Buradasınız
Fukuşima’yı Unutma!
11 Mart 2011 yılında Japonya’da gerçekleşen deprem, tsunami ve nükleer felaketin ardından 30 bine yakın insan hayatını kaybetmişti. Felaketin yıldönümünde kaybedilenlerin anısına eylemler yapıldı. Doro-Çiba sendikası tüm dünyada nükleer santrallerin kapatılması, taşeronlaştırmaya ve sözleşmeli işçiliğe son verilmesi, ekonomik kriz gerekçesiyle kitlesel işten atmaların engellenmesi talepleriyle 11 Mart günü Fukuşima’nın Koriyama eyaletinde bir protesto gösterisi gerçekleştirdi.
Gösteriye katılan binlerce işçi, hayatını kaybedenlerin anısına bir dakikalık saygı duruşunun ardından yürüyüşe geçti. “11 Mart depremini asla unutmayacağız, nükleer kazaları asla bağışlamayacağız” diyen binlerce işçi, kapitalist sistemin yarattığı nükleer felaketlere, işsizliğe, yoksulluğa karşı öfkelerini haykırdılar.
Nükleer felaket binlerce Japon kardeşimizin hayatını çalmaya devam ediyor. Felaketin yaşandığı günden beri 3 bin insan hâlâ kayıp. Şimdiye kadar 180 bin insan çocuklarını ve yaşamlarını radyasyon tehlikesinden korumak için evlerini terk etmek zorunda kaldı. Devlet, evlerinden tahliye ettiği insanlara ne bir tazminat ödedi ne de yaşamlarını eskisi gibi sürdürebilmeleri için bir olanak sağladı. Aradan geçen bir yıl boyunca emekçiler, çok zorlu bir yaşama mahkûm edildi. Yeterli sağlık klinikleri kurulmuş değil. 360 bin Fukuşimalı çocuğun %75’i radyasyondan etkilenmiş bölgelerde okula gitmek zorunda. Japonya’daki çocuklarda hormon bozuklukları, akciğer ve kalp hastalıkları, kansızlık, kanser, tiroit bezi nodülleri gibi hastalıklar görülüyor. Çocukların idrarında sezyum adı verilen tehlikeli bir kimyasal madde bulunuyor. Nükleer santrallerde çalışan birçok işçi kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Tüm bunlar, Japon işçi kardeşlerimizin patronlar sınıfına karşı öfkesini daha da artıyor.
Fukuşima Daiçi Nükleer santralinde soğutma işlemlerine devam ediliyor, ancak bu işlemin ne kadarının yapıldığı tam olarak bilinemiyor. Santralin bulunduğu bölgeden hâlâ çok miktarda radyoaktif materyaller çıkartılıyor. Enerji patronlarının ve nükleer felaketin sorumlusu TEPCO ve Noda şirketlerinin hırslarının cezasını Japon işçileri çekiyor.
Japonya’da felaketin ardından Doro Çiba sendikasının uluslararası düzeyde başlattığı “Tüm Nükleer Santraller Şimdi Kapatılsın!” imza kampanyasını Türkiye’de derneğimiz UİD-DER yürütmüş ve topladığı 16 binin üzerinde imzayı Fukuşima Annelerine teslim etmişti. Uluslararası işçi dayanışmasını her alanda güçlendirmeye büyük ihtiyaç var. Kapitalizm insanlığı felâkete sürüklüyor ve dur denmediği müddetçe de bundan vazgeçmeyecek. Buradan, Japon sınıf kardeşlerimizin acısını yürekten paylaşıyor ve insanlığı yok oluşa sürükleyen kapitalist sisteme karşı uluslararası mücadele çağrısı yapıyoruz!
- İspanya’da Emekçiler: Bizim Üzerimizde Çamur, Sizin Elinizde Kan Var!
- İngiltere’de On Binler Filistin Halkı İçin Yeniden Meydanlara Çıktı
- İspanya’da Sel Felaketinde Can Kaybı Yükseliyor
- Dünya İşçi Sınıfının Yoksulluğa, Hak Gasplarına ve Emperyalist Savaşa Karşı Mücadelesi Devam Ediyor!
- Yunanistan Liman İşçileri İsrail’e Silah Sevkiyatını Engelledi
- İtalya’da Ulaşım, Liman ve Otomotiv İşçileri Grev Yaptı
- İspanya’da Emekçiler Yüksek Kiralara Karşı Meydanlara Çıktı
- Avrupa İşçi Sınıfı Emperyalist Savaşı Protestoya Devam Ediyor
- Savaşın Birinci Yılında Dünya İşçi Sınıfı “Emperyalist Savaşa Hayır’ Diyor
- ABD’de Liman İşçilerinden Kitlesel Grev
- Fransa’da İşçiler Greve Gitti
- İsrail’in Gazze ve Lübnan’daki Saldırıları Dünyanın Dört Bir Yanında Protesto Edildi
- İşçiler Yoksullaştırma Politikalarına Karşı Mücadele Ediyor
- İran’da Maden Faciası: Kapitalizm Can Almaya Devam Ediyor
- ABD’de Binlerce Otel İşçisi Greve Gitti
- Dünya İşçi Sınıfı, Düşmanlaştırma Politikalarına, Hak Gasplarına ve Saldırılara Karşı Mücadeleyi Büyütüyor
- İngiltere’de İşçi Sınıfı Irkçılığa Geçit Vermiyor!
- Doro-Çiba: Hiroşima’dan Gazze’ye Emperyalist Savaşlara Hayır!
- İngiltere’de Filistin Halkıyla Dayanışma Büyüyor, İşçi Sınıfı Faşizme ve Irkçılığa Geçit Vermiyor!
- Nijerya’da Emekçiler Hayat Pahalılığına Karşı Ayakta!
Son Eklenenler
- Bugün 18 Kasım. Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli bir yer tutan Netaş Grevinin yıldönümü… Netaş işçileri, 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesinin baskı koşullarında bile işçilerin örgütlülüğünün patronları alt edebilecek güçte olduğunu...
- UİD-DER, grevlerinin 81. gününde MKB Rondo işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Birlikte Karşı Duralım” pankartı ile grev yerine yürüyen işçiler; “MKB İşçisi Yalnız Değildir”, “Yaşasın Sınıf Dayanışması”...
- Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) ilk olarak 2001 yılında gündeme getirildi ancak AKP iktidarı 2018’de işçilerin iradelerinin dışında bu sistemi zorunlu hale getirdi. 2018 yılından beridir işçilerin maaşlarından her ay bu kandırmacaya para...
- As Plastik işçileri grevlerinin 58. gününde İstanbul Marmarapark AVM’de As Plastik ile iş ilişkileri olan Mavi Jeans önünde basın açıklaması yaptı. Toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması halinde 26 Kasımda greve çıkacak olan DİSK/Genel-İş...
- 100 küsur günü geride bırakan Polonez direnişine, kadın işçilerin kararlılığı damgasını basıyor. Sendikaları Tekgıda-İş’te örgütlenen işçiler sendika düşmanı patronları tarafından işlerinden atıldılar. Direnişe geçtiler, işlerine örgütlü bir biçimde...
- Geçtiğimiz günlerde İzmir’in Selçuk ilçesinde baraka gibi bir evde, elektrikli sobanın devrilmesiyle çıkan yangında en büyüğü 5 yaşında olmak üzere 5 kardeş hayatını kaybetti. Bu sırada hurda toplamaya giden anne eve döndüğünde çocuklarının cansız...
- Narin, Leyla, Sıla ve niceleri. Haberlerde duyuyoruz onların adlarını. Bir süre gündemde kalıyorlar, sonra unutuluveriyorlar. Oysa hafızayı diri tutmak gerekir mücadeleyi sürdürebilmek için. Bizler de bu mektubu, yaşananları unutmamak, unutturmamak...
- Son zamanlarda pek çok insanın aklında, dilinde aynı sorular var: Biz nasıl bir toplum olduk böyle? Nasıl olur da insanlar bu kadar kötü olabilir? Teşbihte hata olmaz derler. Toprağı düşünelim. Toprakta her zaman zehirli bitkiler yetişebilir. Ama bu...
- İşyerinde, mahallede, parkta, sokakta, kahvede… Sohbetler döner dolaşır hep aynı soruya bağlanır: “Ne olacak bu memleketin hali?” Soru bakidir, cevabı ise yaşadığımız koşullara, ait olduğumuz sınıfa göre değişiklik gösterir. Çünkü işçi ve...
- Şair “Kuşların vurulduğu zamandır şimdi” demiş. Gerçekten de haksızın haklı, hırsızın namuslu, haydudun yiğit sayıldığı zamandır şimdi. Her gün yeni bir “bu kadarı nasıl olur?” sorusuyla başlıyoruz güne. Geçtiğimiz günlerde Bursa’da bir tekstil...
- Yaklaşık iki ay boyunca hakları için mücadele eden, bu süreçte polisin ve jandarmanın saldırısına maruz kalan, gözaltına alınan Fernas işçilerinden biri arkadaşlarından birinin çocuğunun ilk adımını direniş alanında attığını söylemişti. Bir başka...
- Bir an için hafızamızı kaybettiğimizi düşünelim. Annemizin, babamızın, kardeşlerimizin, evlatlarımızın kim olduğunu, nereli olduğumuzu, yaşadığımız evi, ne iş yaptığımızı hatırlamadığımızı hayal edelim. Bütün yüzlerin, sokakların yabancı olduğunu...
- Bugünlerde kiminle konuşsak, herkes sorunlardan bahsediyor. Tezgâh başında, sokakta, pazarda, toplu taşımada, markette, bir hastanenin ya da bir okulun bahçesinde… Eğitimden sağlığa, kira derdinden geçim sıkıntısına, işçi ve emekçilerin gündemleri...