Buradasınız
İş Aynı, Ücret ve Yaşam Koşulları Farklı
Kars’tan bir kamu emekçisi

Geçen gün ücretli öğretmenlik yapan bir arkadaşla sohbet ettim. Bu sohbet sırasında kendi çalışma koşullarından bahsetti. Köy okulunda öğretmenlik yapıyor. Okulun iki tane lojmanı var. Evi okula uzakta olduğu için bunlardan birinde kalıyor. Birinci lojmanda öğretmenlerin yanı sıra okul müdürü kalıyorken, öteki lojmanda sohbet ettiğim öğretmen arkadaşla birlikte iki ücretli öğretmen daha kalıyor.
Burada havaların soğuk olmasından dolayı ısınma sorunu başta geliyor. Okul müdürü okula gelen kömürden faydalanırken, ücretli öğretmenler faydalanamıyor. Arkadaşımın anlattığına göre müdür kendi lojmanında yarı çıplak dolaşacak kadar ısınıyor. Ücretli öğretmenler ise kömür ve odun verilmemesinden dolayı üşüyorlar ve hastalanıyorlar. Elbette burada mesele okul müdürünün ısınma sorununun olmaması değil. Burada asıl sorun okul müdürünün faydalandığı imkânlardan ücretli öğretmenlerin yararlanamıyor oluşudur.
Ücretli öğretmenler verdikleri ders başına ücret aldıkları için hasta oldukları halde derse gitmek zorundalar. Ellerine geçen aylık ücret ortalama asgari ücret kadar. Maaşlarını artırabilmek için tıpkı fabrikalarda çalışan işçilerin fazla mesai kalmak istemesi gibi onlar da hafta sonları ek ders verme ve kurslarda görevlendirme talep ediyorlar.
Arkadaşımın anlattıklarından kadrolu öğretmenlerle ücretli öğretmenler arasında ciddi bir fark olduğu ortaya çıkıyor. Yaptıkları iş aynı olmasına rağmen aldıkları ücret ve dolayısıyla yaşam koşulları arasında azımsanmayacak bir eşitsizlik var. Bu eşitsizliği yaratan sömürü sisteminin kendisidir. Bu sömürü sistemine son verecek olan kadrolu-ücretli ayrımı yapmaksızın tüm işçilerin birleşmesidir.
Haydi Sesimizi Yükseltelim
Son Eklenenler
- Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli mücadeleler, dönemeç noktaları vardır. 1970 Haziran’ı bu tarihte önemli bir yere sahiptir. Bugün halen aşılamamış bir zirve olan 15-16 Haziran direnişi sürecinde, işçi sınıfı yapay kutuplaştırma...
- Zamanın çarkları döner, takvim yaprakları birer birer savrulur, yaşananlar birer birer unutulur. Fakat bazı değerler, deneyimler vardır ki, kuşaklar değişse de yitip gitmez, çünkü onlara sahip çıkanlar, onları geleceğe taşıyanlar vardır. İşçilerin...
- İktidar, yıllardır Türkiye’yi “şahlandırdığını”, ekonomiyi büyüttüğünü anlatıp duruyor. Televizyonlarda bol bol rakam gösteriyor, beton kulelerle övünüyor. Ama sokakta, evde, işyerinde bambaşka bir hayat yaşanıyor. Milyonlarca genç ne okulda ne işte...
- Artık eski kuşak bir işçi olarak, gençliğimde başımdan geçen bir olayı anlatacağım. Yıllar evvel “iş kazası” nedeniyle biri ağır iki ayrı ameliyat olmuştum. Sonrasında bir buçuk seneye yakın yatalak kalmıştım. Bu sürenin 7 ayını evde geçirmiştim....
- UİD-DER’le 1 Mayıs’a katılan bir engelli arkadaşımız, dünyada 1 milyar engelli olduğunu söyledi. Bu rakam 8 milyarlık dünya nüfusunun yüzde 12,5’ine denk geliyor. Yani her 8 kişiden biri engelli! TÜİK verilerine göre de Türkiye’de en az 10 milyon...
- ABD’nin her yıl “özgürlük ve bağımsızlık günü” olarak kutladığı 4 Temmuz, bu yıl resmi törenlerin ve barbekü partilerinin ötesine geçerek işçi ve emekçilerin öfkesine sahne oldu. “Amerika’ya Özgürlük” sloganıyla onlarca şehirde gerçekleşen...
- Şüphesiz ki koşullar insanın ruh halini belirlemede çok etkili olur. Aynı şekilde tersine, bilinçlenen, ruh halleri değişen insanlar koşulları belirlemekte ve değiştirmekte çok etkili olur. Örneğin yoğun bir kış mevsimin yarattığı ruh hali, öyle bir...
- “Kamu imkânlarını amacı dışında kullanmak, kamuya ait işleri yavaşlatmak ya da aksatmak, verilen görevleri layıkıyla yerine getirmemek hem vebal hem de günahtır. Kamu hizmetlerini sunarken insanlar arasında ayrım yapmak, tanıdığı kişilere öncelik...
- Petrol-İş Sendikasında örgütlü grevci TPI Kompozit ve Temel Conta işçileri ile grevlerini kazanımla sonuçlandıran DYO Boya işçileri ve sendika düşmanlığına, işten atma saldırılarına karşı direnen TEKSİF üyesi Digel Tekstil işçileri, İzmir Menemen...
- Yıllar önce çalışıp ayrıldığım işyerinden bir işçi arkadaşım anlattı. Patron ekonomik krizden dolayı iflas ettiğini, işyerini kapatacağını söylemiş işçilere. Sonra patronla birlikte oturup ağlaşmışlar; “ne güzel bir işyerimiz vardı, ne güzel bir...
- Başlıkta yer alan ifadeler, Hakkı Özkan’ın “Grevden Sonra” romanındaki öncü işçi Nuri’nin eşinin sözleridir. Nuri, grevde öncüdür; mayası sağlam, kararlı bir işçidir. Yazar Hakkı Özkan matbaa işçiliği yapmıştır, yaşadıklarını romana aktarmıştır. “...
- Gebze Sendikalar Birliği, İsrail devletinin Gazze’de yürüttüğü katliamı, emperyalist savaşı lanetlemek, Filistin halkının sesi olmak, işçilerin dayanışmasını büyütmek için Filistinli sendikacılarla birlikte Gebze Kent Meydanında bir eylem düzenledi...
- Kenya’da, geçtiğimiz sene Haziran ayında, IMF’nin dayattığı kemer sıkma politikaları doğrultusunda yeni vergi yasası hazırlanmıştı. Bu yasa tasarısı, işsizlik, yoksulluk ve artan hayat pahalılığıyla boğuşan işçilerin ve emekçi gençliğin öfkesini...