyesi ile İzmir’de Buca Belediyesi işçileri, Denizli’de Pamukkale Üniversitesi İktisadi İşletmelerde çalışan işçiler, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktılar. Çeşitli illerden gelerek...
- “Benim derdim ne biliyor musunuz? Bir anonim şirket nasıl yönetiliyorsa, Türkiye de öyle yönetilmelidir. Yoksa bileklerine bağlıyorlar prangayı, yürü yürüyebilirsen. Bu ülke bu şekilde sıçramaz.” Erdoğan’ın 2015’te söylediği bu sözlerin amacı işçi...
- İspanya’da 29 Ekimde yaşanan sel felaketi Valencia bölgesinde 250 insanın yaşamını yitirmesine neden oldu. Onlarca insan hâlâ kayıp. Şehir, evler harap olmuş durumda. Felaket boyunca kendi başının çaresine bakmak zorunda kalan, sevdiklerini,...
- Kanada’nın batı eyaleti Britanya Kolumbiyası limanlarında işçiler, 4 Kasım itibariyle 72 saatlik grev kararı aldılar. Geçtiğimiz yıldan bu yana Kanada’nın çeşitli limanlarında gerçekleştirilen kısmi grevlerin ardından gelen yeni grev kararı, devam...
- Son zamanlarda siyasi iktidar vergi düzenlemeleri konusunda sınır tanımayan bir performans sergiliyor. O kadar ki hiç harcamadığımız ya da hiç almadığımız şeylerden bile vergi almak için kolları sıvadı. 100 bin liranın üzerinde kredi kartı limitine...
- “N’olmuş yani, yarın süte daha fazla su karıştırır satarsın, yapmadığın iş sanki!” Kemal Sunal’ın oynadığı “Yüz Numaralı Adam” filminde geçen bu cümle trajikomik bir durumu ifade ediyor. İzlerken gülüyoruz ama yaşadığımız tam da bu. Soralım...
- Tarih boyunca gelmiş geçmiş tüm sultanlar, komutanlar, yöneticiler, iktidarlar insanların ve toplumların algılarını şekillendirmeye, psikolojilerini yönetmeye odaklanmışlardır. Başka türlü egemenliklerini koruyamayacaklarını bildiklerinden toplumun...
- Japonya’da çeşitli sendikalar, 2-3 Kasımda yaptıkları eylemlerle derinleşen kapitalist sömürüye ve emperyalist savaşa karşı mücadele çağrısında bulundular. İnşaat ve Taşımacılık İşçileri Dayanışma Sendikası Kansai Bölgesi Şubesi (Kan-Nama), Metal ve...