Buradasınız
İran Polisi Behnam İbrahimzade’nin Evini Bastı, Ailesini Taciz ve Tehdit Etti
Behnam İbrahimzade’yi Savunma Komitesinin açıklamasına göre, 28 Haziranda Evin Hapishanesi yöneticileri Behnam’ın ailesini arayarak onlardan hapishaneye ziyarete gelmelerini istediler. Ertesi gün Behnam’ın ailesi Evin Hapishanesine gitti ve ziyaret bittikten sonra, sivil giyimli altı güvenlik ajanı İbrahimzade’nin eşini ve oğlunu rehin alarak onları arabayla yaşadıkları eve götürdü. Eve yapılan bu baskında Behnam ve eşinin tüm şahsi eşyalarına el kondu.
Güvenlik güçleri, babasının flaş bellekleri de dahil tüm belgelerini almak için Behnam’ın 15 yaşındaki lösemi hastası oğlu Nima’yı tartakladılar. Bu arada, İbrahimzade’nin ailesinin itibarını zedelemek için, saldırının her aşaması videoya kaydedildi. Birkaç saat devam eden bu saldırıdan sonra güvenlik ajanları akşamüstü saat 4 civarında evi terk ettiler.
Saldırı esnasında Behnam’ın eşi ve oğlu, sürekli olarak, “yaptıkları her şeyi itiraf etmek zorunda oldukları” söylenerek sorguya çekilip tehdit edildiler. Ajanlar tüm evi aradıktan sonra Behnam’ın şahsi eşyalarını, bilgisayarını ve ailenin uydu antenini aldılar. Ailenin tüm kimlik kartlarına, banka kartlarına da el koydular ve banka hesap numaralarını kaydettiler.
Behnam İbrahimzade’yi Savunma Komitesi bu insanlıkdışı muameleyi ve İbrahimzade’nin ailesine yapılan saldırıyı şiddetle kınamaktadır. Komite, Nima’nın hassas sağlığında oluşacak herhangi bir komplikasyondan, bu saldırıya katılan herkesi sorumlu tutmaktadır. Komite, dünyadaki tüm işçileri ve emek örgütlerini bu saldırıya sessiz kalmamaya ve kendileri için mümkün olan her araçla protestolarını ifade etmeye çağırmaktadır.
Tüm emek örgütleri, emek aktivistleri ve dünyanın her yanındaki duyarlı insanlar, İran’daki emek aktivistlerine ve ailelerine yönelik bu son şiddet eylemini sert bir şekilde kınamalıdırlar.
Seslerini kısmak ve İran’da işçi sınıfı hareketini baskı altında tutmaya devam etmek için hapisteki emek aktivistlerine, onların dostlarına, ailelerine azami baskıyı uygulamak, İran İslam Cumhuriyeti’nin eşgüdümlü politikasının parçasıdır.
Lütfen bu saldırıyı protesto etmek ve 8 Ağustosta Recai Şahr Hapishanesine nakledilmesinin ardından açlık grevine başlayan Behnam İbrahimzade’nin ve diğer tutsak işçi aktivistlerin derhal ve koşulsuz serbest bırakılmasını istemek için protesto mektuplarınızı şu adreslere gönderin:
Kaynak:http://iranian.com/posts/behnam-ebrahimzadeh-prisoner-of-the-day-34796
Kaynak:
Son Eklenenler
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.
- Herkesin dilinde olan basit, masum bir soru… Ama aynı zamanda soranın da cevaplayanın da belli düşünce kalıplarına hapsolduğunu gösteren bir soru: Senin memleket nere? Fabrikada yeni işe başlayan birine, sokakta, otobüste, parkta tanıştığımız birine...
- İki kız kardeş, 15 yaşındaki Esmanur Argun ve 18 yaşındaki ablası Elif Argun, Urfa Viranşehir’den tarım işçisi olarak Bursa’ya gelmişlerdi. İşe giderken onları taşıyan traktörün devrilmesi sonucu hayatlarını kaybettiler. Kısacık yaşamları gibi...
- Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan Polonez işçilerinin sendikalı çalışma hakkı ve işe iade talebiyle başlattıkları direniş sürerken 9 Ağustosta İstanbul Valiliği önüne giderek seslerini duyurmaya çalıştılar. Türk Harb-İş...
- Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve...
- UİD-DER’e gelmeden önce de bu dünyada olup bitenlere karşı öfkeliydim. Bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Yani öfkemi doğru yerekanalize edebilmiş değildim. UİD-DER sayesinde kapitalist bir sistemde yaşadığımızı ve tüm...
- 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak...
- Sokak köpeklerinin katledilmesinin önünü açan yasa geçtiğimiz günlerde AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla Meclisten geçti. Yasa hazırlanırken ve oylanırken yaşananlara baktığımızda nasıl bir düzende yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz. Yasa gündeme...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden bir buçuk yıl geçmesine rağmen deprem bölgelerinde barınma sorunu bile çözülmüş değil. Depremden sonra TOKİ, 18 ilde 674 bin 238 konut yapılmasını hedeflediğini açıklamıştı. Şimdiye kadar teslim edilen konut sayısı...
- İkinci Dünya Savaşının son aylarında ABD’nin Hiroşima’ya atom bombası atması ve yüzbinlerce insanın ölümüne neden olması insanlık tarihinin en büyük katliamlarından biri olarak acıyla hatırlanmaya devam ediyor. Bu büyük katliamın 79. yıldönümü olan...
- 28 Temmuz 1914’te dünyanın o güne kadar gördüğü en kanlı savaş başladı. Tam dört yıl süren ve 20 milyon insanın ölümüne, milyonlarcasının yaralanmasına ve sakatlanmasına, kentlerin yakılıp yıkılmasına yol açan bu savaş tarihe Birinci Dünya Savaşı...
- İspanya’da bir duvarda şöyle yazıyor: “El que nos roba es de aqui y rico no inmigrante y pobre.” Yani “Bizi soyanlar göçmen ve yoksul değil, buralı ve zengin.” Bu kısacık bir duvar yazısı içinde bulunduğumuz durumu çok çarpıcı bir şekilde anlatıyor...